Myspace Çeviri Türkçe

- I'm gonna put that on MySpace.

- Bunu MySpace'e koyacağım.

The pictures were up on MySpace that night.

O gece pek çok resmim internete koyuldu.

No, I'm on myspace, and I used to have like a thousand friends, and suddenly, for some reason, now I only have 900-something.

Hayır, siteme bakıyorum da eskiden bin arkadaşım varken şimdi bir sebeple sayıları dokuz yüz küsura düşmüş.

"Chris Makepeace."

MySpace'de beş arkadaşım var.

Maybe you'll, um, you'll listen to my podcasts, or you can go to my myspace page, you know?

Belki yayınlarımı dinlersin ayrıca internet siteme de girebilirsin.

I'm trying to revamp my MySpace page, but Dennis keeps criticizing... - every move that I make.

MySpace sayfamı yenilemeye çalışıyorum, ama Dennis yaptığım her hareketi eleştiriyor.

- What in the hell is a MySpace page?

- MySpace sayfası da ne Allah aşkına?

There's this guy Bruce who contacted Dee on MySpace... and he's claiming to be our biological father.

MySpace'te Dee ile irtibata geçen Bruce denen herif bizim biyolojik babamız olduğunu iddia ediyor.

By doing MySpace? - Yeah.

MySpace yoluyla mı?

So I contacted that woman on MySpace who claimed that we had a one-night stand.

Tek gecelik ilişki yaşadığımızı iddia eden, MySpace'deki o kadınla irtibata geçtim.

Josie likes Hilary Duff and MySpace.

- Josie, Hillary Duff ve MySpace'i seviyor.

It's basically myspace.

- Aslında MySpace gibi.

- You mean Carly's MySpace address?

Caryl'in Myspace adresi mi?

- MySpace, what the hell is that?

Evet, Myspace adresi.

McGee's not answering his cell phone, pager or MySpace IM.

McGee, cep telefonuna, çağrısına, Myspace IM'e cevap vermiyor.

McGee on MySpace, I gotta see that.

McGee, Myspace'de ha. Sayfasını görmem lazım.

Probably on MySpace.

- Herhalde MySpace'tedir.

Don't get caught surfing myspace at work.

İşte sörf yaparken yakalanma

Well, if it's a typical night for us, I'm probably in for some Korean cinema, manga and making new friends on MySpace.

Eğer bizim için sıradan bir geceyse, muhtemelen bir Kore filmi, manga, izliyor ve MySpace'de yeni arkadaşlar ediniyor olurum.

I'm Steve. I have five friends on MySpace and I'm waiting for approval from a sixth.

Ne olup bittiğini bilmiyorum, ama Steve'nin kuzeni ya da her neyiysen onu gördüğünde bana bir iyilik yap :

Charmaine got a link to her myspace page.

Charmaine myspace sayfasının adresini vermiş.

So, uh... you have a MySpace page or something?

Pekala MySpace sayfam sende var mıydı?

Aren't they all on MySpace... or Yourspace, Facebook, FacePlayce?

Onlar hep myspace ya da yourspace, facebook, faceplace gibi yerlerde takılmıyorlar mı?

About 10 days ago, he stopped posting on his myspace page.

Yaklaşık 10 gün önce, internet sitesinde yayın yapmayı bıraktı.

Turns out, Jena Thorne had a MySpace blog.

Baştan alalım. Jena Thorne'un internette özel bir sayfası varmış.

I love MySpace.

MySpace'i seviyorum.

Just the school's "Hot or Not" ranking on MySpace.

MySpace sitesinde okulun "Seksi mi, Değil mi" oylaması.

We got a mention on myspace and we took an add on on OurChart.

Space'imde bizden bahsedilmiş ve Liste'ye bir ekleme almışız.

My band just put out our demo on myspace.

Grup demomuzu nete koydu.

You guys on MySpace, or...?

MySpace sayfanız var mı çocuklar?

And the classic case of this is the social networking programs such as MySpace, where you can customize your profile.

Bunun klasik örneklerinden biri de, profilinizi özelleştirebildiğiniz MySpace gibi sosyal ağ siteleri.

I don't know. MySpace sold for like a million box. I mean...

Bilmem, MySpace milyon dolara satıldı.

Look, I already put it up on my Myspace page.

Bak, Myspace sayfama bile koydum.

- Check it out. Two hot chicks I met on MySpace.

- Baksana, İnternet'te iki seksi hatunla tanıştım.

I loved the quote you have up on your MySpace page.

İnternet sayfandaki alıntıyı sevdim.

I MySpaced it all out of my system.

MySpace'e içimi döküp rahatladım.

Anyway, there's a new teacher looking over recess, and as you know from my MySpace page, I have a thing for teachers.

Öğle tatilinde bahçeyi kontrol eden yeni bir öğretmen var. İnternet sitemde de belirttiğim gibi benim öğretmenlere karşı bir ilgim var.

Go to MySpace.

Myspace'e gir.

See if there's a MySpace page for a Bahir Hakeem.

Bahir Hakim adına kayıtlı bir MySpace sayfası olup olmadığını kontrol et.

How many MySpace friends does he have?

MySpace'de kaç tane arkadaşı var?

I've just ID'd a muslim and his MySpace page does not check out.

Az önce, bir müslümanın MySpace bilgilerinde çelişkiler tespit ettim.

No. I cross-referenced his YouTube profile with MySpace and according to his blog, he's an old-school Communist.

YouTube profiliyle MySpace profilini karşılaştırdım ve "blog" una göre eski bir komünistmiş.

Oh, this broad I met on myspace, she's coming... with her sorority.

Oo, myspace'te tanıştığım hatun geliyormuş. hem de kolej kız grubuyla beraber..

All right, this is her MySpace page.

Pekala bu, onun MySpace sayfası.

We reconnected on MySpace.

MySpace ile yeniden bağlantı kurmuştuk.

- You don't have time to do MySpace.

Senin Myspace'le uğraşacak kadar vaktin yok.

I'll hit you up on MySpace sometime.

İnternetten görüşürüz, tamam mı?

MySpace.

MySpace'te buldum.

So you can post your auditions on MySpace...

Başvurularınızı MySpace'e gönderebilir veya seçmelere şahsen katılabilirsiniz.

'Cause I got a'MySpace'account.

"Myspace" hesabı açtırdımda.

I have a MySpace page, Facebook.

Benim Myspace profilim var, Facebook da.