Overtake Çeviri Türkçe
277 parallel translation
We oughta overtake those settlers in a week or so.
1 hafta içerisinde göçmen konvoyunu yakalamamız gerek.
"I'm leaving ship to overtake him, as fearful of his condition."
" Durumundan endişeliyim, onu yakalamak için gemiden iniyorum.
Their soldiers are still talking about their pursuit to overtake him and shuddering at the memory.
Askerler hala onu nasıl kovaladıklarını... tüyleri ürpererek hatırlıyor.
Overtake them, Jennings!
Geç onları, Jennings!
Overtake them!
Geç onları!
Try to overtake.
Yakalamaya çalış.
I'll overtake you.
Samson!
For years, we've watched this situation overtake us and we've done nothing to stop it.
Yıllardır, bu durumun bizi teslim almasını seyrettik ve bunu durdurmak için hiçbir şey yapmadık.
If I am to overtake Natividad, I must ask you to leave at once. Adios.
eğer ben natividatı yakalayacaksam sizin burayı terketmeniz lazım hoşçakalın.
Don't try to fight if pirates overtake you.
Korsanlar saldırırsa sakın dövüşmeye kalkmayın.
You can't overtake'em tonight before they get to San Marcos Pass.
San Marcos Geçidi'ne varmadan önce, onlara yetişemezsiniz.
- With the woman, they can overtake us.
- Yanımızda kadınla, yetişebilirler.
Your mama has a long head start on me... and I don't think anybody's gonna overtake her.
Annen benden çok önde başlamış ve hiç kimsenin onu geçebileceğini düşünmüyorum.
I can overtake any American car.
Bu yönüyle Amerikan arabalarına fark atar.
I won't have that jalopy overtake me.
Şuna bak! Şu külüstürle beni solladı.
We must ride fast to overtake her.
Ona yetişmek için hızlı olmalıyız.
Overtake him!
Niye geçmiyor!
Overtake that Peugeot!
Sollayın şu Peugeot'u!
Overtake that 2CV.
Hadi baba! Citroen'in arkasında kalma.
They cannot possibly overtake us now.
Bizi muhtemelen yakalayamazlar.
Can they steam at full speed long enough to overtake her?
Onu tam hızla gidip yakalamaya yetecek kadar yakıtları var mı?
We have to slow her down by tonight so Home Fleet can overtake her before she gets into friendly waters.
Onu bu gece yavaşlatmalıyız... ki Ana Filo onu yakalayabilsin... dost sulara girmeden önce.
Overtake that canoe.
Şu kanoyu yakalayın.
Was there a sign saying it's forbidden to overtake?
Sollamanın yasak olduğunu söyleyen işaretten var mıydı?
I wasn't allowed to overtake them!
Sollayamazmışım güya!
Overtake!
Solla!
The fighters are to overtake the Vindicators... and, if necessary, shoot them down.
Savaş uçakları Vindikatörlere ulaşsın... ve eğer gerekirse, onları düşürsün.
Go to afterburners and overtake and attack Group Six.
Art yakıcılarla 6. Filo'yı yakalayın ve düşürün.
Go to afterburners and overtake and attack Group Six.
Art yakıcılarla 6. Filo yakalanacak ve düşürülecek.
Overtake the Vindicators?
Vindikatörler'i yakalamak mı?
Genba's men may overtake us.
Genba'nın adamları her an bize yetişebilir.
He's going to overtake him.
Onu geçecek!
You can back way off the gas pedal and maintain the same speed. Then you can put your foot down pull out of the slipstream and maybe overtake two, three cars at once.
Gaz pedalını bırakıp, aynı hızla devam edersiniz ardından gazı kökleyip hava koridoru sayesinde aynı anda belki iki üç aracı birden geçersiniz.
Estimate it will overtake us in two minutes, sir.
- Bize iki dakika sonra ulaşacak.
Why don't they overtake if they are gonna overtake?
Madem geçecekler neden geçmiyorlar? Mark!
- Affirmative, sir. Overtake.
- Warp hızı 6'ya geç.
Pursue and overtake.
İzle ve önüne geç.
Even if I got a lead, he'd overtake me soon enough.
Önden başlasam bile bana hemen yetişirdi.
Do not pursue pleasure... or thou mayest have the misfortune to overtake it.
Mutluluğu kovalama yoksa onu geçip gitme talihsizliğine uğrayabilirsin.
Achilles tries to overtake the tortoise, but cannot.
Aşil, kaplumbağa yetişmeye çalışır ama asla beceremez.
"We can overtake them."
Onları haklayabileceğimizi söyledim.
Want to overtake, eh?
Sollamak mı istiyorsun?
Overtake, if you can!
Solla, yapabilrsen!
We'll have to ride hard to overtake them.
Onları yakalayabilmek için acele etmeliyiz.
It may be that the angel of death will visit me soon and death will overtake me
"Ölüm meleği belki de çok yakında ziyaretime gelecek..." "... ve bu fani dünyadan alacak beni. "
The cars are all in a group, the half a cab tries to overtake..... unsuccessful attempt!
ve yarım taksi sollamaya çalışıyor başarılı bir atak!
Don't overtake.
Hızlı gitme.
How did you manage to overtake us?
Bize yetişmeyi nasıl başardın?
What do you mean, "overtake"?
Ne demek "yetişmek"?
- Shall we overtake them?
- Onları yakalayacak mıyız?
I'll try not to let them overtake me for as long as possible.
Beni yakalamalarını mümkün olduğunca geciktireceğim.