Our families Çeviri Türkçe
1,268 parallel translation
He's the trust attorney for both of our families
Ailelerimizin mali işlerine bakar.
I guess sometimes us seniors need to know when to stop driving so we don't put the responsibility on our families.
Sanırım biz yaşlılar ne zaman araba kullanmayı bırakmamız gerektiğini bilmeliyiz. Böylece sorumluluğu ailelerimizin üzerine atmamış oluruz.
Then tonight we can spend Christmas Eve together with our families.
O halde bu geceyi ailelerimizle birlikte geçirebiliriz.
Our families do everything together.
Bilirsin. Ailelerimiz her şeyi beraber yapar.
- About our families, our wives.
- Ailelerimiz, eşlerimiz.
It is good to reconcile our families and cultures with each other.
Ailemizin ve kültürlerimizin yakınlaştığını görmek çok güzel. - Neden birbirlerine düşman edelim?
Our lives, our families... civilization itself... stands at an abyss... on the brink of destruction.
Yaşamlarımız, ailelerimiz... uygarlık... yok olmanın köşesinde... cehennem çukurunda duruyor.
What are you gonna tell our families?
Ailelerimize ne diyeceksiniz?
Our families got on really well. We're very fond of each other.
Birbirimize çok bağlıyız.
Our families may be killed as well.
Ailelerimiz de öldürülebilir.
The day lost their lives and our families were destroyed, we were told that the killers would be caught.
Sevdiklerimizin hayatını kaybettiği ve ailelerimizin parçalandığı gün, katillerin adalete teslim edilmesi için her şeyin yapılacağı söylenmişti.
If they take our land and leave us with nothing to make a living, we'll have to go elsewhere to provide for our families.
Eğer topraklarımızı alır... ve bizi hayatlarımızı idame ettiremez duruma sürüklerlerse... ailelerimize bakabilmek için başka yerlere gitmemiz gerekir.
We no longer know howto feed our families.
Artık, ailelerimizi nasıl geçindireceğimizi bilmiyoruz.
There is an enemity between our families... but must you seek revenge from me?
Tamam, ailemiz arasında düşmanlık var ama sen neden intikamını benden alıyorsun?
I only suggest that, for the safety of all of our families, we may need to find an alternative.
Ben sadece hepimizin ailesinin güvenliği için bir alternatif bulmamızı öneriyorum.
And freedom to join together to take responsibility for ourselves for our families, for our community and for the world. "
Kendimizi, Ailemizi toplumu ve dünyayı birleştiren özgürlüğü kutluyoruz. "
And that what we are here for, in the end, is to put food on the table for our families, our sons, the future.
Ve biz hepimiz sonuçta burada, ailelerimizin karnını doyurmak ve evlatlarımıza iyi bir gelecek sa
Save our families! Sign our petition!
Aileleri korumak için dilekçemize imza atın.
Now we'll go and celebrate with our families in Argentina, with our wives and friends...
Şimdi gidip bunu Arjantindeki ailelerimizle, eşlerimizle ve arkadaşlarımızla kutlayacağız.
Our families will be with us, and our families'families.
Ailelerimiz bizimle olacak, ve ailelerimizin aileleri de..
Just to tell our families.
Sadece ailelerimize söylemek için.
Alternative sites have been chosen for us and our families... as well as necessary support personnel.
Bizler ve ailelerimiz için alternatif yerler seçildi ve ayrıca bu yerler gerekli personelle de donatıldı.
We couldn't get in touch with our families.
Ailelerimizle temas kuramadık.
That's where the whole fight began. And then our families got involved.
O büyük tartışma başladıktan sonra ailelerimiz müdahale etti.
Yes, and feed our families, our children.
Evet, ailemize, çocuklarımıza ekmek götürmemiz gerek.
We tell our families our jobs are very good.
Ailelerimize işimizin çok iyi olduğunu söyleriz.
You gave us our ticket money. We rejoined our families and homes.
Yol paramızı verdiniz, evimize ailerimize kavuştuk.
This will give us a chance to get away from both of our families and see if this works.
Ailelerimizden uzaklaşmamız için bir şans olur ve ilişkiyi değerlendiririz.
Our families escaped from Iran just before Khomeini's revolution.
Ailelerimiz Humeyni'nin devriminden hemen önce İran'dan kaçtılar.
We don't really have any time for our families.
Ailelerimize zaman ayıramıyoruz.
He says they've been camping all of their lives, and she said that maybe the next time they go on a camping trip, our families could go, too!
Ve bir daha kampa gittiklerinde biz de gidebilirmiş.
There are thousands of people like us all over the world who are willing to lose everything, our families, our friends, our lives, to be at peace and to finally feel whole.
