Updating Çeviri Türkçe
251 parallel translation
But I think your file on me needs updating.
- Ama, sanırım, sizdeki dosyamın güncellenmesi lazım.
I have been updating that course for hours.
Onu duydun. O rotayı sürekli güncelleştirip duruyordum.
Just updating all the tapes.
Sadece kasetleri güncelliyoruz.
THE KITCHEN COULD USE SOME UPDATING.
Mutfak biraz modern olabilirmiş.
We will be updating you...
Gelişmelerle yeniden birlikte olacağız.
I was at my desk... updating the school dress codes... when I was confronted by toughs... acting on behalf of one Bart Simpson... or so they said.
Masamda oturmuş okul kıyafet yönetmeliğini güncelliyordum... Onlarla yüzyüze geldiğimizde..... Bart Simpson namına geldiklerini ima ettiler... yani öyle dediler.
We're updating our filing system, and I have to verify some personal information, Miss... "Zebo."
Konu maaş çekiyle ilgili. Dosya sistemini güncelliyoruz da. Bazı personel bilgilerini doğrulamalıyım Bayan Zebo.
the word "old-fashioned" scares me, especially since we're in the process of updating mrs. appleby's image.
"Geleneksel" sözü beni düşündürüyor. Şu anda Bayan Appleby imajını yenileme sürecindeyiz.
Updating the story of the hour, the young man brutally murdered a short time ago in the men's room of the Antique Traders Mart has been identified as 22-year-old Carl Pageant of Towson.
Son gelişmeleri iletiyoruz... genç bir adam kısa bir süre önce... Antika İkinci el Pazarında tuvalette vahşice katledildi... maktulün Towson'dan 22 yaşındaki Carl Pageant olduğu belirlendi.
Updating my calendar and waiting for Jay and Silent Bob.
Ajandamı işlerken, Jay ve Sessiz Bob'u bekliyorum.
Just updating the phone book.
Sadece telefon rehberimi güncelliyorum.
I've had some help updating our technology since we last met.
Son görüştüğümüzden beri sistemlerimizi güncellemek için, biraz yardım aldık.
I'm updating the office birthday list. When's your birthday?
Çalışanların doğum günü listesini güncelliyorum, sizin ki ne zaman?
Updating missile tracking system now.
Füze takip sistemi şu anda güncelleniyor. Tamam.
During the last phase of the war, you were on the BabCom system updating everyone on evacuations, safe zones, rescues which planets had fallen. - Yes, I know.
Savaşın sonlarına doğru BabCom sistemini kullanarak tahliye işlemleri, güvenli bölgeler, kurtarma harekâtları ve saldırıya uğrayan gezegenler hakkında bilgi vermiştim.
The system is updating the holographic representations... with our current political situation and the developments leading up to them.
Sistem, holografik sunum için gereken dosyaları mevcut politik durumumuza bağlayacak şekilde güncelliyor.
- Updating the software. Which reminds me.
Aklıma gelmişken yeni programın.
I was updating Dr. Ross about the problems at home.
Dr. Ross'a evde olan sorunları söyledim.
I was updating the status report on our fleet, standard protocol when an aide to the regent told me to stop.
Filoyla ilgili bir durum raporu hazırlıyordum. Standart bir işlem. Vekilharç'ın yaveri hemen durmamı söyledi.
Initech's so backed up with all the software we're updating... they'd never notice.
Initech güncelleştirdiğimiz o kadar çok programı yedekliyor ki,... hayatta farketmezler.
I'm updating the drift calculation to include gravitational space / time warping.
Yerçekimsel uzay / zaman eğriliğini içeren sürüklenme hesaplamalarını güncelliyorum.
Uh, well, our office is currently updating its case filing system.
Şey... Büromuz şu anda dava dosyalarını güncelliyor.
For the last 3 weeks, we've done all this work updating our patients'files and now the folder's empty.
Son 3 haftadır, bütün bu işleri yaptık hasta dosyalarını güncelledik ama şimdi klasör boş.
If you're here for Dr. Zimmerman's medical files, I've nearly finished updating them.
