English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ M ] / Meters

Meters Çeviri Türkçe

3,274 parallel translation
Proceed wrong way down busy street for 500 meters.
Trafiğin yoğun olduğu yolda ters şeritte 500 metre sürün.
- Up to 12 meters.
- 12 metreye kadar.
It grows at elevations of 750 meters.
750 metre yükseklikte yetişiyor.
Passing through a human neck, at flat trajectory between... 200 and 600 meters.
İnsan boğazından geçti. İki yüz ile altı yüz metre arasında düz olarak gitti.
- 1.80 meters.
- 1.80.
You're 100 meters from the transport.
Araçla mesafeniz 100 metre.
- It is 1000 meters, about anyway.
- Bu 1000 metre, yani hemen hemen.
He can't move more than 20 meters.
Evinde 20 metreden fazla uzaklaşamaz.
This is the Roki Tunnel. 3600 meters.
Burası Roki Tüneli. 3600 metre.
Proportional shadow measurements showed a size of 1.93 meters.
Gölge boyutlarına bakarsak 1.95 boyunda diyebiliriz.
Tyler's 30 meters out.
Tyler 30 metre uzağında.
You find on some cover 20 meters from the target. Got it?
Hedeften 20 metre uzaklıkta bir korunak bul kendine.
Wait until the foreigners are 50 meters away.
Yabancılar 50 metre uzaklaşıncaya kadar bekleyin.
Now they are 50 meters away!
Şu anda 50 metre ilerideler!
I couldn't tell from 50 meters that it was a goddamn toy gun!
Elli metreden silahın oyuncak olduğunu nasıl anlayayım?
And at 30 meters tall, as high as a nine-storey office building, they can compete with the tallest rainforest trees.
Ve 30 metre boyunda dokuz katlı bir ofis binası gibi yüksek olanlar,... yağmur ormanlarının en uzun ağaçları ile rekabet edebilirler.
20 meters, port side.
İskele tarafı 20 metre.
- We are 15 meters below ground.
Ne? - Yüzeyin 50 fit altındayız
Well, it looks good....... 15 meters....... 25 meters.
Evet iyi gidiyor 50 75
Theyre clustered at your 12, forty meters and holding position.
kırk metre boyunca kümeleşmiş şekilde pozisyon almış...
One hundred meters.
Yüz metre.
Three meters...
Üç metre...
It's 2 meters.
2 metre.
The bomb was placed out of Stauffenberg and exploded two meters away from me.
Bomba Stauffenberg tarafından yerleştirilmiş ve benden 2 metre ileride patlamıştır.
You know, if you want to build a tomb, fair enough, but why go 146 meters high, why use two and a half million blocks of stones with a mass of six million tons?
İşte, eğer bir mezar inşa etmek isterseniz neden toplamda altı milyon ton ağırlığı olan iki buçuk milyon taş blok kullanıp 146 metre yükseklikte olur?
Are you within 20 meters of it?
Mesafeniz 20 metreden kısa mı?
I am within 20 meters.
20 metreden yakınım.
Bearing 38 degrees, 4,500 meters.
38 derece, 4.500 metre Rulman.
Pads 352, about 1,800 meters.
Pads 352, yaklaşık 1800 metre.
Weapons Officer, 12.7 cm, mirroring 352 degrees, a distance of 1,800 meters.
Silahlar Memuru, 12,7 cm, yansıtma 352 derece, 1.800 metre mesafe.
Those damn things come within 10 meters of here, shoot them on sight.
O lanet şeyler 10 metre yaklaşırsa direkt vurursunuz.
How far? - 25 meters.
- 25 metre.
That was almost'IO meters!
Bu seferki neredeyse 10 metre oldu!
180 square meters.
180 kare metre.
I dropped two light meters, I switched out a wrong lens and I punctured her mounts.
İki tane ışık ölçeri düşürdüm. Yanlış lensi taktım. Bir de çerçevelerini patlattım.
Suspect is 50 meters from Agent Lee.
Şüpheli, Ajan Lee'den elli metre uzaklıkta.
Claymore mine full of steel balls that fly 1000 meters, or one klick, a second right at dick level.
Saniyede 1000 metrelik veya 1 km'lik alana sik seviyesinde dağılan çelik bilyelerle dolu çift tuzaklı mayın. Yüce Tanrım.
One cubic meter of solid hydrate contains 164 cubic meters of natural gas.
Katı hidratın bir metreküpü 164 metreküp doğalgaz içerir.
Slammed one into the net from 15 meters in the 2nd half against Borussia.
Borussia'ya karşı 2. yarıda 15 metreden çakmıştı.
The bed's normally twenty meters narrower.
Nehir yatağı normalde şu andakinden yirmi metre dardır.
Like 150 meters?
150 metre mi? Eğitimli biri olmalı.
That's 300 meters, at least.
En azından 300 metre.
Ten meters and closing.
10 metre ve yakınlaşıyorum.
Five meters.
5 metre.
Our victim had a button fired into his head at 400 meters per second.
Kurbanımızın kafasına bir düğme ateşlenmiş. Saniyede 400 metre hızla.
It's up here, about 500 meters.
Buraya 500 metre falan.
500 meters ahead.
500 metre kaldı.
Target is approximately 500 meters west of the van's present location.
Hedef kamyonetin şu anki yerinin yaklaşık 500 metre batısında.
And at the end of the year, I ran the 5,000 meters in this huge track event.
Ve yılın sonunda, toplam 5000 metre koşmuştum.
At the end of the year, I entered the 5,000 meters.
Yılın sonunda 5000 metreyi tamamlamıştım.
They generate strong currents capable of moving millions of cubic meters of water through the ocean.
Milyonlarca metreküp suyu hareket ettirebilecek kapasiteye sahip güçlü akıntılar oluştururlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]