English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ N ] / Nobody saw it

Nobody saw it Çeviri Türkçe

127 parallel translation
Nobody saw it, but that's how it figures.
Gören yok, ama anlasilan böyle olmus.
Nobody did it, nobody saw it.
Geldiğimizde ölmüştü.
- Nobody saw it happen?
- Kimse görmemiş mi?
Nobody saw it.
Gören olmamış.
Nobody saw it.
Kimse görmemiş.
Nobody saw it but you, Uhura.
Senin dışında kimse görmedi, Uhura.
Nobody saw it, but the government, the Welfare Ministry, sent a notice.
Hükümet, Sağlık Bakanlığı bir uyarı gönderdi.
Nobody saw it.
Kimse izlemedi.
... and nobody saw it.
... ama kimse görmedi.
Nobody saw it but you.
Kimse görmedi ama sen.
Nobody saw it.
Gören olmadı.
Nobody saw it... except me.
Kimse görmedi... benden başka.
Nobody saw it happen.
Kimse görmemiş.
- Nobody saw it.
- Kimse bir şey görmemiş mi?
I would, but even though it was quite crowded when you sucker-punched me, apparently nobody saw it happen.
Ama sen bana yumruk attığında, etrafta bir oda dolu insan olmasına rağmen kimse bana yumruk attığını görmemiş.
When i talked with the counterman, and when nobody saw it, - - Marta stole a chocolate.
Tezgahtarı lafa tuttu ve kimse görmedi Marta bir çikolata çaldı.
Nobody saw it.
Kimse görmedi.
I suppose nobody saw it drive away.
- Herhâlde kimse görmemiştir.
Nobody saw it coming.
Kimse bunun olacağını bilmiyordu.
And nobody saw it?
Kimse görmemiş mi?
Turns out the killer left a message and nobody saw it but me.
Katilin mesaj bıraktığı ortaya çıktı. Benden başka kimse görmemiş.
After all, we were all Poles together, nobody saw anything wrong in it.
- Bu gerçekten şaşırtıcı. Sonuçta hepimiz Polonyalıydık, kimse yanlış bir şey görmedi.
It was two minutes past 11 : 00, as I went up the service stairs again. Nobody saw me this time either.
Ben yangın merdivenlerinden çıkarken saat onbiri iki geçiyordu yine gören olmadı.
If nobody knows about you, if nobody saw him coming in here tonight, how could either of us be connected with it if his body were found miles and miles away from here? But how?
Seni kimse bilmiyorsa, onun da bu gece buraya geldiğini kimse görmemişse ve ceset buradan kilometrelerce uzakta bulunduğunda bizi nasıl suçlayabilirler?
- You got a silver mine, nobody ever saw it.
Bir gümüş madenin var ama kimse görmemiş.
But nobody ever saw much of the Whateleys in town, so it was a surprise right off.
Ama Whateleyler'i kasabada pek gören olmadığı için tam bir sürpriz olmuştu diyebilirim.
And nobody saw the big bad rabbit ever again. But, of course, it's all very easy
Elbette, ara seçimler hükümet aleyhine gidince...
I mean, like that stink bomb. The boys we sent to check it out, they say nobody even saw a car in your neighbourhood during that time.
Çocuklar araştırdı... o gece mahalleden, tek bir araba bile geçmemiş diyorlar.
Nobody saw me come in, and if I work it right, nobody would see me leave either.
Kimse girdiğimi görmedi, iyi ayarlarsam çıktığımı da kimse görmeyecek. Bu fırtınada bağırmanız faydasız.
Nobody ever saw it before.
Daha önce kimse görmedi.
- Nobody saw who did it.
- Katili kimse görmedi.
Nobody saw him until it was too late.
İş işten geçene kadar kimse farkedemedi.
Nobody saw me do it.
Kimse yaparken görmedi.
But because it lay it links and did he say what nobody saw?
Ama neden kimseyi görmediğini söyledi?
We saw the potential of this merger and nobody doubts it would have been an enormously successful venture.
Bu birleşmede potansiyel gördük ve kimse bunun başarılı bir birleşme olabileceğinden kuşku duymadı.
Nobody ever knew him or saw anybody that worked directly for him, but to hear Kobayashi tell it, anybody could've worked for him.
Adamı ne gören ne de tanıyan var. Ortada, ona doğrudan iş yapan biri de yok. Kobayashi'nin anlattıklarına göre, herkes farkında olmadan onun için çalışmış olabilir.
But I am sure nobody else can do it... because I saw you in this film.
* Ancak başka hiçbir kimsenin bunu beceremeyeceğine eminim. * Çünkü senin bu filmini izledim.
- Explain why nobody saw it.
- Belki de gördü.
Nobody knows that they saw it but they did.
Kimse ne gördüğünü anlamaz ama görmüşlerdir.
Nobody actually saw it.
Aslında hiç kimse görmedi.
A lot of people saw it. Nobody's talkin'.
Pek çok kişi olayı görmüş ama kimse konuşmuyor.
But if he tells me he didn't do it and nobody saw him do it... then he is off the hook. Understand?
Ama eğer bana yapmadığını söylerse ve eğer onu yaparken gören hiçkimse olmamışsa aklanmış demektir, tamam mı?
I take it nobody saw anything.
Kimse bir şey görmedi galiba.
- It did. He ordered up room service at 10 : 28... and nobody saw him until the next morning at 9 : 00.
10 : 28'de oda servisini çağırmış ve ertesi sabah dokuza kadar kimse onu görmemiş.
All you've got are a bunch of stories about some asswipe who read plates nobody ever saw, out of a hat, and then couldn't do it again when the translations were hidden!
Sizin elinizdeki tek şey dallamanın birinin, kimsenin görmediği altın levhaları kullanarak bir şapkadan okuduğu hikayeler. Çeviriler saklandığında tekrar yapamaması da cabası!
It went by so fast, nobody saw the plate numbers.
Öyle hızlı geçmiş ki kimse plakayı görmemiş.
Nobody here saw it...
Buradan hiçkimse de görmedi...
When I looked out the window, I saw all of my mother's blood on the street, and nobody was doing anything about it, so I got a hose, and I washed it off,
Pencereden dışarı baktığımda, sokakta annemin kanını gördüm ve kimse bu konuda bir şey yapmıyordu.
Nobody saw who delivered it?
Getireni hiç kimse görmedi mi?
But nobody saw him draw it on this particular day.
Ama hiç kimse onu özellikle o gün bunu çizerken görmemiş.
I got an APB out on it but she disappeared in a busy neighborhood no sign of a struggle, nobody saw, and her car's missing.
- Arabası için arama emri çıkarttım ama kalabalık bir semtte kaybolmuş boğuşma izi yok, kimse görmemiş ve arabası kayıp.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]