English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ W ] / We're getting closer

We're getting closer Çeviri Türkçe

216 parallel translation
And it would most likely be an indication that we're getting closer to finding an intelligent civilisation.
Ve bu akıllı bir medeniyet bulmaya Çok yaklaştığımızın önemli bir göstergesidir.
Well, we're getting closer to the fumarole.
Fümerole yaklaşıyoruz.
- We're getting closer.
- Gittikçe yaklaşıyoruz.
We're getting closer.
Yaklaşıyoruz.
- We're getting closer.
- Yaklaşıyoruz.
We're getting closer to home.
Evimi düşünüyorum.
Bos'n, I feel we're getting closer.
Bos'n, yaklaştığımızı hissediyorum.
We're getting closer!
Kes sesini! Gittikçe ilerleme kaydediyoruz!
Captain, that power we picked up above, we're getting closer.
Yukarıda tespit ettiğimiz o güç. Oraya yaklaşıyoruz.
We're getting closer and closer to the end of the world... because of too many people.
Dünya'nın sonuna git gide yaklaşıyoruz çünkü insan sayısı artıyor.
We're getting closer to whatever's pulling us, without much time.
Bizi çeken her neyse ona yaklaşıyoruz, fazla zaman kalmadı.
- At least we're getting closer.
- En azından yaklaşıyoruz. - Yaklaşıyor muyuz?
When we try to accelerate other particles closer and closer to the speed of light, they resist more and more, as though they're getting heavier and heavier.
Başka parçacıkları ışık hızına yakın bir hıza çıkardığımızda onlar da sanki gittikçe ağırlaşıyorlarmış gibi daha da fazla direnmeye başlarlar.
Well, we're getting closer to some kind of gun.
Evet, bir tür topa yaklaşıyoruz.
We're getting closer, scent's getting stronger.
Yaklaşıyoruz, izler belirginleşiyor.
We're getting closer, B.A.
Yaklaşıyoruz B.A.
We're getting closer all the time.
Gittikçe yaklaşıyoruz.
We're getting closer.
Gittikçe yaklaşıyoruz.
Ben, we're getting closer.
Ben, yaklaşıyoruz.
Mr. Riboli, we're getting closer to an agreement, right? Mr. Riboli, we're getting closer to an agreement, right?
Bay Riboli, anlaşmaya yaklaştık, değil mi?
- We're not getting any closer.
Ona yaklaşamıyoruz.
Hotshot says we're getting closer.
Komutan yaklaşıyoruz diyor.
Ah, we're getting closer now to what happened...
Keyes. Neler olup bittiğini bulmaya oldukça yaklaştık.
We're getting closer to the zero hour.
- Planın son aşamasına yaklaşıyoruz.
Well, large bones wouldn't travel down the line as far as the small ones, so at least we're getting closer to the source.
İyi, iri kemikler küçük kemikler kadar uzağa gidemezler, bu yüzden en azından kaynağa daha yaşlaşmış olmalıyız.
We're getting closer.
Evet efendim, hemen efendim.
We're getting closer.
Bombalar hep daha yakına düşüyor.
"The distances between us are vanishing.." "we're getting closer to each other"
Aramızdaki mesafeler kayboluyor her geçen gün daha da yakınlaşıyoruz.
We're getting closer, Zordon.
Yaklaşıyorum Zordon.
That must mean we're getting closer to the torch.
Meşaleye yaklaşıyoruz demek ki.
We're getting closer.
Bize çok yakın.
And my instincts tell me we're getting closer.
İçgüdülerim yanıta yaklaştığımı söylüyor.
- Hey. - Pappala, we're getting closer.
- Babiş, az kaldı.
All right, we're getting closer.
Pekala, daha da yaklaşmışsın.
We're getting closer to the swarm.
Alana, giderek yaklaşıyoruz.
We're getting closer.
Giderek yaklaşıyoruz.
We're getting closer, you know.
Giderek yaklaştığımızı, biliyorsunuz.
We're not there yet, but we are getting closer.
Daha başaramadık, ama çok yaklaştık.
You're not gonna keep getting older the closer we get to our own time, are you?
Kendi zamanımıza yaklaştıkça giderek yaşlanmayacaksın, değil mi?
We're rowing parallel with the coast, we're getting no closer.
Kıyıya paralel gidiyoruz, kıyıya yaklaşmıyoruz.
Harder, harder, quick we're getting closer to the Sorceress's hut.
Daha güçlü, daha güçlü, çabuk! Büyücünğn kulübesine yaklaşıyoruz.
We're not getting any closer.
Sonuca yaklaştığımız falan yok.
We're getting closer.
Çok yaklaştık. Hissedebiliyorum.
We're getting closer to you confronting your true feelings about what's really going on.
Gerçek duygularına yaklaştıkça gerçek olanı anlıyoruz.
Akima, I think we're getting closer.
Akima, sanırım gittikçe yakınlaşıyoruz.
It's like we're getting closer to heaven!
Semaya her geçen saniye daha da yaklaşıyoruz.
It was an example of her. But we're getting closer.
Onun bir örneğiydi ama sanırım yaklaşıyoruz.
One thing is clear, we're getting closer.
Açık bir şey var ki, biz çok yaklaştık.
We're maintaining orbit and we're not getting any closer.
Yörüngeyi korumaya ve daha çok yaklaşmasını önlemeye çalışıyoruz.
We're getting closer to that fella, Boss.
O elemana giderek yaklaşıyoruz, patron.
We're getting closer to the moment When the sun and the moon aligned submerges for a few moments in darkness
Güneş ve ayın birleşerek dünyayı karanlıkta bırakacakları ana yaklaşıyoruz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]