She knows what she wants Çeviri Türkçe
104 parallel translation
She knows what she wants. "
Kendinden emin ve ne istediğini biliyor. "
She knows what she wants, and she asks for it.
Ne istediğini biliyor ve istiyor.
She knows what she wants and she's gonna get it.
İstediğini bilir ve elde eder.
She knows what she wants.
Ne istediğini biliyor.
She knows what she wants
Ne istediğini biliyor.
And she knows what she wants.
Ve ne istediğini biliyor.
She knows what she wants to do.
Ne istediğini biliyor.
She knows what she wants. She'll get it.
- En azından hayatta ne yapmak istediğini biliyor.
'She knows what she wants. 'She'll do anything to get it.'
Ne istediğini bilen ve elde etmek için herşeyi yapan.
Yeah, but how do you know that she knows what she wants?
Evet ama ne istediğinin farkında olduğunu sen nereden biliyorsun?
She knows what she wants.
İstediği şeyi iyi biliyor.
She just... she knows what she wants.
O sadece ne istedigini biliyor.
I don't think she knows what she wants anymore.
Bence o da ne istediğini bilmiyor.
She knows what she wants now.
Artık ne istediğini biliyor.
I don't think she knows what she wants.
O ne istediğini bilmiyor.
I think Rusty knows what she wants to do with her own life.
Sanırım Rusty hayatı hakkında ne istediğini biliyor.
At 18, she's a working girl, and she still knows what she wants.
18 yaşında, o artık çalışan bir kız, ve hâlâ ne istediğini biliyor.
- Zaccardi knows what she wants.
- Zaccardi ne istediğini biliyor.
My daughter knows what she wants.
Kızım ne istediğini bilen birisidir.
Just remember, a squaw never knows what she wants until you tell her.
Unutma bir hatun sen söyleyene kadar ne istediğini asla bilmez.
Nais knows full well what she wants.
Nais kendisi için en iyisini bilir.
- She knows exactly what she wants.
O genç bayan zamandan bile yaşlı.
- l know how it looks... I like a customer who knows what she wants.
- Bunu yiyemem. - Nasıl göründüğünün farkındayım... Ne istediğini bilen müşterilere bayılırım.
Besides, Faith always knows what she wants.
Kalması için zorlamam. Faith her zaman ne istediğini bilir.
She knows Bill's gonna do what Matt wants, find me.
Bill'in beni bulacağını biliyordu.
A lady who knows what she wants.
Ne istediğini bilen bir kadın.
When Captain Janeway comes in here, she knows exactly what she wants.
Kaptan Janeway buraya geldiği zaman tam olarak ne istediğini bilir.
Yeah, you know, she even knows what kind of china pattern she wants... pink and purple with unicorns.
O, ne tür bir çin motifi istediğini bile biliyor. Pembe ve mor unikorn olanlarından istiyor.
She really knows what she wants.
Gerçekten ne istediğini biliyor.
- Sounds like the kind of girl who knows what she wants.
Anlaşılan ne istediğini bilen bir kız.
She knows how to get what she wants.
İstediğini nasıl alacağını biliyor o.
I would like to congratulate... my very brave friend, Charlotte... who knows what she wants... and who goes for it.
Cesur arkadaşım Charlotte'u tebrik etmek isterim ne istediğini bilir ve elde eder.
She knows what she wants, you can't blame her.
- Sağ ol Lany.
But for now, she just wants what she knows.
Ama o şimdi, bildiği gibi yaşamak istiyor.
Find out what Kitty wants andjust give it to her... but don't find out what she knows.
Kitty'nin isteklerini öğren ve yerine getir ama bildiklerini öğrenme.
See, he's somebody who knows exactly what she wants, and he's just gonna be here long enough to straighten her out.
Bak, o bilen birisi olduğunu tam olarak ne istediğini, ve o sadece burada onu düzeltmek için yeterince uzun olacak.
What kind of woman wants the child of a man she barely knows?
Nasıl bir kadın neredeyse hiç tanımadığı bir adamın çocuğunu ister?
Do you honestly think that Marissa knows what she wants right now?
Sence, Marissa, şu an, gerçekten de ne istediğini biliyor mu?
She wants him so badly knows what she wants to be.
Onu öyle fena istiyor ki ne olması gerektiğini biliyor.
Livia knows what she wants a lot better than any woman in America.
Livia ne istediğini çok iyi biliyor. Amerika'daki tüm kadınların toplamından bile daha iyi biliyor.
One who knows what she wants, and she can do anything to get it.
Ne istediğini bilen biri, amacına ulaşmak için herşeyi yapar.
Once... twice... sold to the lady on the side who knows what she wants when she sees it.
Bir... iki... Onu görür görmez istediğini belli eden köşedeki bayana satıldı.
You don't know what she wants any more than she knows what you want.
İkiniz de birbirinizin ne istediğini bilmiyorsunuz.
Lois knows what she wants, Lex.
Lois ne istediğini biliyor, Lex.
No, I wanna see how much she knows, what she wants from me.
Ne kadarını bildiğini ve benden ne istediğini öğrenmek istiyorum.
Who knows what she wants in exchange...
Kimbilir karşılığında ne isteyecek?
She wants a man who knows what he wants and who knows how to be strong, eh?
Onun istediği erkek, ne istediğini bilen, ve nasıl güçlü olunacağını bilen biri, tamam?
I'm a just a bitch who knows what she wants.
Hayır, ben sadece ne istediğini bilen bir kaltağım.
Persistent but knows what she wants...
İnatçıydı ama ne istediğini biliyordu.
She knows exactly what she wants.
Ne istediğini kesinlikle biliyor.
Maybe part of the reason she's so angry is because maybe for the first time in her life she knows that... what she wants... is not what you want.
Belki bu kadar öfkeli olmasının bir sebebi de hayatında ilk defa bir şey yapmak istemesi ve yapmayı istediği şeyin senin istediğin bir şey olmaması.