Eğer Dr. Zimmerman'ın tıbbi dosyaları için buradaysanız, neredeyse güncellemeyi bitirdim.
They're updating the lines, so the service gets interrupted.
Şebekeyi yeniliyorlardı. Hat sürekli kesiliyor.
The agreement arranges for :, 1 ) creating specialised training centres 2 ) organising seminars, both national and regional, on international commerce issues, 3 ) conceiving, adapting and updating multidisciplinary teaching units that respond to the needs of executives in public and private sectors,
Anlaşma şartları şu şekilde bir, alanında uzman eğitim merkezleri açılacak iki, uluslararası ticaret sorunları üzerine hem bölgesel, hem de ulusal seminerler düzenlenecek üç, kamudan ve özel sektörden yöneticilerin ihtiyacını karşılayan multidisipliner eğitim birimleri tasarlanacak, uyarlanacak ve yenilenecek.
Updating our earlier story, about the boy lost in the San Bernardino Mountains- -
San Bernardino Dağları'nda kaybolan... çocukla ilgili öykümüzde son gelişmeler...
Trance has been busting her purple tail updating Andromeda's xenobiology program.
Trance o pembe kuyruğu ile Andromeda'nın bitki geliştirme programını yeniden yazdı.
Updating the tactical situation.
Taktiksel durum güncelleniyor.
I was just updating it.
Yeniliyordum da.
Why the hell do these directors keep updating their movies?
Bu yönetmenler neden filmlerini güncelleyip duruyorlar?
- CTU is updating us every ten minutes.
- CTU on dakikada bir haber veriyor.
We're running the operation from here, updating the president in real-time.
Eş zamanlı olarak da başkana bildireceğiz.
Updating the logs.
Ah, kayıtları tarihe göre yedekliyoruz.
You'll be responsible for updating and maintaining the filing system.
Esasen dosyalama sisteminin yenilenmesinden ve sürdürülmesinden sorumlu olacaksınız.
Boy, does your list need updating.
Mail listenizi güncellemeniz gerek.
IT COULD USE A LITTLE UPDATING.
Birkaç tadilat yetebilir.
I've instructed the LuthorCorp foundation to make a donation to your school the fund specifically earmarked toward rebuilding and updating the journalism department.
Luthor Şirketi vakfından okulunuza bir bağışta bulunmasını istedim bu bağışın özellikle gazetecilik departmanının yenilenmesi için kullanılmasını talep ederek.
If she keeps this up, we're gonna be updating that tattoo of hers a lot sooner than she thinks.
Eğer böyle devam ederse, dövmesini düşündüğünden çok daha çabuk yenileyeceğiz.
Only, if what you say about them updating the alarm is true... I can't do it on my own.
Ama, eğer bu alarm sistemi güncellenmesi doğruysa bunu yalnız başıma yapamam.
If you don't care, then why'd you keep updating the adoption agency... with your addresses?
Madem umurunda değil... niye evlat edindirme ajansına sürekli yeni adresini bildirdin?
We will be updating you with the departure time of flight 1019 with service to Miami...
1019 sefer sayılı Miami uçuşunun kalkış saatini sizlere birazdan bildireceğiz.
- It's updating.
- Güncelleniyor.
I doubt he's updating them on his whereabouts.
Nerede olduğu hakkında üniversiteyi bilgilendirdiğinden şüpheliyim.
Nah, just updating my blog.
Hayır. Sadece blog'umu güncelliyorum.
Updating your will?
Vasiyetinizi mi güncelliyorsunuz?
- Well, I'm updating the refrigerator.
- Buzdolabını güncelliyorum. - Onu nereden aldın?
Petty Officer Lambert was part of the team that was updating the Navy's medical computer system.
Astsubay Lambert, Donanma tıbbi bilgisayar sistemini geliştiren takımdaydı.
Updating emergency contacts.
Acil durum kontak listesini güncelleme.
Updating our computers in Washington.
Bilgisayarları güncelliyoruz.
We're updating advisory number 23.
stratejik planlama telekonferansı.