English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ R ] / Recycled

Recycled Çeviri Türkçe

319 parallel translation
Women's hair was packed in bales, gold teeth melted down, artificial limbs and spectacle lenses recycled for the German war machine.
Balyalar hâline getirilen kadın saçları, eritilen altın dişler takma kol ve bacaklar ile gözlük camları Almanların geri dönüştürdüğü şeylerdi.
It will be recycled for you.
Sizin için geri dönüşü olacak.
Well, it looks like... it looks like for the first time in demolition derby history you lucky fans are gonna see a Rolls-Royce, a classic Rolls-Royce destroyed, demolished and recycled before your very eyes.
Görünüşe göre... Görünüşe göre, yıkım maçı tarihinde ilk defa siz şanslı hayranlar bir Rolls-Royce'un klasik bir Rolls-Royce'un imha edilişine, harap edilişine ve yeniden dönüşümüne şahit olacaksınız.
- Recycled jockstraps.
- Eski suspansuvarlar.
Recycled photographs, really.
Aynı fotoğraflar tekrar tekrar kullanılıyor.
It is regenerated and recycled in some way to do with these circuits.
Bir şekilde yenilenip bu devrelerde kullanılır hale getirilmiş.
In the Milky Way galaxy the matter of the cosmos was recycled into new generations of stars now rich in heavy atoms.
Samanyolu Galaksi'sinde... Kozmos'un maddesi geri dönüşerek, ağır atomlarla zenginleşmiş yeni jenerasyon yıldızları oluşturdu...
The photos of you and the girl will be recycled for proletarian use.
Senin ve kızın fotoğrafları proleterlerin kullanması için geri dönüştürülecek.
Recycled cigarette ends as well.
İsterseniz izmaritte var.
Look, you can have your concerned and wonderful dinner with all your cool friends and the real popcorn and the tree and cranberries and everything, send Christmas cards to each other on recycled paper.
Sen harika yemeğini mükemmel arkadaşlarınla al, ve patlamış patlamış mısırı ağacı ve kızılcıkları, ve Noel kartlarınızı geri dönüştürmeli kağıtlarla gönder.
You're gonna get recycled.
Geri dönüşüme tabii olacaksın.
I got recycled.
Geri dönüştürüldüm.
I'm afraid he's been recycled.
Korkarım ki geri dönüşüme verilmiş.
This card is printed on recycled paper.
Bu kart geri kazanılmış kağıttan basılmıştır.
And I don't print recycled columns.
Ben de değiştirilmiş eski yazıları basmıyorum.
Why would you want to dredge up his recycled name?
Neden onun kokuşmuş adını söylüyorsun?
Eat recycled food for a happier, healthier life.
Daha mutlu ve sağlıklı bir yaşam için geri dönüştürülmüş besin yiyin.
Eat recycled food.
Geri dömüştürülmüş besin yiyin.
Recycled food.
Geri dönüştürülmüş besin.
Eat recycled food.
Geri dönüştürülmüş besin yiyin.
Eat recycled food.
- Dönüştürülmüş besin yeyin.
We thought we'd use recycled paper.
Dönüştürülmüş kağıt kullanmayı düşündük.
This woman does leave us, recycled and enshrined... in the presence of Him who leads us.
Bu kadın temizlenmiş olarak... Tanrı'nın huzuruna gidiyor.
Therefore, in the interest of public safety, he is hereby sentenced to be recycled... in the customary fashion.
Bu yüzden, toplumumuzun güvenliği için bu adam geleneksel şekilde dönüştürülme cezasına çarptırıldı.
Too strange for life he was. This mute-o now does leave us, recycled and entombed, in the presence of Him who leads us.
Bize yol gösteren Yüce Tanrı'nın huzurunda aramızdan ayrılan bu değişim geçirmiş garip yaşamlı bedeni dönüştürerek ruhunu geldiği yere gönderiyoruz.
If it's airborne, given that all the air in here is recycled... the entire station might be infected.
Havadan bulaşıyorsa, üssün havasının geri dönüştürüldüğünü hesaba katarsak tüm istasyona bulaşabileceğini söyleyebilirim.
