Nowadays Çeviri Türkçe
2,288 parallel translation
Oh, yes, everything's wireless nowadays, yeah.
Zaten bu devirde her şeyi kablosuz yapıyorlar.
I see no reason to assume something like that nowadays.
Bence böyle bir şeyi varsaymak için hiçbir nedenimiz yok.
Nowadays, killers just need guts
Bu günlerde, katillere sadece cesaret lazım.
That guy keeps trying to get into his house, So nowadays he's become extra-sensitive.
Bu adam onun evine yerleşti, bu yüzden son günlerde fazla hassas oldu.
But I didn't do it and not doing it was, I think nowadays, the biggest fault in my life.
Şimdi düşünüyorum da, bu şekilde davranmamak hayatımın hatasıydı.
Nowadays... Huh? Fifty years?
Ama şimdilerde... 50 yıl önce mi?
So in fact String Theory nowadays is a bit of a wrong name, right?
Böylece bugünlerde Sicim Kuramı yanlış adlandırılmış olabilir, değil mi?
And in fact people nowadays often talk about something called M Theory, which is supposed to contain this idea that particles are not just extended in one dimension but maybe M for many dimensions.
Aslında insanlar şimdi M teorisi dedikleri bir şey hakkında sık konuşuyor, ki bu teoriyi içerecek şekilde parçacıkların sadece bir boyutta değil M ( bir çok boyutta ).. .. boyuta uzayabileceğidir.
Pity, nowadays wars are mistaken for games and games for wars.
Bu günlerde maç için savaş da yanlış, savaş için maç da.
Kind of a dangerous thing to be nowadays isn't it?
Son günlerde biraz tehlikeli bir şey oldu değil mi?
In the train that was heading to Mar del Plata there was something naive but appealing about the idea that nowadays you can influence the world and your own destiny without money or atomic bomb in your pocket.
Mar del Plata'ya giden trende günümüzde dünyayı ve kendi kaderini paran ya da..... atom bombaların olmadan etkileyebileceğine dair safça fakat ikna edici bir düşünce vardı.
Everything is going right nowadays.
Bugünlerde her şey yolunda gidiyor.
Nowadays they only expend their ammo on the local wildlife.
Şimdilerde mermilerini sadece doğal yaşam üzerinde harcıyorlar.
although nowadays I'd be hard pushed to tell you whether it's to commemorate his failure or his brilliant idea.
yine de bugünlerde sana bunun onun dehasına mı yoksa hatasına mı yapılan bir anma olduğunu... söylemekte zorlanıyorum.
People don't realize that even a microscopic amount of blood... will show up under analysis nowadays.
İnsanlar bilmiyor ama, en mikroskobik kan damlası bile analizlerde ortaya çıkıyor artık.
For most people nowadays, the American dream doesn't really exist.
Bu aralar çoğu insan için Amerikan rüyası sadece bir hayal.
Such a rarity nowadays
Böyle adamlar zor bulunuyor artık.
Well, you know how these young people are nowadays.
Zamane çocuklarını bilmez misiniz?
Do you believe, as so many Christians do nowadays, that the world will end?
Bu günlerde pek çok hıristiyanın inandığı dünyanın... sona ereceğine inanıyormusunuz?
There's no-one to control them nowadays.
Bugünlerde onları kontrol edecek kimse yok.
Not many people come nowadays but I still like to keep everything clean and tidy
Son zamanlarda çok fazla kişi gelmiyordu. Fakat yine de her şeyi temiz ve düzenli tutuyordum.
What's wrong with you police nowadays?
O burada mı? Siz polislerin son günlerde nesi var böyle?
Everything is high-tech nowadays.
Bugünlerde her şey yüksek teknolojili.
Or are you going to tell me it's all for that overblown ego you value nowadays?
Yoksa tüm bunların bugünlerde çok değer verdiğin şişirilmiş egonu tatmin etmek için olduğunu mu söyleyeceksin?
Who covers us for the Sun papers nowadays?
Bu aralar Sun gazetesinde kim var?
Nowadays, all they care about is a goddamn video.
Şimdilerde ise tek umursadıkları video.
Can't get used to how empty this place feels nowadays.
Bugünlerde buranın boş olmasına bir türlü alışamadım.
I look in the mirror nowadays, I don't even know what I am.
Şimdi aynaya bakıyorum ve kim olduğumu ben bile bilmiyorum.
Nowadays, it's all these giant sunglasses... and tattoos. It's handbags with little dogs in them.
Şimdi bütün kızlarda koca güneş gözlükleri... dövmeler... üstünde sevimli köpeklerin olduğu çantalar...
The champs nowadays are all 1 8 - to 20-year-olds, and they do moves that would put me in the hospital.
Şimdiki şampiyonların tümü 18-20 yaşında. Beni hastanelik edecek hareketleri yapıyorlar.
- Okay. I just wanted to know what the ladies of Sodom were into nowadays, but...
- Peki, bilmek istiyorum Sodom'da bu aralar kadınları nereye götürüyorlar, çünkü...
In the old days, it was people who couldn't have babies or lost a baby, nowadays it's a service industry.
Eski zamanlarda, bebek sahibi olamayan ya da bebeğini kaybetmiş kişiler için bu şey bugünlerde bir hizmet endüstrisi haline geldi.
Becuase nowadays we have to sound the alarm for every party member who doesn't follow the party line to the letter.
Çünkü bu günlerde parti siyasetine uymayan tüm parti üyeleri için alarm vermeliyiz.
Nowadays, most people don't even eat bread.
Bu günlerde çoğu insan ekmek bile yemiyor.
You know there is so much positioning for everything nowadays.
Son zamanlarda her şeyle ilgili olarak tavır belirlemek gerekiyor.
You're getting very careless nowadays.
Bu günlerde çok dikkatsiz davranıyorsun.
I just don't want you to grow up too fast. Girls do nowadays.
Sadece çok çabuk büyümeni istemiyorum.
- It's my life nowadays.
- Şu anki hayatım.
- There is no me nowadays.
- Ben mi? Ne yaptığımı ben bile bilmiyorum.
What isn't nowadays?
Ama bu günlerde olmaz.
A little bit more of a science nowadays. I will grant you that.
Kabul etmek gerekirse bugünlerde işin içine biraz da bilim girdi.
- I mean, because that sort of stuff does happen nowadays... especially with modern times.
Yani, bu tip şeyler oluyor günümüzde. Yani modern zamanlardayız.
I mean, nowadays, who uses a Kodak anymore?
Bugünlerde artık kim o eski Kodaklar'dan kullanıyor ki?
Nowadays they love these drivers, waiters, guides etc.
Bu günlerde şoförler, garsonlar, rehberler falan kapış kapış.
What does that even mean nowadays?
Temizin ne anlama geldiğini bilmiyorum artık.
Nowadays with hair, the cool thing is to look like you're moving, even when you're standing still.
Bu günlerde saç havalı olan, sabit dururken bile hareket hareket ediyor gibi görünmen.
You can't trust people nowadays, especially not people like him.
Bugünlerde insanlara güven olmuyor hele de onun gibilere.
Nowadays, no one invites me to parties anymore.
Bugünlerde artık beni partiye çağıran olmuyor.
okay, well, nowadays, i mostly just read auras.
- Evet öyle. Tamam, şimdilerde daha çok ruhları görüyorum.
Nowadays, I only eat burger.
Bugünlerde sadece burger yiyorum.
Kids nowadays, they just don't listen.
Zamane çocuklar artık bizi dinlemiyorlar.