English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ S ] / Shoo

Shoo Çeviri Türkçe

980 parallel translation
One drink, and then we're ready to shoo.
Bir içki, sonra gitmeye hazır oluruz.
Go on, shoo!
Kış kış!
Shoo!
Hoşt!
And they're dying to shoo us men off... so they can find out if you and Gil have got a family on the way.
Ve bir an önce bizden kurtulmak için can atıyorlar, böylelikle bir ailenin - yolda olup olmadığını öğrenecekler.
Now, shoo, scat, skedaddle.
Kış kış, pist, höt!
Shoo her in, Effie, darling.
Içeri yolla Effie, hayatim.
Shoo her in!
Içeri yolla!
Now shoo! Git!
Hadi dışarı şimdi!
# Shoo, shoo, shoo, baby
Hadi kışt, hadi kış, bebişim
Elmer, shoo!
Elmer, dışarı!
Go on, shoo, shoo.
Haydi, hoşt.
Shoo, shoo, shoo!
Hoşt, hoşt!
Shoo. Go away.
Git buradan!
You won't be able to shoo our captain southward with his heart wrapped around the North Pole. - That'll do.
Bizim kaptanı güneye yollayamazsın onun kalbi kuzey kutbunda.
Shoo now, shoo!
Kışt kışt!
Come on, shoo!
Gel hadi!
He thinks he can shoo us off like a flock of chickens.
Bizi tavuk sürüsü gibi kovalayabileceğini sanıyor.
Hey, that fellow down there, you think he's a mosquito you can shoo away?
Hey, şu aşağıdaki adam, kovaladığınız bir sivrisinek mi?
Shoo, shoo.
Defol, defol.
SHOO! GO ON. GET OUT OF IT.
Hadi, defol git buradan!
Looked like a shoo-in.
Kolay kazanılacak bir yarış gibi görünüyordu.
Shoo!
Bir şeyler tamir et!
"Do something! Shoo!"
"Bir şeyler yap!"
Go on. Shoo!
Devam et, Shoo!
- He's a shoo-in.
- Kazanacak biliyorum.
That's all. Flies in the buttermilk. Shoo, fly, shoo.
Sinek gibi yapışma, ikişer ikişer.
~ Shoo-ba-doo-ba-doo, shoo-ba-doo-ba-doo, ooh, Daddy ~ ~ If I invite a boy some night ~
# Bir gece bir oğlanı davet edersem...
Shoo, now!
Çekilin oradan, gidin.
Shoo! Even the goats!
Keçilerle bile!
You ought to be a shoo-in.
Kesinlikle kazanan sen olmalısın.
Yes, sir. Now, shoo, fly.
Adım köşe yazılarında çıkıyordu Broadway oyunu için sözler veriliyordu Hollywood kapıyı çalıyordu.
You're a shoo-in to win, Miss Davis.
Kazanmanıza kesin gözüyle bakılıyor Bayan Davis.
Now, go on, shoo.
Devam et, kışt.
Then we just shoo those cattle back the way we came.
Sonra da sürüyü geldiğimiz yoldan geri sürüveririz.
- Just "shoo" them back?
- "Sürüvermek" mi?
Didn't you see the chickens? Shoo them downhill!
Tavukları görmüyor musunuz?
A shoo-in!
O iş tamam!
Shoo!
Hey!
Shoo!
Hadi!
We'll jet this school, likely, give old Dicks over there the old V sign, and shoo off and do whatever we want to do.
Okulu jet hızıyla bitirip tabelayı yaşlı Dicks'in.. .. eline verip başımızdan defedeceğiz ve ne istiyorsak onu yapacağız.
Shoo, God damn thee, shoo!
Hoşt! Allah belânı versin, hoşt!
Plus a couple of 100,000 colored votes, so when that baby drops through the trap, you guys are a shoo-in.
Üstüne bir de 100.000 zencinin oyunu koy şekerleri tuzağa yerleştirirsen, seçimi de kazanırsın.
Then they tried to shoo me off without a by-your-leave, so I pushed.
Sonra da beni başlarından atmaya kalktılar ben de ısrar ettim.
Shoo!
Sus!
- You're a shoo-in.
- Kesin kazandın.
- Shoo!
- Kışt!
Shoo!
Kışt!
Shoo!
Çekil!
Shoo, shoo!
Deprem gibisiniz.
Well, everything looks good so far. Polls say you're a shoo-in.
Pugsley!
Why don't you shoo off now?
Neden çekip gitmiyorsun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]