Take me away from here Çeviri Türkçe
109 parallel translation
Will you take me away from here?
Beni buradan götürür müsün?
No one can take me away from here!
Beni buradan kimse uzaklaştıramaz.
Oh, take me away from here.
Götür beni buradan.
Taza, you must take me away from here.
- Taza bu akşam benide yanında götür lütfen.
Take me away from here.
Beni buradan uzaklaştır.
Take me away from here.
- Beni buradan götür.
Antoine, take me away from here.
Antoine, beni buradan uzak bir yere götür. Nereye?
Oh, that somebody would come and take me away from here... to some big city like New Orleans... or Mobile.
Biri gelsin, beni buradan alıp New Orleans ya da Mobile gibi büyük bir şehre götürmesiydi.
Then take me away from here.
O zaman beni buradan götür.
Take me away from here
Beni derhal burdan çıkarın
take me away from here!
götür beni buradan!
Take me away from here.
Beni buradan götür.
Well, take me away from here.
Götür beni buradan.
My uncle will not tolerate such an abuse and he will do everything to take me away from here.
Amcam böyle bir hakarete tahammül göstermeyecektir, ve beni buradan kurtarmak için gereken her şeyi yapacaktır.
No one's going to take me away from here.
Kimse beni alıp buradan götüremez.
Take me away from here, please.
Beni buradan gönder lütfen.
So take me away from here, stupid.
O zaman beni buradan götür, aptal.
Take me away from here, I'm having a fit of terminal boredom.
Götür beni buradan, Sıkıntıdan patlamak üzereyim..
Take me away from here!
Götür beni buradan!
Please Raj, take me away from here! You don't know my Babuji!
Lütfen Raj, Beni buradan götür!
Take me away from here.
Alıp götür beni buradan.
Take me away from here.
Götür beni buradan.
Take me away from here!
Beni burdan uzaklaştır!
"They want to prove that I'm mad, take me away from here..."
Benim deli olduğumu göstermeye çalışıyorlar. Beni buradan götür.
You said you'd take me away from here.
Beni buradan götüreceğini söylemiştin.
You promised to take me away from here.
Beni buradan götürmeye söz vermiştin.
Because you've been sent here to die with me, not take me away from here
Çünkü siz beni götürmek için buraya gönderilmediniz... Sizlerde benimle birlikte ölmek için buraya gönderildiniz.
Just take me away from here.
Beni buradan götür.
Brother, please take me away from here.
Abi, lütfen beni buradan götür.
I am alright now. Take me away from here.
Ben artık iyiyim, götür beni buradan.
I want to get away from here, from you, just as fast as I can... and as far as 100,000 francs will take me.
Buradan ve senden, olabildiğince çabuk ayrılmak ve 100.000 frankın... beni götürebileceği kadar uzağa gitmek istiyorum.
Promise me you'll take her away from here.
Bana onu buradan götüreceğinize söz verin.
I hoped you'd hear me... and you'd let me take you away from here before it was too late.
Beni duymanı ve çok geç olmadan seni buradan götürmeme izin vermeni umuyordum.
And now you've come here to take from me the one thing I love... to take this poor child away with you!
Şimdiyse siz sevdiğim tek şeyi elimden alacak... zavallı çocuğu buradan götüreceksiniz!
But give me your word that you will soon take Sara away from here and you shall ask her consent tonight.
Sadece yakında Sara'yı buradan götüreceğine ve bu gece ona teklif edeceğine söz ver bana.
If you don't care about yourself at least let me take Eiko and Hanako away from here for a while.
Eğer kendin için endişelenmiyorsan en azından bırak da Eiko ve Hanako'yu bir süre buradan uzaklaştırayım.
Since they take me from my home and bring me here the only time I be free is when I run away.
Beni evimden alıp buraya getirdiklerinden beri özgür olduğum tek an kaçarken.
"Here, let me have it." l've tried to take things away from grown people, I've never had them say, " Will you let me have...
Yetişkinlerden bir şey almak istediğimde bu kadar uğraşmadım. "Ver, versene şunu bana."
My people, I have asked you all here to witness the termination of a vicious plot, a plot to take San Marcos away from me!
Halkım, hepinizi, kötü bir komplonun yok edilişine tanık olmaya davet ediyorum. San Marcos'u benden alma komplosu!
Then take me far away from here. - Yes, my daughter
Ozaman beni çok uzaklara götür.
Here's your beer. Let me take Barbara away from you for one second.
Bir saniyeliğine, Barbara'yı sizden ayırıyorum.
Let me take you away from here.
Seni buradan götürmeme izin ver.
Take me away from here, Raj.
Götür beni buradan Raj!
Please Raj, take me away from here
Lütfen Raj, götür beni buradan.
I have earned my place here, Nikita,... and you do not have the right to take that away from me.
Burası ait olduğum yer, Nikita. Beni buradan uzaklaştırman doğru olmaz.
Now, I can't do all the years I gotta do in here... knowing'that they can take your beautiful face away from me anytime they want to.
Her istediklerinde senin güzel yüzünü benden alabildiklerini bilerek burada yatmam gereken yılları yatamam.
Take me far away from here To the hills of Andalusia
Beni buradan uzaklara götür.
You must let me take you away from here.
Seni buradan götürmeme izin vermelisin.
No. Not until we're as far away from here as you can take me.
Hayır, beni mümkün olduğunca uzağa götürmediğiniz sürece konuşmam.
I'd come down here, put on the hi-fi, and let Duke and Dizzy take me away... from your mother.
Sonra Duke ve Dizzy beni alıp götürürdü.
Whether you believe me or not, my duty is to take you away from here.
Bana inanın yada inanmayın ama, görevim sizi buradan götürmek.