Think it over Çeviri Türkçe
2,680 parallel translation
I think I'm gonna have to think it over for a while.
Bunu bir süre düşünmem gerekiyor.
You have a long plane ride coming to think it over.
Uzun uçak yolculuğunda düşünecek vaktin olacak.
I'll have to think it over once I've calmed down.
Sakinleştikten sonra her şeyi baştan düşünmem gerekecek.
- You answered right away, think it over.
- Bir düşün ondan sonra cevap ver
Please think it over.
Lütfen bir kez daha düşün.
Please think it over, just this once!
Lütfen, bunu bir düşünün, sadece bu seferlik!
I know Think it over
Ne düşündüğünü biliyorum.
I'II think it over.
Bir yolunu bulacağım.
# Before you break my heart Think it over #
Kalbimi kırmadan önce
- # Think it over # - # Free your mind # # And the rest will follow #
İyice bir düşün Aklını boşalt, gerisi gelecektir
- # Think it over # - # Free your mind and the rest will follow #
İyice bir düşün Aklını boşalt gerisi gelecektir
# Think it over #
İyice bir düşün
Think it over, you can't back out later
Düşünmeyi bırak, geri döndüremezsin.
Give us a little time to think it over.
Düşünmek için bize biraz zaman vermen gerek.
You think I'm just gonna hand it over?
Öylece aşıyı ellerine vereceğimi mi zannediyorsun?
I don't think you understand what it's ke to be single And start your life all over again.
Bekâr olarak hayata en baştan başlamanın ne demek olduğunu anladığını sanmıyorum.
I think I'm over it. Interesting how you remember the exact number of years.
Kaç sene olduğunu doğru hatırlaman ilginç.
He wants us to think it's over.
Her şeyin bittiğini düşünmemizi istedi.
I think it's over.
Sanırım bitti.
It's led him into foolish relationships with other women and led, I think, to the gluttony of his wife, who, faced with a philandering husband, took to her bed in order to maintain some sort of hold over him.
Başka kadınlarla düşüncesizce ilişkilere girmesine neden oldu. Karısını da oburluğa ve kendisini aldatan kocası üzerinde bir tür baskı kurabilmek için yatağa bağlanmaya zorunlu kıldı.
I think it's over, man.
Bence olmadı, dostum.
I think it's over.
Sanırım her şey bitti.
I think it started when I walked in on my parents doing it the day Reagan was shot. I wouldn't over-analyze that.
Sanırım Regan vurulduğu gün annemle babamı yatakta gördüğüm zaman başladı.
The key is not to over-think it.
Asıl mesele çok fazla düşünmemek.
Okay, if we can make it to that slide over there, I think we'll be safe.
Tamam, şu tarafa geçmeyi başarabilirsek, sanırım güvende oluruz.
I don't think you'll have any control over it.
Bunu kontrol edebileceğini sanmıyorum.
It's incredible to think that this enormous valley was etched and carved by the action of running water over just a few million years.
Bu muazzam vadinin sadece bir kaç milyon yıl boyunca akan suyun etkisiyle aşınmış ve oyulmuş olduğunu düşünmek inanılmaz.
You better not think this is over, Max,'cause it ain't.
Bittiğini sanıyorsan yanılıyorsun, Max.
The couple dynamics have changed and there's been a little awkwardness between you, Matt and me and I just think it's important that we get over it.
İlişki durumları biraz değişti ve sen, Matt ve benim aramda bir soğukluk var bence bunu aşmamız önemli bir şey.
I think it's over there.
Sanırım orada.
Oh, I think it's like 1864 all over again. Vampires running amuck.
Yeniden 1864 yılı gibi olacak, vampirler azacak.
You think you divorced your wife and it's over. Then suddenly you can't stop wondering why she's unhappy. She wanted to pay a guy for sex.