Tüm dünyada, barış içerisinde ve bir bütün olarak hissetmek için ailesini, arkadaşlarını, hayatını, her şeyini kaybetmeyi göze alan, bizim gibi binlerce insan var.
These things, most of them have been in our families for years.
Bunların çoğu yıllardır ailemizin eşyalarıdır.
We've been monitoring our Nielsen families carefully. And during the 12 seconds Bender was on-Screen, viewer eyeball focus... Was up 90 percent!
Dikkatle izlediğimiz Nielsen ailesine göre Bender'ın göründüğü 12 saniye boyunca, gözleri yüzde 90 büyümüş!
These tiny pieces hold secrets not only to how our ancestors died but to how they lived from our closest cousins, the Neanderthals, to the first fierce Europeans from our ancestors with the wit to survive in the jungles of Asia to the first true families who worked together in sun-baked Africa.
Bu minicik parçalar sadece atalarımızın nasıl öldüğü hakkında değil, aynı zamanda yakın akrabalarımız Neanderthaller'den ilk Avrupalıya... Asya'nın vahşi ormanlarında yaşayan atalarımızdan,... Afrika'nın yakıcı güneşi altında birlikte yaşayan ilk gerçek ailelere kadar.... nasıl yaşadıkları hakkında da sırlara sahiptir.
Our condolences go out to the families... who have lost loved ones in this tragic fire.
Yangında yakınlarını kaybeden ailelere... taziyelerimizi sunarız.
While Bush was busy taking care of his base and professing his love for our troops he proposed cutting combat soldiers'pay by 33 percent and assistance to their families by 60 percent.
Bush kendisini zirveye çıkaran üslere, sevgisini açıklarken savaş ödeneklerinin % 33 ailelerine yapılacak yardımının da % 60 azaltılmasını önerdi.
I don't believe that the brave men and women of our armed forces, risking their lives overseas, should have to worry about their families back here in America.
Denizaşırı ülkelerde canlarını riske atan, silahlı kuvvetlerimizin cesur erkek ve kadınlarının, Amerika'daki aileleri için kaygı duymak zorunda kalmaması gerektiğine inanıyorum.
and therefore most of our people have the same families.
Bir diğer sorun da pek çok insanın aynı soyadını taşıması.
We're happy to welcome our potential draft picks... and their families.
Oyuncu adaylarını ve ailelerini ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz.
We all thank the families and friends of our proud sons enlisting in the army with the deepest of appreciation Fine!
İyi!
It is a very tense situation, and I just want to assure the families of those who are there that we are doing everything we possibly can to try to ensure the safety of our citizens there.
Ortada çok net bir olay var. Orada bulunan aileleri temin ederim ki, bölgedeki vatandaşlarımızın güvenliğini sağlamak için bizler elimizden gelen her şeyi yapmaktayız.
And our heartfelt prayers and wishes go out to the families of Gunnery Sergeant Alvarez and Staff Sergeant Allen.
Dualarımız ve iyi dileklerimiz, Topçu Çavuş Alvarez'in ve Personel Çavuş Allen'ın ailelerine gidiyor.
"These poor children who came in such a poor state are now, - thanks to the hospitality of our Swedish families..."
" Fakir bir devlete gelen bu zavallı çocuklar, şimdi İsveçli ailelerimizin misafirseverliği ve...
But those missionaries, the families that came to our house... to celebrate finding the Waodani... they were special.
Waodani'nin bulunmasını kutlamak için evimize gelen aileler onlar özeldi.
While we grave with the victims families HydraTech is proud of our flawless record in environmental protection and and hazards ways disposal.
Bazı ailelerin HydraTech için ciddi kayıpları oldu yönetim tehlike için tutanaklarla koruma sağlamış oldu.
They're not only crushing the resistance, but also the families, the dignity of our people.
Ezdikleri sadece direniş değil aynı zamanda aileler ve insanlarımızın saygınlığı.
We ignore our friends and families so we can save other people's friends and families,
Arkadaşlarımızı ve ailemizi bir kenara atarız ki diğerlerinin arkadaş ve ailelerini kurtarabilelim.
These families prepare... - I have a right to know my children are safe. - They're our children!
Aileler hazırlanıyor... — Çocuklarımın güvende olduğunu bilmek hakkım.
Reaching down to touch our nation, our blessed President, our brave warriors and their grieving families.
Yukarıdan uzandı ve ulusumuza, kutsal başkanımıza, cesur savaşçılarımıza ve yaslı ailelerine dokundu.
That's what families are for, breaking our hearts. And helping us put them back together.
Aileler bunun için vardır, kalpleri kırılsın ve tekrar biraraya getirmemize yardım etsin diye.