Scarecrow Çeviri Türkçe
516 parallel translation
Now, you old scarecrow, put down your stick... take off those rags, and get up on the throne.
Evet, hırpani kılıklı. Sopanı bırak üstündeki çaputları çıkar ve tahta çık.
You think I'm a scarecrow or something?
Sen beni korkuluk falan mı sanıyorsun?
If our scarecrow back in Kansas could do that... -... the crows would be scared to pieces!
Kansas'taki korkuluğumuz bunu yapabilse kargaların ödü patlar!
Here, scarecrow!
Al sana Korkuluk!
And you, Scarecrow have the effrontery to ask for a brain you billowing bale of bovine fodder!
Ve sen, Korkuluk bir beyin isteyecek kadar küstahsın seni titrek bir bağ hayvan yemi!
How about a little fire, Scarecrow?
Biraz ateşe ne dersin, Korkuluk?
And I hereby decree that until what time if any, that I return the Scarecrow, by virtue of his highly superior brains shall rule in my stead assisted by the Tin Man, by virtue of his magnificent heart and the Lion, by virtue of his courage.
Döneceğim zamana dek dönersem tabii çok üstün zekası nedeniyle, Korkuluk, benim yerime başa geçecek. Ona, muhteşem kalbiyle, Teneke Adam ile yüksek cesaretli Aslan, yardım edecekler.
Oh, Scarecrow, what am I going to do?
Korkuluk, ne yapacağım ben?
You're dressed like a scared scarecrow.
Sense korkak bir tavuk gibisin.
- That's a good-looking scarecrow
- Bostan korkuluğu güzel olmuş
Might I suggest that while you continue to wave your arms like a scarecrow and bend your knees like an old cart horse, we are unlikely to succeed.
Siz kollarınızı bostan korkuluğu gibi sallar ve dizlerinizi de yaşlı bir beygir gibi bükerseniz başarmamızın mümkünatı olmaz.
This scarecrow who...
Bostan korkuluğu...
You've more chance of being hired as a scarecrow than a model
Kıçına tekmeyi basarlar! Model mi? Yanlış sektör!
You used to call me "that clumsy little scarecrow."
Beni "işe yaramaz bostan korkuluğu" diye çağırırdın.
Old Lady Blackbird flirts with the scarecrow
Old Lady Blackbird flirts with the scarecrow
Scarecrow is waving at the moon
Scarecrow is wavin'at the moon
Scarecrow's wavin'at the moon
Scarecrow's wavin'at the moon
Just a scarecrow with ragged fool's face.
Sıradan, pejmürde, sersem görünümlü, hırpani kılıklı bir adam.
Class-A fortifications with log-barrel cannons. Must be the "scarecrow strategy."
Sanırım A sınıfı uzun namlulu top tatbikatlarını bostan kargalarını korkutmak için yapmışız.
JUST A SHABBY, SILLY-LOOKING, SCARECROW MAN.
80 km sonra bir daha gördüm.
You all think I'm a good-natured halfwit, a scarecrow who'll do your bidding.
"beni cesur ve biraz da budala görüyorsunuz.. " benden korkuluk yapmak istiyorsunuz..
He's no good-natured scarecrow.
Basit bir korku değil!
Is there a scarecrow around here somewhere?
Buralarda bir yerde korkuluk var mı?
A scarecrow?
Korkuluk mu?
I'm sorry, but could you perhaps lead me to the scarecrow?
Özür dilermi, fakat acaba beni korkuluğa kadar götürebilir misiniz?
And these shoulder pads make me look like a scarecrow.
Bu vatkalar da beni korkuluk gibi gösteriyor.
If you want any work, lookin'like that... you could try bein'a scarecrow.
Bir iş arıyorsan, bu görünüşünle... bostan korkuluğu olmayı deneyebilirsin.
Hey... did you ever see a scarecrow with red hair?
Hey... hiç kızıl saçlı bir korkuluk gördün mü?
Mister Scarecrow... You saved my life!
Bay korkuluk... hayatımı kurtardınız!
Max, you know the story of the scarecrow?
Max, korkuluğun hikayesini biliyor musun?
You think crows are scared of a scarecrow?
Sence kargalar korkuluktan korkuyor mu?
Look, the farmer puts out a scarecrow, right... with a funny hat on it.
Bak, çiftçiler korkuluğu dışarı koyuyorlar, tamam mı başında komik bir şapkası var.
Scarecrow, what are you gonna do when your old lady kicks you... along with your lamp, when you get to Detroit?
Korkuluk, Detroit'e gidince eski karın seni lambanla beraber tekmelediği zaman ne yapacaksın?
It's because I'm becoming a scarecrow, right?
Bunun nedeni korkuluk olmaya başlamam, değil mi?
You're a scarecrow.
Sen bir korkuluksun.
- I'm a scarecrow.
- Ben korkuluğum.
- You're also a scarecrow, too.
- Korkuluksun da. - Tamam.
I'm a scarecrow.
Ben korkuluğum.
If that's what being a scarecrow is, I don't want any part of that.
Eğer bu korkuluk olmaksa ben bunun bir parçası olmak istemem.
Can we have some coffee down here for Mr. Scarecrow?
Bay Korkuluk için biraz daha kahve alabilir miyiz?
I thought you were a scarecrow.
Senin korkuluk olduğunu zannediyordum.
I'm an old scarecrow.
Ben yaşlı bir korkuluğum.
- A scarecrow.
Ne? - Korkuluk.
You look like a scarecrow!
Korkuluğa dönmüşsün.
Don't tell me that scarecrow is going to keep him off.
Onu bu korkulukla kaçıracağını mı sanıyorsun?
He's gonna get me back home and he's gonna get the Scarecrow some brains.
O beni evime gönderecek ve korkuluğun bir beyninin olmasını sağlayacak.
I can't even scare a scarecrow a tin man or a little puppy, anything.
Bir korkuluğu bile bir teneke adamı veya bir köpekçiği, hiçbir şeyi.
Bring me Dorothy, the Scarecrow, the Tin Man, the Lion and the dog too.
Bana Dorothy'i, Korkuluğu, Teneke Adamı, Aslanı ve köpeği de getir.
Scarecrow.
Korkuluk.
Scarecrow?
Korkuluk?
You look like a scarecrow.
Korkuluğa benzemişsin.