Trend Çeviri Türkçe
653 parallel translation
"As long as the European currencies maintain their downward trend, you will make exclusively dollar bills!"
"Avrupa paraları iniş trendini sürdürdüğü sürece, " sadece dolar basacaksınız "
Anyone who's followed the modern trend of pscyhological investigations must be aware that any person suffering from severe mental strain, such as the prisoner may have been following on so many rehearsals and things, may bring about a sudden condition
Modern psikolojik araştırmalar trendini takip etmiş olan herkes şunu bilmek zorundadır. Ciddi akıl rahatsızlığı sorunu olan herkes, mesela o tutuklu, ani bir durumla karşı karşıya kalabilir.
Now, mind you, there's a still more modern trend...
Buna rağmen, daha da modern bir eğilim var...
Madame de Gondi started a new trend.
Madam Gondi yeni bir moda başlattı.
- I am the one who started that trend!
- Bu geleneği başlatan kişiyim!
That is making men of stature Out of simple folk - what a trend!
Önemli insanlar böyle yapıyor, sıradan halk bunun dışında!
Contrary to the anticipated nationwide trend, media research reports a present level of want-to-buy at 25.6.
Beklenilen ulusal eğilimin aksine medya araştırması, mevcut satın alma isteği düzeyini 25.6 olarak bildiriyor.
Nevertheless, our circulation fails to reflect this trend.
Ama baskı sayısı bu eğilimi yansıtmıyor.
How could you ever foresee a public trend so well?
Halkın eğilimini nasıl bu kadar iyi görebildin?
This will start a trend in musical pictures.
Bu müzikal filmlere bir eğilim başlatacak.
I'm not concerned with the general trend of this correspondence, only one letter.
Beni ilgilendiren bu mektupların genel konusu değil. Mektuplardan sadece birine değineceğim.
Ay, the trend of forming women army has swept here
Burada bir kadın ordusu kurma fikri beni sardı.
Is it a trend? Will it pass?
Moda değil diye mi?
Trying to pick a trend is difficult.
Bir eğilim belirlemeye çalışmak zor.
Of course, the Oak Knoll section, upper class snobs, always contrary to the main trend.
Aile geçmişinizi öğrendikten sonra bu kadar gururlu olmanızı anlıyorum.
Listen. Her father's name is Yon Trend.
Bakın, eşimin babasının adı Yon Trend.
- Trend?
- Trend mi?
This picture represents a shocking commentary... on a prevalent trend of our time... and one that must be of great concern to all.
Bu film, herkesin büyük bir endişe duyması gerektiği... çağımızın yaygın bir eğilimine... sarsıcı bir yorum sunmaktadır.
And so we consoled ourselves for the downfall of our nation by getting petty revenge in matters of internal affairs, a trend which, as you know, continued long afterwards.
Ulusumuzun çöküşü karşısında iç sorunlarda kendimizce önemsiz meselelerde intikam alarak kedimizi avuttuk. Bu tutum bildiğiniz üzere daha sonra uzun bir süre böyle devam etti.
Trend-setting, sir, or what?
Moda böyle ne yapalım?
I find that it had a trend stops to accept the crisis, with an exception.
Getirilen kısıtlamalar genelde benimseniyordu. Bir şey hariç.
The cards indicate a secure trend should follow shortly.
Kısa bir süre sonra güvenli bir dönem gelecek.
economic and market analyses trend forecasts, input-output relations... to name a few.
İktisadi analizler, pazar analizleri gidişat tahminleri, girdi-çıktı bağlantıları bunlardan birkaçı.
I always found, to the light of information that we had on the trend of some Japanese extremistas military,
Her zaman bunu düşündüm. Japonya'da bulunan askerî şahinlerin eğilimlerine dair o zaman edindiğimiz bilgileri düşündüğümüzde belki de bu en iyi çıkış yoluydu.
No merchant make trade with them, no land remain to them no roof shelter them, no beggar pay for them no woman marry them until they renounce their trend.
Tüccarlar mal satmayacak! Arazileri ellerinden alınacak! Evleri boşaltılacak, bir lokma ekmek verilmeyecek!
By the end of the first week in June the Howard Beale Show dropped one point in the ratings and its trend of shares dipped under 48 for the first time since last November.
Haziranın ilk haftasının bitiminde Howard Beale Show'un reytingleri bir puan düştü ve geçen kasım ayından beri izlenme payı ilk kez % 48'in altına düştü.
By then, he'll be down 16 points and the trend irreversible, if it isn't already.
O zamana kadar 16 puan daha düşer ve her geçen gün düşmeye devam eder.
I know... everyone is getting divorced these days... but there's no need to follow the trend.
Biliyorum, bugünlerde herkes boşanıyor. Ama bu modaya uymanız gerekmiyor.
And we feel safe to say that this year, he is even more of a trend setter.
Ve rahatlıkla söylebiliriz ki, o'nun trendi bu yıl için belirleyici olacak.
There will be a cooling trend with improved visibility.
Hafif müzik popüler hale gelecek.
You know, just reverse that trend.
Yani, eğilimi tersine döndürerek.
It's the trend
Artık moda bu.
It seems to be the current trend amongst you young writers.
Bu genç yazarlar arasında çok moda.
Hi, Meurice, this is Helene Trend.
Selam, Meurice, ben Helene Trend.
Even since Sex Pistols and late Sid Vicious evil became popular trend.
Sex Pistols ve Sid Vicious'dan beri "kötülük" popüler bir tema.
If this is the start of a new trend... our industry's as good as dead.
Bu yeni bir modanın başlangıcıysa endüstrimiz öldü demektir.
That's above average, but the trend is down.
Bu ortalamanın üstünde, ancak ilgi de azalıyor zaten.
County health officials are at a loss to explain... this alarming trend.
İl sağlık memurları dehşet saçan bu eğilimi açıklayamıyorlar.
This could mark the beginning of a very dangerous trend in your scholastic career, a trend that could have a severe effect on your future.
Bu da senin okul kariyerinde yeni bir eğilimi gösteriyordur, bir eğilim ki senin geleceğine çok zarar verebilir.
It's the newest trend- - inner city funk.
En yeni akım- - şehir içindekiler kaçıyor.
They'll think I'm starting some kind of trend or something.
Yeni bir moda başlattığımı düşünürler.
– Well, that's a worrying trend, certainly.
- Bu endişe verici bir şey.
- That's trendy now.
- Şimdi "trend" bu.
The latest trend in street-smart knitwear.
Sokak modasında trikonun yeni akımları.
? The trend is irreversible?
Modası geçmez.
Is this the latest trend or something?
Yeni moda böyle bir şey mi yoksa?
This pirate trend she's come up with, Jerry... This is gonna be the new look for the'90s.
Bu korsan modası onun yarattığı, Jerry... 90'ların yeni modası bu olacak.
Perhaps the recent trend toward an egalitarian society is responsible.
Belki de son zamanlarda biraz daha eşitlikçi bir topluma doğru ilerleyen Arkaria eğilimi, bunun kısmen sorumlusudur.
We are winning in this fight, because we are awakening the American people to the dangers that we have spoken about so many times, so evident today, a trend toward military dictatorship in this country.
Bu savaşı biz kazanıyoruz çünkü Amerikan halkının dikkatini, uzun zamandır sözünü ettiğimiz ve bugün artık bariz olan bir tehlikeye çektik ; Bu ülkede askeri diktatörlük kurma eğilimine.
The trend's promising...
- Gayet iyi görünüyor.
Start a fashion trend.
Bir moda başlasın.