Karından boşandığını ve her şeyin bittiğini sanarken bir de bakmışsın bir adama seks karşılığında para vermek isteyecek kadar mutsuz olmasının sebebini kendine dert etmeye başlamışsın.
Do you not think will pope would have walked right over you if it meant he could have been Chief?
Pope seni alt edip şef olsaydı bunu düşünmeyecek miydin?
I tipped over a paint can and threw up a little, But I think - - I think "thanks" about covers it.
Boya kutusunu devirip, biraz istifra ettim ama bir "teşekkürler" de olur.
They think it's all over, but it's not... because out on the porch, the scarecrow pops to life...
Her şeyin bittiğini sanacaklar ama aslında bitmeyecek! Çünkü verandadaki korkuluk bir anda canlanacak.
Darling, in matters of the heart, it's best not to over think things.
Tatlım, konu kalp olunca çok düşünmemek en iyisidir.
It's adorable that you think you have any control over this.
Bu işte kontrolün sende olduğunu düşünmek çok şeker.
Do you think there's any chance that you might make it over if I stall for a while?
Yemeği biraz geciktirsem o zamana kadar biraz iyileşmiş olur musun?
I think I was conceived to take it over.
Burayı devralmayı düşündüm.
With the sun aligned with Jupiter and behind Pluto... it's best you not bend over for the soap later today, but think positive, love can be found in the strangest places.
Güneşin Jüpiter ile aynı hizaya gelmesi ve Plüton'un arkasına geçmesiyle kendinizi fazla üzmemek sizin için en iyisi olur. Ama olumlu düşünün, aşk sizi en yabancı olduğunuz yerde bulabilir.
The more I think about being over there, The less real it seems.
Orada geçirdiğim zamanı ne kadar çok düşünürsem o kadar daha az gerçekçi gelmeye başlıyor.
After talking it over, I think that we should see for ourselves.
O kadar konuşmadan sonra... bence kendi gözlerimizle görmeliyiz.
I think this right here has got "keeper pile" written all over it.
Dostum, galiba şuradaki şeyin üstünde "kullanılacaklar" yazıyor.
I think I'm just gonna wait till it's over.
Sanırım bitene kadar bekleyeceğim.
I think it's almost over.
Sanırım bitmek üzere.
You would think a-a pizza boy would know how to carry his stuff without dumping it all over people.
Elindekileri nasıl taşıyacağını bilmeyip insanların üstüne deviren bir pizzacı çocuk karşıma çıktı.
I know I asked you over last night, but I didn't think it was gonna be an every night thing.
Dün gece sizleri buraya davet ettim ama bunun adet haline geleceğini düşünmemiştim.
Think about it! When your tour is over, you'll feel so much better about it.
Terhis oldugunda, bunu çok daha iyi hissedeceksin.
After it's over, don't even think you're getting out of this without confessing.
Tüm bunlar sona erdiğinde, bu işteki payını itiraf etmekten başka şansın olmayacak.
When you consider that, in 1960, there was no such thing as public storage in America, today there's over two billion square feet dedicated to it, makes you think he had a point.
Bunu dikkate alarak bak, 1960'da Amerika'da kiralık depo hizmeti diye bir şey yoktu. Günümüzde buna tahsis edilmiş 185.000 metrekare alan var. Demek ki vurgulamak istediği bir şey varmış.
Sarah invited me over for it. I think. Yeah.
Sarah beni davet etti...
think it through 42
think it 23
over 4462
overwatch 37
override 23
overseas 32
overall 83
overdose 32
overboard 24
overtime 31
think it 23
over 4462
overwatch 37
override 23
overseas 32
overall 83
overdose 32
overboard 24
overtime 31
overnight 112
overkill 28
overwhelmed 35
overrated 36
overreacting 19
overload 17
over radio 116
over to you 62
over there 2200
over pa 22
overkill 28
overwhelmed 35
overrated 36
overreacting 19
overload 17
over radio 116
over to you 62
over there 2200
over pa 22