The kids Çeviri Türkçe
31,026 parallel translation
- Where are the kids?
- Çocuklar nerede?
I fucked up bad, but I-I'm gonna make it up to you and the kids.
Çok fena sıçtım ama bunu sana ve çocuklara telafi edeceğim.
How are the rest of the kids?
Çocuklar nasıl?
The kids'mother.
Çocukların annesi.
Frank and the kids.
Frank ve çocuklar.
I'm gonna set you and the kids up for life.
Seni ve çocukları hayat için hazırlayacağım.
Taking care of all the kids.
Tüm çocuklara baktın.
I don't have anything solid to leave the kids.
Fakat çocuklara birakabilecegim hiçbir seyim yok.
You always make room for me to crawl back in, but not the kids.
Sen geri dönebilmem için hep yer açiyorsun bana ama çocuklar senin gibi degil.
I don't have anything solid to leave the kids.
Çocuklara bırakabileceğim maddi bir şey yok.
But what about getting money for the kids?
- Peki ya çocuklar için para kazanma olayı?
Let's give the kids something more valuable than money.
Çocuklara paradan daha değerli bir şeyler verelim.
I could pull it out, but I don't want to scare all the kids.
Şimdi çıkarıp gösterirdim de, çocuklar korkmasın.
Frankie, I have an idea about how I can leave something for the kids.
Frankie, çocuklara para bırakabilmemiz için bir fikrim var.
No, I'm good. I'd love to, but I've gotta wake up with the kids.
Hayır, isterdim ama sabah çocuklarla beraber kalkmam gerek.
Allegra understands it, but with the kids it's more difficult.
Allegra anlıyor, ama çocuklara anlatmak daha zor.
With the kids it's difficult because they don't like it.
Çocuklar için zor oluyor. Sevmiyorlar.
Prince gave the kids presents.
Prince çocuklara hediye dağıtır.
The kids are terrified of him, but he loves them like his own children, and nobody needs goggles made of prophecy glass to see that.
Çocuklar ondan korkuyor ama o tıpkı kendi çocukları gibi onları seviyor. Bunu görmek için kimsenin kehanet merceğinden yapılmış gözlüğe de ihtiyacı yok.
Are you asking me if I think the kids downstairs are having better sex than you or I?
Bana soduğun şey, aşşağıdaki genç çocukların senden yada benden... daha iyi seks yaptıklarını düşündüğüm mü?
I got the kids all personalized sunglasses with their names on the sides.
Tüm çocuklara kenarında isimlerinin bulunduğu,... kişiselleştirilmiş güneş gözlükleri aldım.
Especially if he already has a list of all the kids that went to that camp.
Hele de o kampa gidenlerin listesi zaten elindeyken.
You, me, the kids, that's what I care about.
Sen, ben, çocuklar, umurumda olan seyler bunlar.
Let's not uproot the kids again.
Çocuklara bunu tekrar yaşatmayalım.
That can't be what we teach the kids.
Çocuklarımızın bizden öğreneceği bu olmamalı.
Here I am! The kids are coming, they were stuck in traffic.
- Geldim işte, çocuklar trafiğe takılmış.
There's ten different ways in, and kids go in there all the time to make out.
İçinde on farklı yol vardır : Ve çocuklar dışarı çıkmak için daima oraya girerler.
All right, go make the rich kids feel bad.
Pekala, git de zengin çocukları utandır.
Kids get drunk and smash shit up all the time.
Çocuklar her zaman sarhoş olup bir şeyleri berbat eder.
No, remember all the thrills we had when we were kids?
Hayir, çocukken yasadigimiz heyecanlari hatirlamiyor musun?
- I need the job to feed my kids.
- Olmaz. - Çocuklarıma bakmak için bu işe ihtiyacım var.
There's lots of couples without kids that are moving to the South Side.
Güney Yakası'na taşınan bir sürü çocuksuz çift var.
Hey, tell her if she puts a dye pack in the money, we'll find her house and chop up her kids.
Söyle ona, eğer paraların arasına boya paketi koyarsa,... evini bulup çocuklarını doğrayacağımızı söyle.
You do get to spend a lot more time with your kids, and at the end of the day, isn't that ultimately better?
Sen zamanının çoğunu çocuklarınla geçireceksin... ve günün sonunda bundan daha güzel ne olabilir ki?
All kids in the world think that their parents are invincible and they, like, they will never die.
Bütün çocuklar anneleriyle babalarının yenilmez olduğunu... hiç ölmeyeceklerini düşünürler.
There's kids from Spain, from Indonesia, from Pakistan, from India, from all over the world.
İspanya'dan çocuklar var, Endonezya'dan, Pakistan'dan, Hindistan'dan... dünyanın her yerinden.
The house, the cars, the parties for the neighborhood kids...
Evleri, arabaları... mahalledeki çocuklar için partileri...
They all suspect one another, the alley kids only move in groups, and Scianel's guys are asking around to show she's not connected.
Hepsi birbirinden şüpheleniyor. Sokak Çocukları sürekli grup halindeler ve Scianel'in adamları patronlarının bir ilgisi olmadığını göstermek için çevreyi soruşturuyorlar.
You were kids under the same roof.
Aynı çatı altında yaşayan çocuklardınız.
Okay, kids, if everyone's done washing their hands from the snakes, we have some fun music for y...
Pekala çocuklar, elinizdeki yılan artıklarını temizlediyseniz sizler için eğlenceli müzi...
I could wear a shirt that's both red and blue, and you can do spin art with all the wussy kids who are afraid to go on rides.
Ben hem kırmızı hem mavi renk bir tişört giyebilirim. ve sen de gezmekten korkan bütün ezik çocuklarla etrafta tur atabilirsin.
I heard the Alley kids, those shits who killed my brother, they want to take Prince's spot at the Seven Buildings.
Sokak Çocuklarını işittim. O piçler zaten kardeşimi öldürmüşlerdi. Principe'in bölgesine yani Sette Palazzi'ye göz dikmişler.
My son's wife, that bitch, first tried to have the alley kids kill my son then she went to the cops
Gelinim var ya, önce Sokak Çocukları'na oğlumu öldürtmeye çalıştı, sonra da gitti beni polise gammazladı orospu.
I took the alley kids back.
Sokak Çocukları'nı geri aldım.
Until yesterday Savastano made war with the alley kids.
Dün, Savastano Sokak Çocukları'nı kullanarak bir savaş başlattı.
The university of Tempe has a summer camp that helps kids with dissociative disorders.
Tempe Üniversitesi'nin dissosiyatif bozukluk sahibi çocuklara yönelik bir yaz kampı var.
I need you to confirm the names of the other kids that went to camp with you, because they could be his next victims.
Kampa birlikte gittiğin çocukların isimlerini onaylamanı istiyorum, sıradaki kurbanlar onlar olabilir.
Because that's what they do with all the scholarship kids.
Çünkü burs kazanan çocuklar için böyle yapıyorlarmış.
I'm not missing dinner with my kids because the ex-football star had better things to do.
Eski futbol yıldızının yapacağı daha iyi işler var diye çocuklarımla akşam yemeğini kaçırmayacağım.
That's the great thing about messing with kids.
Çocuklara kötü davranmanın en iyi olayı bu.
Kids, reload the gun.
- Çocuklar, silahı yeniden doldurun.
kids 3937
kids these days 25
kids today 26
the king in the north 53
the king is dead 59
the king 315
the keys 142
the killing 24
the kitchen 110
the knife 97
kids these days 25
kids today 26
the king in the north 53
the king is dead 59
the king 315
the keys 142
the killing 24
the kitchen 110
the knife 97