No, no, no. If the disease is airborne, moving them won't solve the problem. All the air is recycled.
Hastalık hava yoluyla bulaşıyorsa tecrit bir işe yaramayacaktır.
Please insert issue to be recycled.
Geri dönüştürülecek sayıyı yerleştirin.
Recycled junk everywhere.
Geri dönüştürülmüş maddeler.
Next, a word from Earth Pads the only feminine-hygiene product recycled from yesterday's garbage.
Sırada, Dünya Tamponları geri dönüşümle üretilen tek kadın hijyen ürünü.
He recycled this gift.
Hediyeyi sana hediye etmiş.
Well, maybe they recycled it somehow- - used some kind of photosynthetic plant.
Belki fotosentez santrali gibi bir şey kullanarak geri dönüştürmüşlerdir.
But water in the sewage system is recycled again and again. It doesn't come from the sea.
Ama bu atık sistemindeki su sürekli işlendiği için etkilenmemiş.
We're all recycled, you know.
Hepimiz yenileniyoruz.
Just molecules and atoms born in the stars and recycled into carbon - based life.
Yıldızlarda doğan atomlar ve moleküllerin karbon temelli hücreler olarak yenilenmesinden ibaretiz.
We only keep them a week or so before they get recycled.
Silinmeden önce bir hafta falan tutuyoruz.
And best of all, it's made from 100 percent recycled animals.
Ve en iyi tarafı, % 100 geri dönüşüm yapılmış hayvanlardan elde ediliyor.
I did what I could to turn things around- - we recycled the food, fired the dishwashers... started a happy hour for seniors and the mentally ill.
Isleri düzeltmek icin yapilmasi gereken ne varsa yaptim- - yemekleri tekrar degerlendirdik, bulasik makinesini yaktik... zihinsel özürlüler icin mutlu bir saat kampanyasi baslattik.
Joining us this evening, big fan of baseketball, Tony Nocciolino, who plays Latino cutup Scooter on the comedy series "What's the Difference?", airing between "Recycled Junk", starring Lisa Campbell,
Bu akşam büyük beysketbol taraftarı Tony Nocciolino, komedi dizisi "Ne fark eder?" deki latino haydut Scooter'ı oynayan, hani Lisa Campbell'in oynadığı "Geri Dönüştürülmüş Hurda" ile genç yıldız Mark Swenson'ın oynadığı "Hep Aynı Pislik" arasındaki.
Recycled balls. They have to be Fruit balls.
Geçmişi hissederek, Fruit gibi hissederek söylenmeli.
They are constantly being exchanged and recycled, so what today are our bodies were once parts of plants, animals, trees - indeed, other humans.
Devamlı olarak değişmekte ve yeniden kullanılmaktadırlar. Şu an bedenimize olanlar neyse, bir zamanlarda bitki, hayvan, ağaç ve başka insanlara da olmuştu.
- Yeah. And I recycled all the garbage, Mother.
- Çöpleri de döktüm anne.
'Last Chance to Evacuate Planet Earth before it is Recycled.'
Dünya Gezegenini Tahliye Etmek İçin Son Şans.
Recycled coffee.
Taze kahve.
My best friend's not getting recycled!
En iyi arkadaşımın geri dönüştürülmesine izin vermeyeceğim!
We make various paper products from recycled goods.
Geri dönüştürülmüş eşyalardan birçok kağıt ürün yapıyoruz.
As for me, after I was recycled I decided instead of running away from the idea of a life alone I'd better sit down and take that fear to lunch.
Ben de kendime geldikten sonra yalnız bir hayat fikrini kafama takmaktan vazgeçip öğle yemeğimi yemeğe karar verdim.
And to protect Mother Earth... each copy contains a certain percentage of recycled paper. What percent is that?
Tabiat anayı korumak için her gazetede belirli bir oranda geri dönüştürülmüş kâğıt kullanılıyor.
Article 15, recycled through basic, all kinds of goldbrick shit.
Tüm bu kaytarma b * klarını kapsayan madde 1 5, basite çevrildi
I don't want you recycled.
Geri gelmeni de istemiyorum.
These oughtta be recycled.
Bunlar, yeniden kullanılır hale getirilmeli.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]