Septimus Çeviri Türkçe
84 parallel translation
Septimus Wilkinson, bishop of Matabeleland.
Septimus Wilkinson, Matabeleland piskoposu.
It's much too late to change, Septimus.
Fikir değiştirmek için çok geç.
Oh, I'll have so much to tell Septimus about the amusing American child on the train and nearly losing my spectacles and meeting the two English ladies in the station.
Oh, Septimus'a trendeki eğlenceli Amerikalı çocuk gözlüğümü neredeyse yitiriyor olmam ve istasyonda iki İngiliz bayanla karşılaşmam hakkında anlatacak o kadar çok şeyim var ki.
I shall certainly have something to tell dear Septimus when I get home.
Eve vardığımda sevgili Septimus'a kesinlikle söyleyecek bir şeylerim olacak.
And Septimus doesn't dream I haven't said my prayers tonight.
Septimus bu gece duamı yapmadığımı aklından geçirmez.
And what about Septimus, how would he stand the disgrace?
Peki ya Septimus, bu ayıba nasıl dayanacak?
Honour to the Lady Helena... daughter of the late Septimus Optimus Glabrus... whose fame shall live on forever in the person of his son... your brother, Marcus Publius Glabrus... hero of the Eastern Wars.
Bize onur verdiniz, Lady Helena... babanız Septimus Optimus Glabrus'un ününü şahsında... sonsuza kadar yaşatacak olan Doğu Savaşlarının kahramanı... Marcus Publius Glabrus'un... kız kardeşi.
But Septimus would probably be displeased.
Ama Septimus herhalde bundan hoşlanmaz.
I didn't harm them, Septimus, as much as I wanted to.
Septimus, her ne kadar istesem de onlara bir zarar vermedim.
- Septimus. I know killing is evil, but sometimes it's necessary.
Septimus, öldürmenin adice olduğunu biliyorum, ama bazen gereklidir.
Septimus, we need your help.
Septimus, yardımına ihtiyacımız var.
Septimus, how many years ago did Merikus become your First Citizen?
Septimus, Merikus kaç yıl önce sizin birinci vatandaşınız oldu?
Septimus, wherever we may be from, you must believe that it is one of our most important laws that none of us interfere with the affairs of others.
Nereden olduğumuz önemli değil ama en önemli kanunumuz hiçbirimiz başkalarının iç işlerine karışmayız.
"Manus supra idolum, age primum et septimus de quatuor" is what?
"Manus supra idolum, age primum et septimus de quatuor" ne demek?
Got it. The Artemis. Launched 92 years ago for Septimus Minor.
Artemis. 92 yıl önce Septimus Minor'a gitmek üzere fırlatılmıştı.
The original destination of the Artemis was Septimus Minor.
Artemis'in asıl hedefi Septimus Minor'du.
Septimus, now take that off!
Septimus, artık çıkar şunu!
- Septimus!
- Septimus!
Septimus, now stop!
Septimus, artık dur!
Septimus.
Septimus.
- Septimus?
- Septimus?
Prince Septimus!
Prens Septimus!
If Septimus insists on sending a boy to do a man's job...
Septimus, bir erkeğin yapması gereken iş için bir çocuğu göndermekte ısrarlıysa,...
I don't know a Septimus.
Septimus diye birini tanımıyorum.
My name is Prince Septimus.
Adım Prens Septimus.
Prince Septimus, your men, they're dead.
Prens Septimus, adamlarınız öldü.
Septimus will be here by the morning, find the girl, get the stone and be king forever.
Septimus sabaha burada olacak, kızı bulup taşı alacak ve sonsuza dek kral olacak.
Septimus?
Septimus?
- Septimus.
- Septimus.
- Septimus, please.
- Septimus, lütfen.
Septimus, please, poeple are looking at us.
- Septimus lütfen, insanlar bize bakıyor.
Look, Septimus!
Bak Septimus!
Septimus, I'm going to walk to the lake and back.
Septimus, göle kadar yürüyüp döneceğim.
Septimus, I'm going to ask someone the time.
Septimus, birisine saati soracağım.
Septimus, you know we are going to see a doctor who will help you.
Biliyorsun sana yardım edecek bir doktoru görmeye gidiyoruz.
Septimus, it isn't Evans, allright?
Septimus, o Evans değil, tamam mı?
Septimus, you won't tell the doctor, will you?
Septimus, doktora söylemeyeceksin değil mi?
She send for him because I told her I was worried about Septimus.
Septimus için endişeliydim bu yüzden onu çağırtmıştı.
But Septimus keeps talking to the dead man, Evans, his friend who was killed in the war.
Fakat Septimus ölü bir adamla, Evans'la konuşmaya devam ediyor. Evans savaşta öldürülen bir arkadaşı.
And Septimus wasn't like this when I met him.
Ve onunla tanıştığımda Septimus böyle değildi.
Mrs. Filmore, I shall be to busy looking after Septimus.
Bayan Filmore, Septimus'a bakmakla meşgul olacağım.
I'm going with you, Septimus.
Seninle gideceğim Septimus.
I'm going to pack our things, Septimus.
Eşyalarımızı toplayacağım Septimus.
The Klingons have attacked Septimus lll.
Klingonlar, Septimus III'e saldırmışlar.
The Septimus lll situation will be dealt with.
Seni temin ederim, Septimus III sorunuyla ilgilenilecek.
Septimus lll will fall within the week!
Septimus III bu hafta içinde fethedilecek.
- Septimus lll has fallen!
Septimus III fethedilmiş.
- Excuse me? Septimus lll.
Anlamadım?
An entire Cardassian order has been wiped out!
Septimus III. Koca bir Cardassian Bölüğü yok olmuş.
Septimus?
- Oh. Septimus?
Septimus, please!
- Septimus, lütfen!