Tapas Çeviri Türkçe
200 parallel translation
Playboy kills wife with champagne cork.
Playboy, eşini şampanya tapasıyla öldürdü.
A blasting cap.
Dinamit tapası.
Because I serve the hottest pizzas.
Çünkü çok iyi acı tapas yaparım.
- Lf there's a blasting cap.
- Dinamit tapası olabilir.
- Six tapas and 12 beers.
- 6 tapa, 12 de bira.
This gentleman's beer tap dates back to the turn of the century.... and remarkably, seems to have never been washed.
Bu beyefendinin bira tapasının geçmişi yüzyılın başlarına kadar uzanıyor ve açıkçası hiç yıkanmamış gibi duruyor.
Are we to that tapas bar go?
- Yeni yere gitmeye ne dersin?
Are they here somewhere tapas?
- Burada yiyebilir miyiz?
Rudi, you've no tapas, h?
Bize Tap's hazırlayabilir misin?
Look. Tapas.
Buyurun işte...
Well, I do not tapas.
Tap's iyi olmayabilir.
Gale, the Guinness tap just ran dry we're out of Stoli and somebody just found a hair in the pretzels.
Gale, Guinness bira tapası kurudu Stoli votkamız tükendi ve biri tuzlu krakerlerde kıl buldu.
Tapas and Sangria?
Tapas ve Sangria mı?
OK, but I gotta tell you my inner bear has a problem with the butt-plug.
Tamam, ama içimdeki ayının kıç tapasıyla sorunu olduğunu söylemeliyim.
I thought perhaps tapas.
İlk buluşmada ne yapacağımı düşündüm.
I read this thing in "O," the Oprah magazine on tapas picnics and I've been dying to try one
"O", Oprah'ın dergisinde piknikte tapas ( İspanyol yemeği ) hakkında bi'şey okumuştum, - ve denemek için sabırsızlanıyorum.
- I told you I was making tapas
- Sana tapas yaptığımı söylemiştim.
And I want to let everybody know... that I'm having a post-hopper tapas party.
Ve ayrıca silo sonrası bir tapas partisi düzenliyorum.
No way. Heat from the primer burns the prints off.
Ateşleme tapasının ısısı izleri yakmış.
I guess the primer probably malfunctioned because of humidity, so when the firing pin hit it, nothing, it was a dud.
Ateşleme tapası muhtemelen nem yüzünden çalışmadı. Bu yüzden ateşleme mili mermiye değdiğinde hiçbir şey olmadı. Bu patlamamış bir mermi.
And the reason that I know this is is because humidity caused the primer to malfunction.
Bunu bilme nedenim de,.. ... rutubetin ateşleme tapasının çalışmamasına sebep olması.
You know I hate to spoil your illusions but the world out there isn't a bed of roses waiting to be picked or....... what ever it was you said, a glass of chardonnay in a fucking tapas bar.
Hayallerini yıkmak istemem, ama dışarıdaki dünya toplanmayı bekleyen bir gül bahçesi değil. Yada senin dediğin gibi, bir Tapas Bar'da yudumladığın bir bardak Chardonny.
However, they got their wires crossed, cos Barbara thought he was taking her up the West End for some tapas.
Nasılsa işler karıştı. Babara onun kendisini bir ispanyol barına götürdüğünü sandı.
Gail's younger brother, Glenn works construction and on his last job the company was short two dozen blasting caps.
Sadece bu değil, Gail'in küçük kardeşi Glenn inşaat işinde çalışıyor ve son işinde, şirkette iki düzine dinamit tapası kaybolmuş.
Cetacaine and bite block.
ısırma tapası
So that's when I realized that "tapas" sounds a lot like "topless."
Sonra farkettim ki "Üsler" kelimesi "Üstsüz" e çok benziyor.
We're going out for tapas and bad Spanish wine, if you'd like tojoin us.
Eğer gelmek isterseniz İspanyol mezeleri ve kötü İspanyol şarabı içmeye gideceğiz.
It's a butt plug.
göt tapası.
The butt plug, Andy, is a device, generally made of polyurethane, used to stimulate the anal cavity.
göt tapası, Andy, alet işte, genellikle poliüretandan yapılır anal deliği uyarmaya yarar.
Got a piece of electric blasting cap, and a strand of what appears to be leg wire.
Elektrikli dinamit tapası ve kısa bir ara kablo.
With the rising inflection and everything. In a tapas restaurant, he doesn't like sharing.
Oluşan çekime ve tüm hepsine rağmen bir tapas restoranında, paylaşmayı sevmiyor.
What the heck is tapas?
"Tapas" da ne demek?
You know, tapas,
Bilirsin, "tapas"...
- The tapas, do they know?
- Tapas yüzünden mi?
I heard it was some bad tapas.
Kötü tapas yüzünden olduğunu duydum.
- I love tapas. - Sharing.
İspanyol mezelerine bayılırım.
Attach the spoon.
Üzerine tapasını.
- Blasting cap.
- Dinamit tapası.
Tapas in the kitchen?
Tapas mutfakta mı?
- Again, Mary and I were having a snack... at Wolfgang "Puke's" corporate tapas.
- Yine Mary'le bir şeyler atıştırıyorduk. Wolfgang'ın iğrenç yerinde.
I'm thinking tapas. You up for it?
İspanyol yemeği yiyelim mi?
The tapas place downtown.
- Merkezdeki tapas barından.
We'll serve "tapas" and "sushi".
Tapa ve suşi servis edeceğiz.
It's a blasting cap.
Bu bir dinamit tapası ( ateşleyici ).
- What do you think of a tapas... bar?
- İspanyol meyhanesine ne dersiniz?
Tapas?
- Tap's mı?
Tapas in the park
Parkta tapas.
Bomb end-cap with tool marks.
Bombanın tapasında alet izleri var.
What "tapas" have you got?
Çerezlik ne var?
Where's the stopper for your pee hose?
Çiş hortumunun tapası nerede?
Oh. - Tapas.
İspanyol mezesi!