Perky Çeviri Türkçe
389 parallel translation
Even though beauty fades over time, and perky breasts will come to sag... but my money will never dry up.
Güzel kadınların göğüsleri yaşlanınca büzüşür ama benim param asla kurumaz.
Sometimes I wish I felt that way... and then I see a perky little thing, and I get... Ooh.
Bazen ben de sizin gibi düşünmek istiyorum fakat bir hatun görünce, içim bir acayip oluyor.
So round and perky.
Yuvarlak ve yumuşak.
# It sounds so romantic and perky
# Romantik ve canlı bir ses verir
"Perky, pert, congenial and fun."
Neşeli. Şımarık, sempatik ve komik.
Aren't you getting too perky in "GENETIX" with all these late time visits?
Siz GENETİX'liler bu sürekli geç ziyaretlerinizle fazla laubali olmuyor musunuz?
Oh, and they are so perky!
Oh, ne kadar diriler.
Did you notice how perky he was when he woke up from his nap?
Uykudan uyanınca ne kadar keyifli olduğunu farkettin mi?
Perky.
Canlan.
They're so perky. I love that.
Çok sulu olur, bayılırım.
He doesn't look very perky, does he?
Pek canlı görünmüyor, değil mi?
Can you imagine what the reward might be for anybody who would act as a peacemaker between these two tragically estranged but perky-bottomed sisters?
Trajik bir şekilde yabancılaşmış sıkı kalçalı iki kardeşin arabuluculuğunu yapan kişinin nasıl bir ödül alacağını tahmin edebiliyor musunuz?
he's so perky in the morning.
Sabahları çok laubali olur.
Little ones with perky nipples.
Harika uçları olan, küçük şeyler.
However, I think you will find my job requires a little more than a tight sweater and a perky attitude.
Buna karşın burada yönettiğim işin,... sadece daracık kıyafetler ve laubali tavırlarla yürümediğini anlayacaksınız.
For perky American cheerleaders, press two now.
Cilveli Amerikan ponpon kızları için şimdi ikiye basın.
I didn't need any help, because I'm naturally perky and quite fascinating.
Benim yardıma ihtiyacım yoktu. Çünkü ben doğuştan neşeli ve çok etkileyiciyim.
I'm not perky.
- Ben neşeli biri değilim.
To me he seemed a little too perky.
Bana biraz fazla keyifli geldi.
You know, I mean, I just think this guy is too perky.
Bence bu adam biraz fazla keyifli.
You have an attractive wife with perky breasts... a nine-year-old son, and a sixteen-year-old daughter.
Sıkı göğüsleri, 9 yaşında bir oğlu..... ve 16 yaşında bir kızı olan çekici bir eşiniz var.
What about that decorator? She's perky.
O dekoratöre ne dersin?
She's perky.
Öyle, canlı.
No more Miss Perky who devoted her life to one man.
Artık hayatını bir tek erkeğe adayan neşeli kadın yok.
You know my rules for the "Video View"... light and perky.
Video View kurallarımı biliyorsun - Hafif ve neşeli.
She might be a little perky for me.
Benim için fazla neşeli.
Perky?
Neşeli mi?
I thought you liked perky.
Neşeli severdin sen.
"Blond perky lit..."
"Sarışın... havalı oku..."
- Long legs, a tiny waist and perky breasts
Uzun bacaklar, ince bir bel ve sıkı göğüsler.
When the captain is otherwise engaged with diplomatic or business affairs this place is under the watchful eye of its perky and energetic Commander Susan Ivanova.
Kaptan diplomatik veya ticari görevlerle burada değilken burası güvenilir ve enerjik Yarbay Susan Ivanova'nın dikkatli gözlerine emanet ediliyor.
Roz... I never noticed what a perky little walk you have.
Bu kadar güzel ve küçük adımların olduğunu hiç fark etmemiştim Roz
Add two parts perky determination.
İki parça yılmaz azim.
She's perky.
Çok neşeli.
She certainly looks perky.
Çok neşeli görünüyor.
Do you think my ass is still perky?
Kalçalarım sence hala yağlı mı?
Is it still perky?
Hala yağlı mı?
I think it means perky personality.
Sanırım, neşeli kişilik demek.
Well, that's not a perky birthday puppy.
Mutlu bir doğum günü kızı değil.
Okay, I came, I saw, I was perky.
Tamam, geldim, gördüm, samimiydim.
So Miss Perky you try growing up in a family atmosphere like that and see if you can stay motivated.
Şimdi Bayan Neşeli böyle bir aile ortamında büyümeyi dene ve bak bakalım motive olmuş olarak kalabiliyor musun.
To be some perky cheerleader who gets pumped and dumped by a jock.
To be some perky cheerleader who gets pumped and dumped by a jock.
Well, this one's so perky and petite, it's got to be mine.
Bu oldukca ince ve narin bu benimki olmalı.
Us... the geeks... or Little Miss Perky and the Convict's Daughter.
Biz mi? inekler mi? ... yoksa Küçük Bayan Perky ve mahkumun kızı mı?
Which explains why I'm so perky, open-minded and quick to tears.
Bu da benim neden hoppa, açık fikirli ve sulu göz olduğumu açıklıyormuş.
Perky, with all kinds of attitude.
Canlı, bütün konumlarla birlikte. Mağaza malı mı?
Optimistic, perky.
Çocukken annem şöyle derdi :
- She's perky.
Fazla mutlu.
- She isn't perky!
O fazla mutlu falan değil.
Her breasts were perky.
Göğüsleri mutluydu.
Nice and perky!
Hoş ve diri.