Shake on it Çeviri Türkçe
294 parallel translation
Would you shake on it?
El sıkışır mıydın?
Let's shake on it.
El sıkışalım.
- Let's shake on it.
- El sıkışalım.
Shake on it?
El sıkışalım mı?
Shake on it.
Anlaştık.
General's asking to shake on it after the big banquet to launch Fighters for Fuller.
General, Fuller'dan, yarın akşam Fuller'ın Savaşçıları için vereceğim partiden sonra benimle el sıkışmasını istiyor.
Wanna shake on it?
Tokalaşmak ister misin?
Let's shake on it.
Gelin el sıkışalım.
Just for you, ma'am, I go with it. You want to shake on it?
Sırf senin hatırın için, madam, onu kabul ediyorum.
Let's shake on it
Haydi el sıkışalım.
We could shake on it right now.
El sıkışalım bitsin.
Let's shake on it.
- El sıkışalım.
What do you say, we shake on it?
Ne diyorsun, anlaştık mı?
Shake on it?
Anlaştık mı?
Will you shake on it?
Kabul mü?
Let's shake on it.
Bırakalım bunu.
Let's shake on it!
Hadi el sıkışalım.
Oh, all right. Shake on it, huh?
Tamam, çak, hah?
Can we shake on it?
El sıkışalım mı?
Let's shake on it.
Hadi el sıkışalım.
I, uh, wish we could shake on it, you know.
Elini sıkabilmek isterdim ama görüyorsun.
Shake on it?
Söz.
Come on Fred, shake out of it.
Haydi Fred, silkinip kurtul şundan.
Why Don't We Agree To Find The Will, Read It, Shake Hands, Wash Our Hands And Go On With Our Lives?
Neden vasiyeti bulup okuduktan sonra el sıkışıp, ellerimizi yıkayıp yolumuza devam etmiyoruz?
Come on, shake it!
Haydi, kımıldayın!
Shall we shake hands on it?
Bune el sıkışmayacak mıyız?
It'll be on in a shake, folks.
Yemek birazdan hazır olacak.
You still won't shake it off, though it's been going on for twenty years
Hala bu işi bırakmıyorsunuz. 20 yıldır böyle.
Come on, shake it up!
Hadi yürüyün!
Let's shake hands on it, then.
- O zaman hadi el sıkışalım.
* when the chili pot is nice and hot then drink some montezuma * * it will dance senor on to the floor and shake senora's bloomer * * she'll call you a sport, drink pint, drink quart *
Kırmızı biber acı ve leziz olunca Montezuma içerler Señora'yı tavana sıçratıp Señora'nın iç çamaşırlarını çalkalar Sana bir orta boy Bir de büyük boy ısmarlar
Come on, Stella. Let's go. Shake it up!
Hadi Stella, gidelim.
Well, it's going on shake-down on the Big E.
Deneme seferine çıkıyor.
" I'm going to shake it on a great big doll.
" I'm going to shake it on a great big doll.
Come on, man, shake it off.
Hadi, adamım, silkelen.
Vibrate and shake the thing to such a degree... that I used to have to stand behind the columns... holding it up, whilst he fucked it around the front.
O ön tarafta kolonları becerirken... kolonlar o kadar çok sallanırdı ki onlara arkadan dayanıp... destek olmak zorunda kalırdım.
Shake it up, it's got a little oil on it.
Salla, içinde biraz yağ var.
Satisfy me on one thing more, and we can shake hands on it.
Ama el sıkışmadan önce, bir sorunumuz var.
Come on, baby, shake it.
Haydi, bebek, salla.
Come on, shake it!
Hadi, kaldır kıçını!
... life for my friends. - let's shake our hands on it.
- Bunun için ellerimizi birleştirelim.
Let's shake hands on it.
Haydi el sallayalım.
Come on, shake. - Forget it
Dutch, Vince'le anlaşmak istiyor.
Come on and shake it, shake it, shake it, baby
# Hadi, salla, salla, salla, bebek #
- Shake it up, come on.
- Sarsacak bir şey, gel hadi.
Miss Daisy, if I was to ever get my hands on what you got shoot, I'd shake it around for everyone in the world to see.
Bayan Daisy, sizin o zamanki durumunuzda ben olsaydım öyle bir göbek atardım ki dünyadaki herkes görürdü.
When you're cleaning those bathrooms, what you do is you pick up the towel, and you give it a good shake and a good look, and you say to yourself, "Would I dry myself on this towel?"
Banyoları temizlerken, şöyle yapacaksın : havluyu alıp, ve iyice bir sallayıp bakacaksın, ve kendine şunu soracaksın, "Kendimi bu havluyla kurular mıyım?"
You shake it and hang it neatly on the rod provided
Sallarsın ve düzgünce askısına asarsın.
I don't want to. Come on, baby, shake it.
Haydi, salla!
- Come on baby, shake it up now!
- Haydi bebeğim, salla!
Just shake hands, punch each other on the shoulder and be done with it.
Kucaklaşıp el sıkışın da bitsin bu iş.
on it 1006
on its own 31
on its way 29
it's fine 7136
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
on its own 31
on its way 29
it's fine 7136
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
it's cold 680
it is good 116
it's warm 139
it's over 4654
it's okay 22028
it's ok 4874
itchy 49
itis 22
italy 247
it's me 10254
it is good 116
it's warm 139
it's over 4654
it's okay 22028
it's ok 4874
itchy 49
itis 22
italy 247
it's me 10254
italian 217
it was 5878
it's all right 8832
itch 25
it's not 5855
itself 24
it's about damn time 34
items 25
it's a boy 347
it's cool 1584
it was 5878
it's all right 8832
itch 25
it's not 5855
itself 24
it's about damn time 34
items 25
it's a boy 347
it's cool 1584