Nikon Çeviri Türkçe
43 parallel translation
I know Nikon has sent a third messenger to you to persuade you to come back to paint the Trinity.
Biliyorum, Nikon'un gönderdiği üçüncü haberci seni Trinity'yi boyamaya ikna etmek için geldi.
And now my life is ending ; my soul calls out for rest. Nikon doesn't care a bit for your life.
Ama şimdi hayatım sona ererken ;
I forgot my Nikon!
- Nikon'umu unuttum.
Nikon!
NIkon!
Lord Nikon, this is...
ben, Lord Nikon,...
- Nikon, can I crash at your place tonight?
- NIKON, Akşam sana gelebilir miyim?
- Yo, what's up, Nikon?
- ne oluyor Nikon?
Zero Cool, and Paul Cook, alias Lord Nikon.
Zero Cool, ve paul Cook, diğer adıyla Lord Nikon.
Okay Sarah- - ls that a Nikon?
Pekala Sarah... O bir Nikon mu?
- My father has a Nikon.
- Babamda Nikon var.
I was standing outside my public school making a fag when this skeezer comes up to me with a Nikon around his neck.
Bu sürtük boynunda bir Nikonla yanıma geldiğinde okulumun dışında durmuş bir sigara içiyordum.
But I've got the eye, and my Nikon is state-of-the-art.
Ama inanın bende yetenek var.
I've got a Nikon, too.
Nikon'um son modeldir.
It's an N64 with 3-D matrix metering, 35 to 210 zoom.
Benim de Nikon'um var. N64. 3D matriks metrajlama 35-210 mm lens.
- It's a Nikon.
- Nikon.
It's a Minox. Do you think I was gonna go up there with a Nikon? Take pictures of paintings.
Modern teknolojinin bir harikası.Bir mikroçip mucizesi.Normal bir çakmaktan farklı değil Bununla tabloların fotoğraflarını çekeceğiz.
Makes the Nikon look like a disposable.
Bunun yanında Nikon bile tek kullanımlıkmış gibi kalır.
I've got my mom's Nikon.
Bende annemin Nikon'u var.
That's a Nikon FM?
Nikon FM mi?
Yamaha. Nikon. Casio.
Sanki benim çok umurumda.
No.
Hayır. Nikon'du.
Oh, ok. Any luck with larsen's nikon?
Peki Larsen'in Nikon'undan haber var mı?
That particular nikon camera's pretty popular.
Nikon'un o modeli çok tutuluyor doğa çekimlerin...
But this is anthony larsen's nikon camera, and the serial number matches.
Ama Anthony Larsen'in Nikon'u bu. - Seri numarası da tutuyor.
Which is why I attacked him. You wouldn't believe what a digital Nikon costs these days.
Ona saldırma gerekçem de buydu dijital bir Nikon'un bugünlerde ne kadar pahalı olduğunu bilemezsin.
It's called a Nikon.
Adı Nikon.
You're looking for a high-end non compact camera, Nikon, Leica, or Canon... that's missing its lens.
Şu anda bakmakta olduğun, son model, lensi olmayan... büyükçe bir Nikon, Leica, ya da Canon.
I grabbed a digital video camera, a 16mm wind-up movie camera, and an old Nikon.
Yanıma bir dijital kamera, 16 milimetrelik bir kamera ve Nikon marka eski bir fotoğraf makinesi aldım.
I just can't believe that for the cost of renting a Viper for a week... we bought three of these 5D Mark II's and a set of Nikon primes.
Onları kiralamak için onların yerine bu pahalı şeyleri aldığımıza inanamıyorum....
You walk down to that river, you find a nice, quiet spot, and you drop your little nine millimeter Nikon into the water, okay?
Buradan nehrin kenarına kadar yürü, güzel sessiz bir yer bul ve elindeki dokuz milimetrelik Nikon kameranı suya at, tamam mı?
My Nikon? Of course, I know. I just do not know that he will pay for everything.
Benden.. balayımdan.. tabiki onunla güzel şeyler olacak
The Nikon D5000.
Nikon D5000.
This nikon... I have been trying to call you all morning.
Bu sabah seni aradım.
Nikon is good.
Nikon iyidir.
Hey man, I'll make you swallow that Nikon. Back!
Adamım, sana o Nikon'u yuttururum.
He sat up and looked at me full-face. I just held his stare and I just brought my Nikon camera up to my eye and took this picture and he never moved an eyelid.
Kalkıp oturdu ve tüm yüzüme baktı, ben sadece bakıyordum ve Nikon kameramı gözüme doğru götürdüm ve bu fotoğrafı çektim, gözünü bile kırpmadı.
A Nikon FG.
Bir Nikon FG.
I found some lenses from my old Nikon.
Eski Nikon'uma ait lensler buldum.
Nikon F.
Nikon F.
Never mind Nikon, but listen to me.
Nikon'u boşver, ama beni dinle.
Um...
Eee, bir Nikon.
Nikon.
Seninki?
It was a nikon.
Eski bir deri çantada taşırdı.