English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ N ] / Now let's go

Now let's go Çeviri Türkçe

2,737 parallel translation
Now let's go find the grave!
Hadi şimdi gidip şu mezarı bulalım!
Now let's go upstairs.
Şimdi üst kata çıkalım.
Come on let's go, you and me, right now, right now.
Hadi, sen ve ben, şimdi, hemen şimdi.
Let's just do three assignments right now, there you go.
Haydi hemen şimdi üç ödevi birden yap, al bakalım.
- Come on now, let's go.
- Haydi artık gidelim.
I let him go, and now he's starting to look at me and that...
Ben ondan vazgeçtim. Ayrıca şimdi bana o gözle bakmaya başla- -
Now let's go out and live life to the full, without fear and without hate.
Korku ve nefret olmadan hayatı dolu dolu yaşayalım.
Let's stop this now before we go somewhere that we don't want it to go.
Konu gitmesini istemediğimiz bir yere gitmeden önce şunu keselim.
And now, before we preview our opening match, Let's go live backstage where legendary mixed martial arts referee and official Monster Brawl officiator, Herb Dean is standing by to give us some details on the rules and regulations for our upcoming fights.
Ve şimdi açılış maçından önce kulise gidip efsanevi karışık dövüş sanatları hakemi ve resmi Canavar Dövüşü papazı Herb Dean bize sıradaki dövüşlerdeki kurallar ve düzenlemeler hakkında bilgi vermek için hazır bekliyor.
Come on, let's go. I wanna go now.
Hadi gideliim Gitmek istiyorum
Let's go, go. Downstairs, downstairs. Now.
Hadi gidelim bodrum katına hadi
Now let's go inside, get something to eat and forget this foolishness.
İçeriye girip bir şeyler yiyelim ve bu çılgınlığı unutalım.
Let's go now.
Hadi ilerleyin!
Now let's go.
Hadi bakalım.
Let's just go. - Now.
- Çekip gidelim buradan.
Let's go now.
Hadi gidelim öyleyse.
Curtis was the only one who knew who the fucking grass was, now it's just you that won't let it go.
Kim yapacaktı başka? Seni tuzağa düşürecektik
Now let's blast these things and go home.
Şimdi mahvedelim bu lanet şeyler ve eve gidelim.
Now let's go get you married.
Hadi seni evlendirelim.
Okay, now he's just no gonna fucking let go?
Şimdi de bırakmayacak mı lan bu?
Let's just go there now.
Hadi oraya şimdi gidelim.
Now let's go get this house, and let's write a whole bunch more.
Şimdi bu evi alalım ve bir sürü daha yazalım.
Now Let's go grab whatever wasp overcoat you wear.
Gidip üzerine mont diye giydiğin döküntüyü alalım.
Let's go, Jake McGrath, hands on your head, now!
Jake McGrath, ellerini başının üzerine koy!
Now let's embrace the change, grab some slices of pizza, down these m-light shyamalans, and go out and celebrate your new found singledom.
- Şimdi değişimi kabullenip birkaç dilim pizza yiyip şu M. Light. Shyamalans ayaklarını bırakıp dışarı çıkalım ve bekarlığını kutlayalım.
Let's just go right now and tell everyone how much of a failure I am.
Hemen şimdi git ve herkese nasıl bir fiyasko olduğumu anlat.
Now let's go crack a safe.
Hadi gel kasa açalım.
Now, you got to let it go.
Peşini bırakmalısın artık.
Let's go now, for fuck's sake, get up to go.
Hadi şimdi gidelim Allah aşkına. Gidelim bitirelim şu işi.
Now, since we have some momentum going let's go see the property.
Madem böyle hızlı gelişti her şey, hızımızı kesmeyelim, araziyi görmeye gidelim.
Now, let'S go into the next room.
Diğer odaya gidelim.
Let's go home now.
Hadi eve gidelim.
Now come on, let's go.
Haydi, gidelim şimdi.
Now let's go!
Haydi başla!
Stop now. Let's go.
Kes şunu, başlayalım hadi.
Now let's go rob a bank.
Pekâlâ. Hadi banka soyalım.
Um, so that's the story, and now I'll just let you go about your day.
Hikaye bu... Hiç olmamış gibi gününe devam et.
Let's go home now.
Haydi eve gidelim.
Let's go now.
Hadi hemen gidelim.
Let's go, let's go now!
Kalkın, hemen gidiyoruz!
Now, let's find these people and tell them to go home.
- Hadi gidelim. - Evet, şu insanları bulup eve gidelim.
Let's go! Now!
Gidelim!
Now let's go.
Hadi gidelim.
Now let's blow this thing and go home!
Hadi şimdi şu şeyi patlatalım ve evimize gidelim!
Let's just go to soccer practice now.
Hadi futbol antrenmanına gidelim.
Now, I know it hurts, your wrist is badly broken, but if you let go, she's gonna bleed out, you understand?
Bileğin fena kırılmış. Ama bırakırsan, kanama geçirecek. Anladın mı?
I know you're scared, but you have to let go of the branch - and take my hand. Grab it now!
Korktuğunu biliyorum ama onu bırakıp elimi yakalamalısın.
Now get your keys and let's go.
Anahtarlarını al ve gidelim.
Now, let's go get the rest of our evil stuff back.
Haydi, gidip şeytani eşyalarımızı geri alalım.
To let you say goodbye, I have decided... to extend today's break until his bus goes. You may go out now.
Ona veda edebilmeniz için bugünün ders arasını otobüsü kalkana kadar uzatmaya karar verdim.
Now, let's go!
Haydi gidelim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]