Shots Çeviri Türkçe
8,967 parallel translation
So the bartender sets up ten shots.
Barmen 10 shot'ı hazırlar.
Yes, so sober up and get a bunch of penicillin shots, because- -
Evet ayıl ve birkaç penisilin iğnesi ol çünkü...
You put skin shots on the internet, and that's how the Johns find you?
Vücudunuzu çekip internete koyuyorsunuz, müşteriler de sizi buradan buluyor, ha?
You put skin shots on the Internet, and that's how the johns find you.
İnternete fotoğraf koyuyoruz, müşteriler öyle geliyor.
Well, let's see what Gottlief says today, but just because you had one brief lapse in judgment, one mildly embarrassing incident, doesn't mean that that derelict has to call all the shots, to barge in here whenever he wants to,
Bakalım bugün Gottlief ne diyecek. Ama sadece bir kez hata ettin diye,... biraz utanç verici tek bir olay yüzünden o sorumsuz borusunu öttürecek,... ne zaman isterse buraya burnunu sokacak,... çocukları Bronx'a sürükleyecek değil ya.
I want you to stay and give Martin his shots.
Kalmanı ve Martin'e iğnesini yapmanı istiyorum.
I know I'm supposed to be the one giving him his shots'cause I'm his mother, right?
Ona iğne yapan ben olmalıyım, biliyorum. Çünkü ben onun annesiyim, değil mi?
Four shots.
Dört atis.
You don't get to call the shots anymore, Norma.
Bundan sonra senin borun ötmeyecek Norma.
Hey, who, uh, who calls the shots for the Nazi Brotherhood at Pelican Bay?
Pelican Bay'de, Nazi Kardeşliği adına kararları kim veriyor?
- I think we need some shots. We're here to have fun.
bence bize biraz shot lazım eğlenmek için burdayız
Multiple shots fired.
Birden fazla ateş edildi.
You don't get to call the shots.
Kararları sen vermiyorsun.
No shots fired, They just scared the hell out of everyone And cleared the place out.
Ateş edilmemiş, sadece insanları korkutup içerisini boşaltmışlar.
How about jell-o shots and arm wrestling? Y...
Jöle yiyip, bilek güreşi yapmaya ne dersin?
I thought you said these tunnels were fortified by the Secret Service for D.C. big shots.
Bu tünellerin Gizli Servis tarafından Başkent'in büyükleri için yaptığını söylemiştin.
Long shots are all we have.
Küçük ihtimaller, sahip olduğumuz tek şey.
Then she dropped to one knee, fired three more shots, took out male number four.
Sonra dizinin üzerine çöktü dört numaralı kurbanı yere düşürene dek üç el daha ateş etti.
You calling the shots now, Peter?
Kararları sen mi veriyorsun Peter?
I'm calling the shots, now, so you and your problems...
Şimdi adamlarımı arıyorum, sen ve problemlerin...
Two shots to the head will put him down long enough to finish him off.
Kafaya iki kurşun onun işini bitirmene yetecek kadar zaman verir.
Serve ten of each tonight, we're having shots on me.
Bu akşam hizmet edin, içkiler benden.
It's hard not to feel like you've peaked, when you're doing shots of two-week old liquefied prom queen brains in cold Mexican hot chocolate.
Soğuk Meksika sıcak çikolatasına bulanmış iki haftalık mezuniyet kraliçesinin beynini hüpletirken... -... gizli gizli baktığını düşünmemek zor.
I done enough deals to know that you're not the one calling'the shots.
Emirlerin senden gelmediğini bilecek kadar anlaşma yaptım ben.
And I need to stop taking shots at your intelligence.
Hem zekânla dalga geçmeyi de bırakmam gerek.
Full-spectrum vitamin shots, mirtazapine anti-nausea meds, alkaline eye-hydration, a bottle of water, and a... and a granola bar.
... tam spektrum vitamin iğneleri, mirtazapin, bulantıya karşı ilaçlar bazik su sıvısı bir şişe su ve- - ... ve bir granola bar.
Hey, Richie, I'll give you a penny a pic if you go around and get some shots of all this.
Richie, etrafta dolaşıp bir şeyler çekersen sana fotoğraf başına bir sent veririm.
Yeah, there's some big shots and some small-fry and then, well, me.
Gerçi tabii kodamanlar ve önemsiz kimseler de var ama benim sonuçta.
And then we did shots.
Sonra da atıştık.
I was 23 years old, and with those four shots...
O dört mermi olayında 23 yaşındaydım...
10-1, 10-1! Shots fired at 3316 West 21st Street.
10-1, 10-1 Ateş açıldı 3316 batı 21. sokak.
That explains why they seemed to be one step ahead of us in our fight, and why they can make impossible shots.
Bu kavgada yapacağımız hamleyi nasıl önceden gördüklerini ve nasıl imkânsız hamleler yaptıklarını açıklıyor.
I need to be the one calling the shots here, okay?
Bende. Burada kararları ben vermeliyim tamam mı?
Waynesboro PD responded to a 911 call 30 minutes ago... shots fired.
Waynebsoro Polisine, 30 dakika önce bir çağrı gelmiş silah sesleri durulmuş.
Two shots of whiskey, please.
İki tek viski, lütfen.
Shots fired.
Ateş edildi...
Troy got his shots, applied for a passport and a visitor's visa to play mini golf in Johannesburg, South Africa.
Troy, Güney Afrika'da Johannesburg'da golf oynamak için aşılarını yaptırdı ve pasaportla vize için başvurdu.
Okay, well, that explains the ricochet I heard and why no one could work out the impossible angles the shots came from.
Bu duyduğum sekme sesini ve merminin imkânsız bir açıdan gelmesini açıklıyor.
How can he land any shots in this wind?
Bu rüzgarın içinde atış yaparak nasıl gelebiliyor?
One, two, three, four shots.
Bir, iki, üç, dört shot.
I'm drunk because I just had four shots of tequila.
Sarhoşum çünkü 4 tekila içtim.
Call our own shots.
Kendi yolumuzu kendimiz çizelim.
Could you please bring us four kamikaze shots?
Rica etsek bize 4 tane İntihar şotlarından getirebilir misiniz?
Shots fired at the 125th by suspected at-large fugitive,
125. sokakta bir grup firarinin başlattığından şüphelenilen bir saldırı oldu.
How many shots did you hear?
Kaç el silah sesi duydunuz?
Shots Fired!
Ateş edildi!
There was an early Votan race, one that predated the rest of us. One that called the shots for a very long time.
Eskiden bir Votan ırkı vardı diğer ırkları avlarlardı her şeyin kontrolü uzun zaman boyunca onlardaydı.
Well, Griff, timing not really your strong suit... [explosion ] [ shots fired]
Griff, zaman pek de senin yanında değil. Bu da neydi?
Shots fired!
Ateş açıldı!
Ah! You're two shots behind, Linetti.
Tam olarak iki şat kadar gerimdesin, Linetti.
A couple of shots down and we were finished.
Birkaç içki ve bitti.