English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ M ] / Moms

Moms Çeviri Türkçe

1,920 parallel translation
I mean, you know some moms.
Yani, bazı anneleri bilirsin işte.
They're caring. They're moms...
İlgilidirler, annedirler.
Their moms too.
Tabii anneleriyle de.
I think it's so important to have the support of other moms.
Bence başka annelerin desteğini almak da önemli.
There's babies, and moms and coffee, and it's crazy and it's cathartic.
Kahvesi, bebekler ve anneleriyle deli dolu, rahatlatıcı bir yer.
Are you propagating the myth that stay-at-home moms have to give up all their passions?
Evde kalan annelerin tüm tutkularından vazgeçmeleri gerektiğini savunan efsaneyi mi yayıyorsun?
Maybe I'm okay with hanging out with the lame moms at Café Chez Bébé.
Belki de Cafe Chez Becbec'teki yalnız annelerle takılmakla da yetinebilirim.
We might be moms together.
Aynı anda anne olabiliriz.
You know how moms are.
Anneler nasıldır bilirsin.
Now moms and dads have to fight.
Artık, anne ve babalar savaşmak zorunda.
I'd already joined a play group with other working moms.
Çalışan diğer annelerle bir oyun grubuna bile katılmıştım.
For all of us moms, there comes a time when you almost don't pull it off, and, um, for Kate, that was those three months last winter.
Biz anneler için bazen her şey dayanılmaz olabilir. Kate için geçen kış 3 ay öyleydi.
Florida soccer moms.
Florida'daki Taşralı Anneler.
Or so Moms used to tell me. And she's supposed to be a MYTH!
En azından annemler bana böyle derdi ve yalnızca bir masal olması gerekiyordu!
A lot of moms here give it to their kids for bellyaches.
Buradaki çoğu anne bunu çocuklarının karın ağrıları için veriyorlar.
There are businessmen and, you know, moms and dads and scientists and loggers themselves.
İş adamları, anneler, babalar bilim adamları ve ağaç kesiciler var.
My moms place 2 years ago.
İki yıl önce annemin evinde.
He started going after single moms?
Yani bekar annelerin peşinden gitmeye mi başlamış?
He wasn't online looking for single moms.
Nette bekar anneleri aramıyordu.
Hell, Chinese moms don't even give the kid a pillow.
Yahu, Çin'deki anneler çocuklarına yastık bile vermiyor.
New moms fall asleep
Yeni anne uyuya kalıp bebeği...
I need to meet moms.
Annemleri karşılamam lazım.
Single moms at a skating party?
Paten partisindeki bekar anneler?
Who? One of the moms from Deb's school.
Deb'in okulundaki annelerden biri.
You're supposed to be at my classroom moms'meeting in 40 minutes.
40 dakika sonra sınıfımdaki anneler toplantısında olman lazım.
And their moms aren't much nicer.
Annelerinin de aşağı kalır yanı yok.
You're getting into this Classroom Moms thing.
Sınıf Anneleri işine girmişsin.
In fact, I don't even have moms come in until the eighth week because they come in, they don't see a heartbeat, and they freak out, and they camp out on my exam table all day.
Aslına bakarsan, sekiz haftadan önce hamileleri buraya almam, çünkü aldığımda kalp atışı göremedikleri için korkuya kapılıyorlar. Sonra bütün gün muayene masama kamp kuruyorlar.
Moms like flowers. And you can afford a good bunch.
Anneler çiçekleri sever ve büyük bir demet alacak gücün de var.
Kevin, sometimes moms get hurt, and I'm the kind of police they send in to find the men that hurt moms.
Kevin, bazen anneler zarar görür. Ben de annelere zarar veren adamları bulması için gönderdikleri polislerdenim.
We said goodbye to them then - the dads and the moms, the sick and the old, the friends and the neighbors And the people we once met and the people whose names we never knew.
Sonra onlara veda ettik babalara, annelere hasta ve yaşlılara arkadaşlara ve komşulara bir zamanlar karşılaştığımız insanlara ve adını bile bilmediklerimize.
Good moms make Halloween costumes.
İyi anneler Cadılar Bayramı kostümü yaparlar.
You know what good moms do?
İyi anneler ne yapar biliyor musunuz?
And to moms.
Bir de annelere.
To moms of the troops.
Askerlerin annelerine.
Well... you know, some of the moms with teens at school, they go online to see what their kids are thinking.
Okuldaki bazı anneler çocuklarının ne düşündüğünü görmek için internete bakıyor.
What if they're moms? Or dads or kids?
Ya aileleri olan masum insanlarsa?
Garcia found two recent moms with mental health issues.
Garcia, ruh sağlığı sorunları olan iki yeni anne buldu.
Some of these moms are divorced, right?
Neden? O annelerin bazıları boşanmış, değil mi?
They're for me to show off in front of the other moms at the fund-raiser.
Benim bağış gecesinde, diğer annelerin önünde hava atmam için.
I mean, that's the last thing he needs now is his moms crazy dialing.
Annesinin manyak gibi sağı solu araması isteyeceği son şeydir şu an.
She your moms? Why you call your moms by her first name?
Annene neden ismiyle hitap ediyorsun?
See, me and my moms, it's like... "See you when I see you."
Ben de annemle "görüşürüz bir ara" şeklinde takılıyoruz.
So, why'd your moms kick you out of her canoe?
Annen sizi kanosundan niye attı ki?
You want to bet your moms took him with her on her boat?
Annenle birlikte gittiğine eminim.
You know, moms be doing crazy-ass things, you know?
Anneler saçma salak işler yapar böyle.
What happened to your moms?
Annene ne oldu?
Uh, being a moms, I mean.
Annelik konusunda diyorum yani.
You know, I-if they don't get raised by their moms, they don't learn how to bury their caca right.
Onları da anneleri büyütmeyince kakalarını nasıl gömeceklerini bilmezler.
I kicked his ass out for putting hands on my moms.
Anneme el kaldırdığı için kıçına tekmeyi basmıştım.
Really? You sure you got signed permission slips from your moms?
Annenizden izin aldınız mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]