Valves Çeviri Türkçe
363 parallel translation
Closing pressure valves.
Basınç bağlantıları kapatılıyor.
Opening valves up to number 90.
İlk 90 bağlantı açıldı.
Opening all valves up to 90.
İlk 90 bağlantıyı açın.
Oh, well, the seacocks are the valves to drain out the boat, and they're always kept tight closed when you're afloat.
Ah, evet, deniz muslukları teknedeki suyu boşaltmak için kullanılan vanalardır ve denizin üzerindeyken mutlaka sıkıca kapalı tutulurlar.
Globe valves with fine threads on the spindles.
Millerde ince iplikli küre vanalarla.
Valves to you We've gone ashore
Vanalar size Biz karaya çiktik
Open the pressure valves wide.
Basïnç vanasïnï genisçe aç.
- Get the valves in the back.
- Arkadaki vanalarï hallet.
- How did the valves work?
- Vanalar nasïl calïstï?
But it's no good, the valves are busted.
Ama bu işe yaramaz, pistonları tahrip olmuş.
The valves are not connected yet.
Vakum tüpü bile bağlanmadı henüz.
Secure oil valves two and three.
2 ve 3 numaralı yağ vanalarını kapatın!
The valves will not contain the oil, Herr Kapitén.
Vanalar kontrol dışı kaptan.
- A few valves loose, and we're taking water, but we're still getting steam.
- Birkaç valf parçalandı, ve su alıyoruz. Ama hala iş görüyor.
I dont want burnt valves.
Yanık subap istemiyorum.
The brakes were relined, the water pipes unplugged the valves ground.
Frenler ayarlanmış, borular onarılmış... sübaplar temizlenmişti.
You, get to that gas truck and open all the valves.
Benzin kamyonuna git ve bütün vanaları aç.
Open guarding valves.
Koruma kapılarını açın.
Mr Grant, open induction valves one and two.
Bay Grant, bir ve iki numaralı dalma vanalarını açın.
Close valves.
Vanaları kapatın.
That takes care of the valves.
Bu, vanaları korur.
- The drain valves open?
- Oluk vanaları açık mı?
It's controlled by hydro-mechanical servo valves.
Hidro-mekanik servo valfları tarafından kontrol ediliyor.
As far as I can tell from instrument readings, our prime suspect has a malfunction in one of the heart valves.
- Söyleyebildiğim kadarıyla, kalp kapakçıklarından biri görevini yapamıyor.
I have opened the control valves to the matter-antimatter nacelles.
Gövdedeki motor yerlerinin kontrol valflarını açtım.
Your husband is aware only of engines, valves, gasoline.
Senin kocanın gözü sadece motorları, vanaları, petrolü görüyor.
Get the valves shut!
Kapakları kapatın!
There's at least three valves smashed.
En az üç valf kırılmış.
- Valves?
- Valf mı?
I gotta check the points and the valves when we get there.
Varınca platin ve valflere bakmam lazım.
I gotta check the valves.
Supapları kontrol etmem lazım.
For gas we used the leakage from the valves of pipelines along our way.
Yakıt olarak yolumuz üstündeki boru hattı valflerinden sızanı kullandık.
Skilled hands engaged in precision lathe-work on rotary hydrogenic valves.
Torna tezgâhında devirli hidrojenik valfler üzerinde çalışan hünerli eller...
Dreams... dreams are safety valves which relieves the tension that build up during the day.
Düşler... rüyalar güvenlik valfleri Gün boyunca oluşan gerilimi azaltır.
On the cart here, we got two manometers with flow valves here and here to regulate gas.
Burada ve burada gazı düzenlemesi için akış kapakçıklı iki manometremiz var.
We can still reach the emergency bypass valves.
Hala Acil durum valflerine Ulaşabiliriz.
Let's go. I don't want anybody else in there when I open those valves.
Gidelim.Ben valfleri açarken Başka kimseyi istemiyorum.
While you're checking with your superiors to find out if I have the authority I'll be turning those valves.
Sen üstlerini arayıp buna yetkim olup olmadığını sorarken ben vanaları kapatıyor olurum.
- Shut the isolation valves.
- İzolasyon vanalarını kapat.
- Closing isolation valves.
- İzolasyon vanalarını kapatıyorum.
He can just open the valves.
Vanaları açması yeterli.
- Check feedwater valves!
- Su vanalarını kontrol edin!
You know while you were playing that just now I had the craziest fantasy that I could rise up float right down the end of this cornet right through here through these valves right along this tube and give you a kiss.
Biliyor musun... sen çalarken birdenbire... şu çılgınca fikre kapıldım. Sanki... bu trompetin ucundan içeri girip... buradan geçip... bu düğmelerin arasından... borunun ucuna doğru ilerleyip... tam dudaklarının oraya çıkıp... sana bir öpücük verebilirmişim gibi geldi.
Check all valves.
Valfları kontrol edin.
- Check all valves and closures.
- Valflar kontrol edilsin.
Hull valves secured.
Valflar emniyette.
- One of the valves is fractured!
- Valflardan biri arızalı!
Open the hydraulic valves to release the door locks when I tell you.
Ben söyleyince kapıları açan hidrolik vanayı aç.
The valves first!
Önce valflar!
Let's see how the valves and seals hold up.
Bakalım nereye kadar dayanıyor.
Check hull valves.
Gövde valflerini kontrol edin.