Paulie Çeviri Türkçe
1,687 parallel translation
I love you, paulie.
Seni seviyorum Paulie.
Even so, we should've laid off some of the action to philadelphia.
Birkaç bahsi almamalıydık. Paulie hep öyle yapardı.
Paulie did it all the time. You see him here?
Onu görüyor musun burada?
Paulie.
Paulie?
There's $ 4, 0 00 there, paulie.
- 4000 dolar. - Gerisini birkaç güne getiririm.
Paulie, this is me, you know i'm good for it.
Paulie, benim. Ödeyebileceğimi biliyorsun.
What's the matter, chrissy? Tell uncle paulie.
Paulie Amca'na söyle.
Don't be surprised if Paulie pops the question.
Paulie sorunu hallederse şaşırma.
Paulie can't come near that kind of cash.
Paulie bu kadar para kazanamaz.
Oh, little Paulie.
Oo, küçük Paulie.
Little Paulie, everybody, I'm gonna buy you an egg cream.
Küçük Paulie, millet, size gazoz ısmarlayayım.
- Paulie.
- Paulie.
- Paulie. - What?
- Paulie.
Paulie!
Paulie!
Paulie, where the fuck are you?
Paulie, neredesin?
- I'm serious, Paulie.
- Ciddiyim Paulie.
Paulie, come on, I think I got him!
Paulie, çabuk, galiba vurdum!
Paulie....
Paulie...
Paulie Gualtieri, join us please?
Paulie Gualtieri, bize katılır mısın lütfen?
I won, Paulie.
Kazandım Paulie.
Except for that Paulie.
Paulie hariç.
Paulie, it's 2 in the morning.
Paulie, sabahın 2'si.
I don't deny that Paulie can be a little quirky.
Paulie bazen tuhaf olabiliyor.
- Hey, Paulie.
- Merhaba Paulie.
She used to lay in bed, surrounded with magazines and chocolates, like a 50s starlet..
- Paulie Yate, önceden yatağa uzanırdı. ... çevresinde dergiler ve çikolatalar olurdu 50'lerin yıldızları gibi.
Hey, Murph... Take care of this shyster, will you? Be careful, Paulie.
- Bunu hallet tamam mı?
Hey, Paulie!
Hey, Paulie!
- How's it going, Paulie?
- Nasıl gidiyor, Paulie?
Darling, that wasn't Paulie's cowboy hat, was it?
Hayatım?
- I was thinking of bringing Paulie down.
- Paulie'yi götürmeyi düşünüyordum.
- I noticed you clammed up around Paulie.
Paulie'nin yanında sustuğunu fark ettim.
It occurred to me that maybe Paulie's the one... telling our friend in New York all our business.
Düşündüm de, belki New York'taki dostlarımıza bizim işlerden bahseden Paulie'dir.
I demand you tell me, Paulie.
Bana söylemeni istiyorum Paulie!
We got Little Paulie in St. Barnabas.
Nasıl yani? Küçük Paulie, St. Barnabas'ta.
Paulie, Marone.
Paulie, olacak iş değil.
- Paulie, be nice.
- Paulie, nazik ol.
He sent Little Paulie to trash Carmine's restaurant?
Küçük Paulie'yi Carmine'ın restoranını dağıtması için mi göndermiş?
We've been friends a long time, Paulie.
Biz eski dostuz, Paulie.
You know, things might be a little different, Paulie... if you'd accept some responsibility for a change.
Üzerine düşen sorumlulukları az da olsa yerine getirmiş olsan işler biraz farklı olabilirdi, Paulie.
Paulie Gualtieri.
Paulie Gualtieri.
Fucking Paulie especially.
Özellikle Paulie ibnesi.
Paulie?
Paulie mi?
For fuck's sake, Paulie, everybody's gonna get old and die.
Tanrı aşkına, Paulie. Herkes yaşlanacak ve ölecek.
Tell Paulie to let Patsy run the car operation while Furio's gone.
Paulie'ye söyle Furio yokken araba operasyonunu Patsy'nin idare etmesine izin versin.
Seven and a half to me, two and half to Paulie.
Yüzde yedi buçuk bana,... -... iki buçuk da Paulie'ye.
- Paulie, did they bring my bathmat?
Paulie, banyo paspasımı getirmişler mi?
Look how you've grown up, Paulie.
- Ne kadar büyümüşsün, Paulie.
I don't want to embarrass your mother in the dining room.
Paulie, annenin yemek salonunda utanmasını istemem.
This can't be Paulie. Chucky?
- Paulie, sen olamazsın.
Hmm. Uh, hey, Paulie?
Merhaba, Paulie.
We're talking about fucking Paulie here.
Burada Paulie'den bahsediyoruz.