Rollerblades Çeviri Türkçe
57 parallel translation
I used to have this really nice pair of rollerblades.
Çok güzel patenlerim vardı.
If you just keep it to yourself, maybe it'll be like my rollerblades.
Eğer onu kendine saklarsan belki de benim patenlerim gibi olur.
Oh! Hey, look, guys, rollerblades!
Bakın, bunlar paten!
She fell trying out her new Rollerblades down Michigan Avenue.
- Yeni patenlerini denerken düşmüş.
But they gave me these Rollerblades so I can glide to the front door.
Ama bana bu patenleri verdiler böylece girişe kadar kayabiliyorum.
- Hey, Averman, I'd wipe my Rollerblades if I were you!
- Hey, Averman, Eğer senin yerinde olsam patenleri temizletirdim!
Maybe in Central Park on Rollerblades.
Belki de Central Park'ta ayaklarımızda patenlerle.
No, I wished for Rollerblades.
Hayır, paten diledim.
And then one of our students wore Rollerblades for show-and-tell.
Öğrencilerimizden biri paten giymişti.
No shit. - I'm at some rollerblades down there a lot.
- Paten kaymak için oraya sık gidiyorum.
Look like you have a good workout from rollerblades.
- Patenlerle iyi bir forma sahip olmuşsun. - Teşekkürler.
You got rollerblades for Christmas.
Noel için patenlerin var zaten.
Red hair and she rollerblades?
Kızıl saçlı olan ve rollerblade yapan?
No, I'm on my rollerblades.
Hayır. Tekerlekli paten kayıyorum.
I have $ 300 hidden in my Rollerblades.
Roller blade'imde saklı 300 $ var.
Hey, Bing, these off-road rollerblades were a great idea.
Hey, Bing, patika patenleri harika bir fikirdi.
You can keep the rollerblades, Zora.
Patenler sende kalabilir, Zora.
Damn those rollerblades.
Lanet olası patenler.
I saw a polar bear on rollerblades with a mango.
Elinde mangoyla paten kayan bir kutup ayısı gördüm.
Get your ass into a nice four-door, and be grateful you're not on rollerblades.
- Ciddiyim. Dört kapılı al, paten kullanmadığına şükret.
What are you talking about? I love the outdoors. I just don't go to Central Park'cause it upsets me to see grown men on Rollerblades.
Dışarıyı severim ben yahu Sadece Central Park gidilesi değil.
They appear to be using rollerblades.
Görünüşe göre paten kullanıyorlar.
Bloody rollerblades would've come in handy.
Paten olsa çok işime yarardı.
And he's... He's got rollerblades on,
üstünde sadece paten ve tanga var.
I saw a polar bear on rollerblades with a mango.
Elinde mango olan birini gördüm sadece.
It has a picture of children on their rollerblades.
Orada, paten kayan çocukların fotoğrafları duruyor.
- Rollerblades!
- Tekerlekli paten!
And the rollerblades.
Kaykaylar.
I hate to keep you from your choped-up relatives, but you think you can exchange this rollerblades? - Before you head to the airport...
Akrabalarınızı görmekten alı koymak istemem, ama acaba havaalanına gitmeden şu patenleri... değiştirebilir misiniz?
Chickens on rollerblades? !
Tavuklar delirmiş gibi!
Are those your rollerblades?
O patenler senin mi?
Why don't we pop the trunk and you can explain why there's rollerblades in there.
Peki o zaman neden bagajda paten ayakkabıları olduğu açıklamıyorsun?
It's a guy on rollerblades!
Patenli bir adam.
Rollerblades?
Patenlerle demek ha?
Even I think rollerblades are gay, and I had sex with a dude last night.
Ben bile patenleri gayce buluyorum ve dün gece biriyle yattım.
Ah, this is a classic story of boy meets girl, boy loses girl to guy on rollerblades, boy becomes biggest YouTube sensation since "Kitten Stuck in Tuba." It's on YouTube?
Klasik bir şekilde kızla çocuk tanışır, çocuk patenli adama kızı kaptırır, kutuya sıkışan kediden sonra Youtube da hikaye büyük hit alır.
Hey, what is it, rollerblades?
Hey, o da ne, paten mi? Ah...
Now, I know you guys are all used to having some high-tech resources at your fingertips, but everything I know, I learned in the'80s when VCRs and rollerblades were the cutting edge, so just bear with me.
Biliyorum ki siz çocuklar yüksek teknoloji şeyler kullanmaya alışıksınız ama ben her şeyi 80'lerde radyo ve paten döneminde öğrendim yani beni iyi dinleyin.
I also had the original idea for rollerblades Four years before they came out.
Ayrıca piyasaya çıkmadan 4 yıl önce paten fikrini ben çıkarmıştım.
Step aside, dog with rollerblades.
Yol açın, patenli köpek geliyor. Bu videoyu izleyenlerin sadece yüzde 2'si seçim sandığına gelse açığımızı kapatırız. Yüzde 2.
You got rollerblades?
- Patenlerin var mı?
I heard that a new kind of pervert who I heard that a new kind of pervert who pees and rollerblades at the same time has appeared.
Galiba paten kayarken işeyen yeni bir sapık ortaya çıkmış.
Don't act like you never passed out in the street with rollerblades before!
Patenle sokakta hiç bayılmamış gibi davranma!
- Yeah, left him at the altar for a guy in rollerblades. Oh!
- Evet, düğünde onu patenli bir çocuk için terk etmiştim.
You put my guitar down there and my rollerblades.
Sen benim gitarımı ve patenlerimi de bodruma koydun.
Are those my rollerblades?
Onlar benim patenlerim mi?
Were you- - were you just looking at Rollerblades?
- Patenlere mi bakıyordun sen? - Ne? Hayır.
- Did you bring my rollerblades?
- Patenlerimi getirdin mi?
Bringing back the'80s with the rollerblades.
Patenlerle 80'leri getirmişsin.
I don't even know where I'd find a guy who wears rollerblades anymore.
Hala paten giyen bir adamı nereden bulacağımı bile bilmiyorum artık.
You should see him on Rollerblades.
Onu bir de patenleriyle görmelisiniz.