Penthouse Çeviri Türkçe
1,194 parallel translation
How does an adolescent who barely knows two chords get a penthouse?
İki notayı bile bilmeyen bir ergen nasıl çatı katında oturabiliyor?
Hello. I insist on being connected with the young man in the penthouse.
Çatı katındaki adama bağlanmakta ısrar ediyorum!
It's the penthouse unit.
Çatıkatında.
Go to Alotta Fagina's penthouse immediately.
Derhal Alotta Fagina's çatıkatındaki evine gitmelisin..
Austin did some reconnaissance work last night... at Alotta Fagina's penthouse.
Austin dün gece bazı keşifler yaptı. Alotta Fagina'nın çatıkatında.
If, to you, success means having a house in Aspen... one in Acapulco, a penthouse in New York, a mansion in Malibu... a 60-foot yacht, an eight-seat Windstar... a Bell Jet Ranger, a Bentley, a personal trainer, a full-time chef... a live-in masseuse and a staff of 24... then, yeah...
Eğer, senin için başarı Aspen'de ve... Acapulco'da evlerin, New York'ta bir dairen, Malibu'da bir villan... 18 metrelik bir yatın, sekiz koltuklu bir Windstar'ın... jetin, Bentley'in, özel çalıştırıcın, aşçın... yanında yaşayan masözün ve 24 saat emrinde olan personelin... olması anlamına geliyorsa, o zaman evet... sanırım başarılıyım.
We move into this penthouse, and then you transfer to Cedars, which is right down the block.
Biz bu lüks süite taşınırız, sen de Cedars'a transfer olursun,.. .. ki o da hemen karşı bloktadır.
But this would make a great Penthouse letter.
Bu olayı dergilerin "Dert Anası" köşesine yazmak lazım ama.
" I let you live in my penthouse
" Çati katindaki daireme taşindin
'Dear Penthouse, I always thought your letters were fake until the wildest thing happened to me.'
" Sevgili Penthouse, başıma bir şey gelene kadar yazdıklarınızın uydurma olduğunu düşünürdüm.
I'm at the Tsukamoto penthouse.
Tsukamoto penthouse dayım.
"Dear penthouse."
"Sevgili çatıkatı."
Thinking about that penthouse.
O terası düşünüp durdum.
Why rob the penthouse... when the mailroom's on the ground floor?
en Penthouse çalmıyorsun... Posta kutusu ne zaman karaya vu
Men have these stupid Penthouse-Spice Channel fantasies about two women together in garter belts, push-up bras and high heels.
Erkekler aptalca Penthouse fantezileri kuruyor. Jartiyerli, sutyenli yüksek topuklu ayakkabılı iki kadın falan.
And "Penthouse," the magazine?
Ya Penthaus? Var mı?
- Penthouse.
- Penthouse.
Are you doubting a man that sits there reading Penthouse to expand his mind?
Zihnini açmak için oturmuş Penthouse okuyan bir adamdan mı şüpheleniyorsun?
This feels real swank penthouse love den, candles, satin sheets...
Bu gösterişli çatı katı, aşk yatağı mumlar, saten çarşaflar...
Oh, whoa. Penthouse Forum, page 23.
Penthouse Forum, sayfa 23.
Take this elevator up to the penthouse.
Çatı katına giden asansöre binin.
Penthouse?
"Penthouse" mu?
Then I'd catch him secretly running his fingers over the world atlas, like it was a Braille Penthouse.
Ama onu yakalardım. - Teşekkür ederim. Parmağını gizli gizli atlas üstünde gezdirirken.
Sorry, man, I never read that letter in Penthouse.
Dergide bu mektubu hiç okumamıştım.
So. since their official residence is listed as your place. I think the best thing would be for Jack to move into your penthouse.
Resmi ikametgahın sizin evde olduğundan, yapılması gereken en iyi şeyin, Jack'in sizin terasa yerleşmesi olduğunu düşünüyorum.
- I just adore a penthouse view. - ( Karen laughs )
Teras manzarası hak ediyorum.
I said. "This is my penthouse view."
Hayır. "Benim teras manzaram bu mu?" dedim.
He was a winner with money and a penthouse.
O parası ve çatı katıyla kazanan biriydi.
She does live in a penthouse.
Şimdi çatı katında yaşıyor.
In our families, you could always find some friend of your father's... with a boat in St. Thomas or a penthouse in Manhattan.
Bilirsin, her ailede babanın bazı arkadaşları vardır, Sen Thomas'ta bir teknesi, ya da Manhattan'da bir çatı katı olan.
Was it you who came up with the idea to advertise baked goods in Playboy, Penthouse and Hustler Magazine?
Kurabiyeler için Penthouse, Hustler ve Playboy'da reklam vermek sizin fikriniz miydi?
Jack Campbell, penthouse "C." What's the matter with you?
Jack Campbell, benim. Neyin var senin?
- The penthouse.
- Çatı katı.
We've got full coverage on everything from the fifth floor to the penthouse.
Beşinci kattan, çatı katına kadar bütün görüntüler burada.
Penthouse... "
PENTHOUSE... "
Dear Penthouse...
Aziz Penthose ( Dergi )!
You get the penthouse.
Sen en üst kata gidiyorsun.
Our penthouse suites are five thousand square feet... and have three hundred and sixty degree vistas... but, of course, there... we're talking about quite a bit of money.
Çatı katı süitlerimiz 465 metrekaredir ve 360 derede manzaralıdır. Ama elbette ciddi bir paradan bahsediyoruz.
Why don't you take the elevator up to the penthouse suite... and I'll gather some of my people together and meet you up there.
Siz asansörle çatı katındaki süite çıkın isterseniz. Ben de bizimkileri çağırıp sizinle orada buluşayım.
I have a beautiful new.... penthouse suite in the diamond district.
Yeni bölge içerisinde elmasların olduğu bir takımın asma katını yaparım.
We'll live in a penthouse.
Çatı katı dairede oturacağız.
I love my company I love my penthouse in New York, I love my German maid and I love my cell phone.
Şirketimi seviyorum New York'taki dairemi, Alman hizmetçimi seviyorum ve cep telefonumu.
Just finished building this penthouse.
Bu çatı katını geçenlerde bitirdi.
You know the Penthouse pet from hell?
Penthouse kapak kızı gibi olan.
Penthouse, Swank, Hustler.
Penthouse, Swank, Hustler.
It's a special reception at 10 : 00 in the penthouse conference room.
saat 10 : 00'da çatı katında özel bir görüşme.
There he is, right there, Mr. Steven Reign... livin'large in one of his penthouse suites.
İşte geliyor. Bay Steven Reign çatı katındaki dairesinde yaşıyor.
He's headed for the penthouse.
Çatı katına doğru gidiyor.
I always pictured myself in a penthouse raising children.
Ben de kendimi hep çatı katında çocuk büyütürken hayal etmişimdir.
This is my penthouse view?
Benim teras manzaram bu mu?
PENTHOUSE.
- Tanımayı ümit ediyorum.