English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ R ] / Richer

Richer Çeviri Türkçe

994 parallel translation
I heard that his mother-in-law is even richer.
Kaynanası çok varlıklıymış.
Richer than Astor's pup!
Astor'un köpeklerinden daha zenginiz!
While you grow fatter and richer publishing your nauseating confectionary I shall become a mole, digging here, rooting there. Stirring up the whole rotten mess where life is hard, raw and ugly.
Siz o yayımladığınız şekerlemelerle şişmanlamaya ve zenginleşmeye devam ederken köstebek gibi orayı burayı eşeleyip, kazıyor ve zor olan kokuşmuş, çöplük gibi bir hayatta tüm dünyayı kışkırtıyor olacağım.
A time for finding yourself a year older and not an hour richer.
Bir yıl daha yaşlandığın ama bir saat bile zenginleşmediğin bir gün.
In the light of day and the dark of night for richer, for poorer, for better, for worse in sickness and in health, and...
Gün ışığında ve gece karanlığında zenginlikte, fakirlikte, iyi günde, kötü günde hastalıkta ve sağlıkta ve...
And, he's even richer than Mr. Bingley.
Ve Bay Bingley'den bile daha zengin.
"For better, for worse, for richer, for poorer."
"İyi günde, kötü günde, zenginlikte, fakirlikte."
- For worse. For richer or poorer, in sickness and in health.
Zenginlikte ve fakirlikte, hastalıkta ve sağlıkta.
For richer or for poorer, in sickness and in health...
Zenginlikte ve fakirlikte, hastalıkta ve sağlıkta. - Şimdiden hasta oldum.
There's always the chance that you'll die richer than I will.
Benden daha zengin ölmeniz daima mümkün.
You're a little richer than you were.
Biraz daha zenginleştin.
Do some of the richer people here, like the rector, Mr. Colpeper... buy everything in Chillingbourne?
Yetkili amir Bay Colpeper gibi bazı varlıklı kişiler her şeylerini Chillingbourne'dan mı alırlar?
For richer, for poorer.
Zenginlikte, yoksullukta.
Well, in my book, he died a much richer man than you'll ever be.
Bence o öldüğünde sizden çok daha zengindi.
Like the base Judean who threw a pearl away richer than all his tribe.
"O aşağılık" "O aşağılık Judea'lı gibi" tüm kavminden daha değerli bir inciyi,
But she is richer than you.
Ancak o sizden daha zengin.
For richer, for poorer. For richer, for poorer. In sickness and in health.
Zenginlikte ve yoksullukta zenginlikte ve yoksullukta hastalıkta ve sağlıkta hastalıkta ve sağlıkta ölüm bizi ayırana dek ölüm bizi ayırana dek...
Your wisdom should show itself richer to signify this to the doctor, for for me to put him to his purgation would perhaps plunge him into more choler.
O zaman bunu hekimine söylemeniz daha doğru olurdu. Çünkü ben kan almaya falan kalkarsam, büsbütün azar öfkesi.
The King shall drink to Hamlet's better breath, and in the cup a jewel shall he throw, richer than that which four successive kings in Denmark's crown have worn.
Kral, Hamlet'in sağlığına içecek ve bir inci atacak şarap kupasına. Arka arkaya dört Danimarka kralının tacından kalmış incilerden daha kıymetlisini.
- Can you think I'm richer?
- Zengin miyim sanıyorsun?
- Well, he's certainly richer.
- Ayrıca kesinlikle daha zengin.
To be my lawful wedded wife, for better or worse, for richer or poorer...
İyi günde kötü günde, varlıkta ve yoklukta...
... for richer, for poorer, in sickness and in health for richer, for poorer, in sickness and in health...
Zenginlikte fakirlikle, hastalıkta ve sağlıkta... Zenginlikte fakirlikle, hastalıkta ve sağlıkta...
In sickness, health, richer, poorer, better or worse.
Hastalıkta, sağlıkta, iyi günde, kötü günde.
How many miners leave a boomtown richer than when they showed up?
Hızla kalkınıp gelişen bir kasabayı kaç madenci terk etmek ister?
"Do you take this woman to be your wedded wife, " to have and to hold from this day forward, "for better, for worse, for richer, for poorer -"
"Bu kadını nikâhlı eşin olarak kabul ediyor ve bu günden itibaren ona sahip çıkıp, sadık kalacağına iyi günde, kötü günde zenginlikte, fakirlikte..."
Richer than you know.
Sandığından da zengin.
I'm rich. I'm richer than all this new Hollywood trash.
Zenginim, yeni Hollywood soytarılarından daha zengin.
I'm older and richer than you are.
Ben senden daha yaşlı ve daha zenginim.
All the papers raised their circulation, And Rienzi's lawyers got richer.
Ve Rienzi'nin avukatları daha da zenginleşti.
That kid's richer than my mother.
Bu herif benim annemden daha zengin!
It causes poverty among common people while industrialists and businessmen keep getting richer and fancier.
Sanayici ve iş adamları zenginliklerine zenginlik katarken halk gitgide yoksullaşıyor.
In this way, science will help to produce bigger and richer crops.
Tıpkı bir erkek gibi görünmem, onlardan birisi gibi kokmamı gerektirmez. Yalnızca birkaç adam çoraplarını yıkamıyor.
Mr. Wilson left Belsize Park owing 1 6 weeks'rent and somewhat richer for a brief encounter with a Miss Wallace.
Bay Wilson, Belsize Park'tan 16 haftalık kira borcuyla ayrıldı. Bayan Wallace adında biriyle tanışmıştı.
Find another master to rob, richer than I am.
Soymak için benden daha zengin bir efendi bulursun.
You'd have been a little slower, you'd have stood to be richer.
Bir parça daha geç kalsaydın, şimdi daha zengin bir adam olacaktın.
Every day in every way, we're getting richer and richer.
Her geçen gün biraz daha zengin oluyoruz.
And also again, he brought many captives for is it not by slaves that one becomes even richer and then has more power?
ve ayrıca, yine birçok esir getirdi fakat bunlar birini daha da zenginleştirecek ve sonra daha da çok güce sahip kılacak kölelerden değil miydi?
In this moment no man in the world is richer than I.
Şu anda dünyada hiçbir adam benden zengin değildir.
you may not find gold or silver but a richer prize
Altın veya gümüş bulamayabilirsin ama gözlerini kapatırsan
Richer than you dreamed, my brother.
Tahmin ettiğimizden fazla var, efendim.
Oxygen content : 4.7 richer than Earth standard.
Oksijen içeriği : Dünya standardından 4.7 daha zengin.
"Do you take each other for better or for worse... " for richer or for poorer... " in sickness and in health, until death?
"İyi günde, kötü günde, varlıkta ve yoklukta" hastalıkta ve sağlıkta " ölüm sizi ayırana dek birlikte olmayı kabul ediyor musunuz?
They'll be richer when they come out.
Çıktıklarında daha zengin olacaklar.
Why Irene is 10 times richer than Howard.
Irene Howard'dan daha zengin.
She's even richer than me!
Benden bile daha zengin.
You'll be richer. Good night.
Daha da zengin olacaksınız.
It's a cinch I'll die richer than I was born.
Doğduğumdakinden zengin ölmem hiç de zor değil.
richer than all of his tribe.
" bir inciyi kaldırıp atan biriydi deyin.
- And getting richer.
Gel bana!
In God's good time, nature's own energies will come to humankind for a better and a richer life.
Gel buraya, zeki çoçuğum. - Bugün günlük işlerime yardım eder misin?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]