May i ask your name Çeviri Türkçe
60 parallel translation
May I ask your name?
- Adınızı öğrenebilir miyim?
May I ask your name?
İsminizi öğrenebilir miyim?
May I ask your name, sir?
Adınızı sorabilir miyim bayım?
May I ask your name?
İsmini sorabilir miyim?
- May I ask your name?
- İsminizi sorabilir miyim?
- One moment. May I ask your name again?
- Bir saniye, ismini tekrar sorabilir miyim?
May I ask your name?
Adınızı sorabilir miyim?
May I ask your name?
İsminizi sorabilir miyim?
By the Way, may I ask your name?
Bu arada, adın nedir?
May I ask your name?
İsminizi bağışlar mısınız?
May I ask your name, please?
İsminizi öğrenebilir miyim, lütfen?
May I ask your name?
Adinizi lütfeder m ¡ s ¡ n ¡ z?
And may I ask your name, miss?
Peki adınızı öğrenebilir miyim, Hanımefendi?
May I ask your name?
Adınızı öğrenebilir miyim?
- May I ask your name?
- Adınızı alabilirmiyim?
- May I ask your name, sir?
- İsminizi sorabilir miyim efendim?
May I ask your name?
Senin adın ne?
May I ask your name?
Adını sorabilir miyim?
May I ask your name?
Sizin adınız nedir?
May I ask your name?
- Adını öğrenebilir miyim?
May I ask your name?
Adınızı rica edebilir miyim?
- May I ask your name?
- Adınız nedir? - Fortenberry, efendim.
May I ask your name?
- İsmini öğrenebilir miyim?
- May I ask your name, sir?
- Adınızı sorabilir miyim?
Sir... Sir, may I ask your name?
Bayım, adınızı öğrenebilir miyim?
- May I ask your name, sir? - Shelby.
- İsminizi öğrenebilir miyim efendim?
May I ask your name?
Adını öğrenebilir miyim?
- May I ask your father's name?
Adı ne?
- No. Then may I ask what is your name?
- Peki sorabilir miyim, adınız nedir?
May I ask what your name is?
İsminizi bağışlar mısınız?
May I ask what is your maiden name?
isminizi öğrenebilir miyim?
May I ask what your good name is?
İsminizi öğrenebilir miyim?
What, may I ask, is your name, sir?
Ben sizin adınızı sorabilir miyim, bayım?
- May I ask you your name, sir?
- Adınızı sorabilir miyim?
What's your name, may I ask?
Adınızı sorabilir miyim?
May I ask your name?
Adın ne senin?
May I ask the name of your therapist?
Terapistin adını öğrenebilir miyim?
May i ask your name?
- Adınızı sorabilir miyim?
What's your name, may I ask?
Adınız nedir, sorabilir miyim?
Um, may I ask what your name is?
Şey, bana ismini söyleyebilir misin?
May I ask for your name?
Adını sorabilir miyim?
- May I ask your cat's name?
Sizinkinin adını öğrenebilir miyim?
May I ask, what is your name?
İsminizi öğrenebilir miyim?
May I ask what your name is?
Adlarınızın ne olduğunu sorabilir miyim?
May I ask your partner's name?
Ortağınızın adını sorabilir miyim?
May I ask how you chose your name, ma'am?
Siz soyadınızı nasıl seçtiniz hanımefendi?
May I ask your name?
- Adını sorabilir miyim?
So what I'm here to ask you is are you willing to pass up a guaranteed payday to spend years in a long legal battle over the share of rights to a song that may or may not even see the light of day, and have your name dragged through the mud, which I assure you Al and I will absolutely make sure happens?
Yani sana şunu sormak için buradayım... maaşlarını yazıp yazmadığın bile belli olmayan... şarkıyı paylaşmak için yasal savaşa mı yatırmak istersin... ve adının çamura bulanacağından emin olmak... ve seni temin ederim ki... bunun olmasını sağlayacağım.
Now, to get your case started, may I ask for a name and the number for one of our attorneys to reach you?
Davanızı başlatabilmek için adınızı ve numaranızı alabilir miyim?
What, may I ask, is your name?
Adınızı sorabilir miyim?