Shangri Çeviri Türkçe
227 parallel translation
Welcome to Shangri-La.
Şangri-La'ya hoşgeldiniz.
But I assure you, gentlemen, if there is a prolonged delay Shangri-La will endeavour to make your stay as pleasant as possible.
Ama sizi temin ederim beyler, eğer çok fazla bir gecikme olursa... Şangri-La, misafirliğiniz süresince memnun kalmanız için elinden geleni yapacaktır.
There are over 2,000 people in the valley besides those here in Shangri-La.
Şangri-La'dakilerin yanı sıra vadide yaşayan 2.000'den fazla kişi var.
Who and what is Shangri-La?
Şangri-La kimdir ya da nedir? Yoksa siz misiniz?
He built Shangri-La, taught the natives and began our collection of art.
Şangri-La'yı o kurmuş, yerlileri eğitmiş... ve sanat koleksiyonumuzu toplamaya o başlamış.
In fact, Shangri-La is Father Perrault.
Aslında Şangri-La, Peder Perrault demektir.
When he and the natives had finished building Shangri-La he was 108 years old and still very active in spite of having only one leg.
O ve yerliler Şangri-La'nın inşasını bitirdiklerinde... tek bacağı olmasına karşın, 108 yaşında... ve hala çok faalmiş.
I trust you've been comfortable at Shangri-La, since your arrival.
Umarım geldiğinizden beri Şangri-La'da rahat etmişsinizdir.
In return for which Shangri-La has much to give you.
Karşılığında Şangri-La'nın da sana verecek çok şeyi var.
Here, however, in Shangri-La by our standards, your life has just begun.
Ama burada, Şangri-La'da... bizim kıstaslarımıza göre, hayatın daha yeni başladı.
It is the entire meaning and purpose of Shangri-La.
Bu, Şangri-La'nın bütün anlamı ve amacı.
When that day comes it is our hope that the brotherly love of Shangri-La will spread throughout the world.
O gün geldiğinde... umuyoruz ki, Şangri-La'daki bu kardeşçe sevgimiz... tüm dünyaya yayılsın.
I had to come to a pigeon house in Shangri-La to find the only other person who knew it.
Benden başka bunu anlayacak birini bulmak için Şangri-La'da bir güvercinliğe... gelmem gerekiyormuş.
I had the same idea about Shangri-La.
Ben de Şangri-La hakkında aynı şeyi düşünüyordum.
Maybe'cause you've always been part of Shangri-La without knowing it.
Belki de farkında olmadan Şangri-La'nın bir parçasıydın hep.
Just as I am sure there's a wish for Shangri-La in everyone's heart.
Herkesin, Şangri-La gibi bir yeri düşlediğinden emin olduğum gibi.
"Here we go, Shangri-La, Shangri-La"
" Gidiyoruz işte, Şangri-La, Şangri-La
"Here you are in Shangri-La"
"İşte geldik Şangri-La'ya"
Shangri-La will keep her youthful indefinitely.
Şangri-La onun gençliğini ebediyen koruyacak.
Leave Shangri-La?
Şangri-La'dan mı?
Because, my son, I'm placing in your hands the future and destiny of Shangri-La for I am going to die.
Çünkü evladım, Şangri-La'nın geleceğini ve kaderini... senin ellerine bırakıyorum... çünkü ben ölüyorum.
"... the future and destiny of Shangri-La. "
"senin ellerine bırakıyorum" oldu.
Do you know what will happen if she leaves Shangri-La?
Eğer Şangri-La'dan ayrılırsa ne olur biliyor musun?
Everyone is happy in Shangri-La.
Demek herkes Şangri-La'da mutlu.
- You want to leave Shangri-La?
- Şangri-La'dan gitmek mi istiyorsun?
Talked about Shangri-La. "
Şangri-La diye bir yerden bahsetti.
"Wrote down details of Conway's story about Shangri-La, which I am forwarding."
" Conway'in Şangri-La'yla ilgili anlattıklarını ekte gönderiyorum.
What do you think of his talk about Shangri-La?
Şu Şangri-La hakkında ne düşünüyorsun?
Here's my hope that Robert Conway will find his Shangri-La.
Umarım... Robert Conway, Şangri-La'sını bulmuştur.
Here's my hope that we all find our Shangri-La.
Umarım... bir gün hepimiz kendi Şangri-La'mızı buluruz.
What's it called, Shangri la?
Neydi adı... Shangri-la?
It's like discovering Atlantis.
Bu Atlantis'i bulmak gibi. Ya da Shangri-La'yı.
After people are tortured beyond the limit of human endurance, they enter a sort of world like shangri-la.
İnsanın tahammül edebileceği işkence limitini aştıktan sonra onlar hayal dünyası gibi bir dünyaya geçiyorlar.
They came from our new secret base at Shangri-la... " "
Bombardıman uçakları bizim yeni gizli üssümüzden havalandılar.
Deci, Rick, ce e Shangri-La?
Peki Rick, Shangri-La nedir?
Ce e Shangri-La?
Shangri-La nedir?
" that Mr. Buttle, Archibald, residing in 412 North Tower, Shangri-La Towers
" 412 North Tower, Shangri-La Towers'ta ikamet eden Bay Buttle Archibald
Shangri-la meets Alice in Wonderland.
Shangri-La yani "Alice Harikalar Diyarı".
Shangri-la on dope.
Kafası iyi bir rüya şehri gibi.
Well, Ben Stone, you have five minutes to say goodbye to Shangri-la.
Ben Stone, Shangri-la'ya veda etmek için beş dakikan var.
So, have I found Shangri-La?
Cenneti bulmuş muyum?
Well, apparently he's not very happy down here in Shangri-la... because he's written letters to everybody but Santa Claus... asking for a transfer.
Görünüşe göre Shangri-la'da pek mutlu değil ki nakil istemi için Noel Baba dışında herkese mektup yazmış.
Shangri-la.
Shangri-la.
It was the Shangri-la.
Shangri-la gibiydi.
Perhaps in Shangri-la they are, but not here.
Hayali cennette belki öyledir. Ama burada değil.
She tried to deliver your centerpieces to the Shangri Lodge.
Masa çiçeklerini Shangri Salonu'na yollamaya çalışmış.
I just thought the Shangri Lodge would be a different choice.
Shangri Salonu farklı bir seçim olur diye düşündüm.
You actually chose the Shangri Lodge over the University Club?
Üniversite Kulübü yerine Shangri Salonu'nu mu seçtin?
Welcome to the Shangri-la.
Shangri La'ya hoş geldiniz.
I think you'll see why the Shangri-la is so popular with bachelors like yourself.
Shangri La'nın bekârlar arasında neden ünlü olduğu belli olmuyor mu?
Yeah, this is pretty much Shangri-la.
Bu haberler harika.