Venue Çeviri Türkçe
781 parallel translation
We can just have the wedding at the venue that Lee and I found.
Daha önce baktığımız yerde yapacağım.
But your father always wanted you to get married at the finest venue.
Baban düğününü yapabileceğimiz en iyi yerde yapmamızı istiyordu.
I am Leslie Ames, the Chairman of the Test Selection Committee, and I'm very pleased to be able to tell you that your flat has been chosen as the venue for the 3rd test against the West Indies.
Ben Leslie Ames. Test Seçim Komitesi başkanıyım. Size söylemekten mutluluk duyuyorum daireniz Kızılderililere karşı maç sahası olarak seçilmiştir.
It's just a change of venue for her remains.
Sadece ondan geriye kalanlar için bir yer değişimi.
The actual venue is not definite yet... but it's thought to be one of the leading London hotels.
Buluşma yeri daha belirlenmedi... ama Londra'nın en iyi otellerinden biri olacağı düşünülüyor.
Computer, program an audience appropriate to this venue.
Bilgisayar, buraya uygun bir seyirci topluluğu programla.
probably the-the most extensive juice bar you could find anywhere at any music venue, this is youhoo we have on tap and we already have our own in-store merchandising booth where we can sell uh merchandise of the venue on the show to you
Bait Shop'ta U2'nun yakın bir zamanda sahne alacağını hiç sanmıyorum, ama bu yıl grupların dizide yer almasını sağlamak, geçen seneye göre daha kolay olacak. Burası her yaştan kişilerin girebildiği bir kulüp olduğu için müzik mekanlarının içinde en büyük meyve suyu barı bizde. Yoo-Hoo var.
This is the proper venue for our discussion.
Burası konuşmamız için en uygun yer.
That takes you right into Brooklands, a big motor racing venue.
Orası Brooklands'e çıkıyor, büyük motosiklet yarışı alanı.
What kind of venue...
Hangi alanda...
The only person on your side is me! And that's starting to look like a real bad career move. Your Honor, defense requests a change of venue.
Iris yokken, Barry yokken Cisco veya Caitlin yokken.
Is this the proper venue?
Burası uygun bir yer mi?
His assets frozen, the venue chosen Is the ends of the Earth, whoopee!
Tüm gücü bitti, sonu da belli... Cehennemin dibi, yuppi..!
Ouch! But first, let's go to the boxing venue.
İlk olarak boks ringine gidelim.
Hit the "change of venue" button.
Hemen! Olamaz.
We're live at Olympic Park, the brand-new bobsledding venue... just a few miles outside of downtown Calgary.
Calgary'den birkaç kilometre ötedeki olimpiyat parkındayız.
Welcome back to the bobsledding venue for this, the last day of competition.
Bobsled müsabakalarının son gününe hoş geldiniz.
We must've toured every concert hall and venue in America, me, my old lady and the road.
Amerikanın tüm konser salonlarını ve toplantıları turlamışızdır, ben, yaşlı hanımım ve yol.
The child moves for a change of venue.
Mahkeme yeri değişsin.
As the U.S. Attorney for eastern Louisiana, I waive venue.
Doğu Louisiana savcısı olarak karşı çıkıyorum.
Change of venue, somewhere we can give them a real surprise.
Olay yeri değişti, onlara güzel sürpriz hazırlayacağımız yeni bir yer.
Which raises my next point. I move for a change of venue to my court.
Bu da değindiğim diğer noktaya kanıtlar, benim yapmam gereken mahkemeyi elimden almak.
In Hell. it's a music venue.
Cehennem'de. Orası bir konser salonudur.
Change of venue, denied.
Başka bir bölge isteğim reddedildi.
His body was discovered in an abandoned theatre... not far from where Cole left 3 animal rights activists bound and gagged... in their Second A venue headquarters.
Wiggins "in cesedi, Colu" un hayvan hakları militanını bağlayıp bıraktığı... İkinci Caddedeki merkezlerinin yakınındaki... terkedilmiş bir tiyatroda bulunmuştu.
- We think you're in need of another venue.
- Ana ilgi odağı olacağınız...
First, Brigance will file for a change of venue.
Brigance önce yer değişikliği talebinde bulunacaktır.
You file for a change of venue?
Yer değişikliği talebinde bulundun mu?
We will be filing for a change of venue.
Yer değişikliği talebinde bulunacağız.
It would be remiss not to tell you that in State vs. Johnson and State vs. Fisher both in 1985 " Failure to consider a change of venue...
Şunu söylemeliyim ki, savcılığa karşı Johnson davasında da... savcılığa karşı Fisher davasında da... ikisi de 1985'te olmuştu... " Yer değişikliği talebinin reddi...
I assume that's the infamous change of venue motion.
Bence en rezil yer değişikliği talebiydi bu.
I've thoroughly reviewed your brief request and a change of venue.
Yer değişikliği talebinizi... dikkatle inceledim.
So I decided to deny your request for a change of venue.
Bu sebeple, yer değişikliği talebinizi reddetmeye karar verdim.
What was supposed to be a quiet surrender of Jordan Washington... turned into a three-ring circus. There could be grounds for a change of venue appeal at minimum.
Jordan Washington'ın sükûnet içinde geçmesi gereken teslim oluşu sirk gösterisine dönüştü.
And what more suitable venue that the finishing line?
Onu bitiş çizgisinde yakalamam daha doğru olur.
I'm gonna go back in and try to kick venue to Charlestown.
Ben de gidip mahkeme yerini Charlestown'a geçirmeye çalışacağım.
- Change venue to where?
Yetkiyi nereye geçirmek istiyorsunuz?
Motion to change venue is denied.
Bölge değiştirme talebi reddedildi.
Venue motion?
Bölge talebi?
I got the venue I wanted.
İstediğim randevuyu ayarladım...
The assassination venue is close by.
Suikastin yapılacağı yer de çok yakın.
Yeah, but what venue?
Evet, fakat nasıl buluşacaklar?
And only 200 metres away from the venue, there was a car accident.
Mekandan sadece 200 metre ileride bir kaza vuku buldu.
I think we have a perfect venue here for conducting a little sociometry.
İnsan hareket tarzlarını görmek için mükemmel bir karşılaşma bu.
It's kind of a new venue, Buffywise.
Buffy için yeni bir zaman dilimi.
Wouldn't you pay good money to see identical hands showcased in some type of an entertainment venue?
Siz bir eğlence merkezinde tıpatıp aynı elleri görmek için, iyi para ödemezmiydiniz?
Frequency with me and Amy? I don't think Amy would appreciate her name coming up in this type of venue.
Amy'nin, bu tür konuşmalarda adının geçmesini isteyeceğini sanmam.
Wouldn't you pay good money to see identical hands showcased in some type of an entertainment venue?
Benzer elleri eğlence sektöründe görmek için iyi paralar ödemez miydiniz?
We don't have a venue big enough for that.
Bunun için yeteri büyüklükte bir yerimiz yok.
We're leaving the state. Pursuing opportunities in another venue.
Başka bir zaman yeni fırsatlarla karşılaşmak üzere ayrılıyoruz.
And now, let's see what's happening at our first venue, the skateboarders street competition, from our man on the street, Ken Clark!
Ve şimdi kaykay yarışında neler oluyor ona bir bakalım... Ken Clark sokaktan bildiriyor.