Soul mates Çeviri Türkçe
310 parallel translation
We're each other's perfect soul mates.
Harika bir ruh eşiyiz.
Since such an ability doesn't exist... I guess most people just walk on by without ever recognizing their soul mates.
Ancak böyle bir şey olmayacağı için insanlar ruh eşiyle karşılaşsa bile muhtemelen yanından geçip gidecek.
I can see you and I are going to be soul mates.
Ruh arkadaşı olabileceğimizi görüyorum.
- Soul mates.
- Ruh eşi oldunuz.
I do believe we are destined to be soul mates.
Bu makinenin ruh ikizim olduğuna inanmaya başladım.
He tells me to call him Frank, like we're soul mates, the son of a bitch!
Bana Frank de demişti, sanki kardeşmişiz gibi. Orospu çocuğu!
But I see now we're too different inside to be soul mates.
Ama şimdi görüyorum ki, biz eş olamayacak kadar farklıyız.
Master how can I tell him we must be friends and soul mates without being husband and wife?
Efendim karı koca olmadan, arkadaş ve sırdaş olmamız gerektiğini ona nasıl söyleyebilirim?
Soul mates are our destiny They live when we live
Onlar kaderimiz. Bizimle aynı anda yaşarlar.
You're just like me. Soul mates.
Sen de tıpkı benim gibisin.
We're soul mates.
Biz senle ruh ikiziyiz.
He is irrelevant. Linda and I are soul mates.
Linda'yla bir elmanın iki yarısı gibiyiz.
You wanna talk about soul mates?
Bundan bahsedelim.
I thought we weren't soul mates because... - We had a fight?
- Ben de ruh ikizi olmadığımızı düşünüyordum çünkü...
"Us : soul mates seeking spontaneous combustion?"
Biz : Doğal uyum arayan ruh ikizleri?
Reading your ad made me feel like we were soul mates, I thought.
İlanını okuyunca ruh ikizim olduğunu hissettim.
Mmm! I have people consider soul mates who don't confide in me this much
Çok samimi dostlarım bile, bana bu kadar açıImaz.
Soul mates.
Ruh eşleri.
Is that an occupational hazard of soul mates?
Ruh eşlerinin yaşadığı tehlikeler için özel bir bölüm var mı?
People, before they're evolved, partner up with compatible soul mates.
- Evliliği ele alın. Mantıklı mı? İnsanlar yirmilerinde, otuzlarında daha birey olarak olgunlaşmamışken kendilerine uygun hayat arkadaşları seçiyorlar.
But the main reason that I think you should pick me, Arlene Lorenzo is because we're soul mates, Bobby.
Ama beni, Arlene Lorenzo'yu seçmen için ana neden bence şu, Bobby : Biz birbirimize aidiz.
The smart kids, who everyone else knew as the brains, but I just knew them as my soul mates, my teachers, my friends.
Akıllı çocuklar, herkesin sadece beyin olarak gördüğü ama benim can dostlarım öğretmenlerim, arkadaşlarım olarak gördüğüm çocuklar.
Soul mates torn apart by circumstances beyond their control doomed to wonder what might have been.
Ruh ikizleri kendi kontrolleri dışındaki koşullardan dolayı ayrı kalıyorlar ne yaşanmış olabileceğini merak etmeye mahkum oluyorlar.
Two soul mates torn apart by the social climate of their time.
İki ruh ikizi, zamanlarındaki sosyal ortam yüzünden ayrı kalmışlar.
I'm saying that soul mates come in all shapes and sizes and ages.
Söylemek istediğim ruh eşi her şekilde ve yaşta olabilir.
- Soul mates?
Ruh eşi mi?
With the council as your witnesses, you have now become soul mates.
Kurulun şahitliğiyle artık ruh eşleri oldunuz.
We've talked about being soul mates ; we talk about the fact that neither of us fit in ; how we embrace being odd ;
Ruh eşi olmaktan, ikimizin de uyumsuz olduğundan, garip olmayı nasıl kabullendiğimizden, ikimizin de iç dünyalarımızda yaşadığından bahsettik.
Now we're soul mates.
Şimdi biz ruh ikizleriyiz.
That's what soul mates means.
Ruh eşinin anlamı budur.
And I guess that they thought that he and Phoebe were soul mates.
Sanırım kuzenler Phoebe ve onun ruh eşi olduğunu düşünüyordu.
One week you're soul mates. The next you're giving each other up for the greater good.
Bir hafta ruh eşi oluyorsunuz ertesi hafta iyiliğiniz için birbirinizden vazgeçiyorsunuz.
Do you believe that we have soul mates?
Ruh eşlerimiz olduğuna inanır mısınız?
We're soul mates.
Biz kader yoldaşlarıyız.
Hey, we're soul mates, right?
Biz ruh ikiziyiz, değil mi?
Romance, true love, soul mates.
Romantizm, gerçek aşk, eş ruhlar.
- A little, but we're soul mates.
- Biraz ama biz ruh eşiyiz.
All that crap about her and Nic Cage being soul mates.
O ve Nicholas Cage'in ruh eşi olması saçmalıkları falan.
Soul mates only exist in the Hallmark aisle in Duane Reade drugs.
Ruh eşleri sadece filmlerde ve eczanelerdeki uyuşturucularla beraber vardır.
I believe in soul mates.
Ruh eşi olayına inanıyorum.
Soul mates, reality or torture device?
Ruh eşleri gerçek mi yoksa sadece bize işkence eden aletler mi?
And I don't even know if I believe in soul mates.
Ruh eşi olayına inanıp inanmadığımı bile bilmiyorum.
Don't laugh at me, but... maybe we could be each other's soul mates.
Sakın gülmeyin ama belki de biz birbirimizin ruh eşiyizdir.
How do you feel about soul mates?
Ruh eşi hakkında ne düşünüyorsun?
As Big's car drove away, I realized... having three soul mates already nailed down... made it a lot easier... to spot those great, nice guys to have fun with.
Büyük'ün arabası giderken farkettim ki üç ruh eşimin olması erkekleri sadece eğlencelik olarak görmeyi çok daha kolay bir hale getiriyor.
That's why we're soul mates.
Bu yüzden biz ruh eşiyiz.
We are all brothers in the Order, but the bond between soul mates... is even stronger than the bond of our brotherhood.
Örgüt içinde hepimiz kardeşiz, ama ruh ikizleri arasındaki bağ, kardeşlik bağından da güçlüdür.
We're not soul mates yet. Remember?
Daha ruh ikizi olmadık, unuttun mu?
I'm not asking if you wanna be soul mates.
Ruh ikizi olmayı teklif etmiyorum.
It's about soul mates, fate, and why men are rubbish.
Evet ruh ikizi, kader ve neden erkekler çöplüktür hakkında.
- We're soul mates! - She ran me off the road into a bus!
Biz ruh ikiziyiz.