We've come a long way Çeviri Türkçe
170 parallel translation
We've come a long way together, haven't we?
Uzun zamandır birlikteyiz, değil mi?
You've come a long way from the days when we starved together in an attic.
Tavan arasındaki sefil günlerimizden bu yana uzun bir yol kat ettin.
We've come a long way and we're going home now and we've been hunting a doctor everywhere.
Uzun bir yoldan geliyoruz ve eve geri dönmek istiyoruz. - Doktora ihtiyacımız var.
Listen, Beal, we've come a long way.
dinle beal biz uzun yoldan geldik.
We've come a long way.
Epey yol geldik.
We've come a long way.
Uzun bir yoldan geldik.
Oh, now, Mr. Pryor, we've come a long way from the days when hypnosis was regarded as a form of magic or witchcraft.
Oh, şimdi, Bay Pryor, uzun bir yoldan geldik, hipnozun bir çeşit büyü yada büyücülük sayıldığı günlerden.
- We've come a long way.
- Çok uzun bir yol kat ettik.
Come on Barbara, we've got a long way to go.
Hadi Barbara, çok uzun yolumuz var.
Well, I'm sorry for that, ma'am, but we've come a long way.
Çok üzüldüm hanιmefendi, ama uzun yoldan geldik.
They've come a long way individually, further than we have a right to expect.
Bireysel olarak ummadığımız kadar ilerleme kaydettiler.
We've come a long way in 5,000 years.
5.000 yılda çok şeyler değişti.
We've come a long way today.
Bugün uzun bir yoldan geldik.
Well, you tell her that we've come a long way to pay our respects to this man. We're very tired. Tell her we wanna get a room for the night.
Söyle ona, bu kadar yolu erkeğine saygımızı sunmak için geldik, çok yorgunuz.
We come a long way together, and you know my intentions have never been other than decent.
Beraber uzun bir yol geldik ve niyetimin kötü olmadığını biliyorsun.
- We've come a long way together.
- Birlikte çok yol kat ettik.
We've come a long way, haven't we?
Birlikte çok şey başardık, değil mi?
We've come a long way together with the British.
İngilizlerle uzun yol kat ettik.
We've come a long way to New Orleans to offer you a one million dollar deal.
New Orleans'tan buraya çok uzun bir yol geldik, bir milyon dolar değerinde bir iş için.
We've come a long way. We seek your advice.
Onca yolu, sizden tavsiye almak için kat ettik.
and we've come a long way...
Bize kötü davranıldı, ve uzun bir yol geldik...
Let us just say we've come a long way to join you.
Sadece size katılmak için... çok uzun yoldan geldik diyelim.
We've both come a long way.
İkimizde çok uzun yol katettik.
Look, we've come a long way. And believe me, she's gonna be very happy to see us.
Bak biz uzun bir yoldan geldik ve inan bana bizi gördüğüne çok sevinecektir
We've all come a long way at substantial government expense.
O kadar yolu, yüksek devlet harcamaları yaparak geldik.
I know, it looks like the trail ends at the Tour Center, sir, but we've come a long way.
Biliyorum, iz Tur Merkezinde sona eriyor gibi görünüyor, efendim, fakat biz uzun bir yol katettik.
We've come a long way, haven't we, lo?
- Uzun bir yol katettik degil mi, Lo?
We've come a long way from Colonel Mustard in the den with a rope, haven't we?
Albay Mustard'dan uzun bir yol geldik!
We've come such a long way and we've seen so many things, but...
Çok uzun bir yol kat ettik, çok fazla şey gördük ama bu...
We've come a long way.
Uzun bir yolldan geldik.
We've come a long way since then.
O günlerden bu yana çok yol katettik.
You're a long way from your tribe, Otheym. We've come to join your crusade.
Kabilenizden çok uzaklaşmışsınız Otheym.
We've come too long a way just to get shot down.
Sevindim. Onca yolu vurulmak için tepmedik.
We've come a long way, haven't we?
Bayağı yol geldik, değil mi?
We've come a long way since then.
O günden bu güne çok yol katettik.
This is our ninth year and we've come a long way in recognizing gays and lesbians....
Bu dokuzuncu yılımız ve eşcinsellerin kabul edilmesi yönünde çok yol aldık.
We've come a long way looking for you, little brother.
Seni bulmak için uzun yoldan geldik, kardeşim.
Kev, I think we've come a really long way since Homecoming.
Kevin, bence ilişkimiz başladığından bu yana çok yol kat ettik.
We've come a long way to find you.
Seni bulmak için uzun bir yol geldik.
We've come a long way from those two little boys just starving for a parent's approval.
Sadece anne babamızın dikkatini çekmek için..... aç kalan iki çocuktan bugünlere büyük bir yol katettik.
We've come a long way for this hunt and I'm not going back with out a trophy.
Bu av için çok uzun yoldan geldik ve ödülümü almadan geri dönmeyeceğim.
We've come a long way since you ignored our opening hails.
Çağrılarımıza cevap vermediğiniz zamandan bu yana epey yol kaydettik.
We've come a long way, the two of us.
- Biz ikimiz uzun bir yoldan geldik.
We've come a long way, baby.
Uzun mesafe kat ettik, bebeğim.
We've come a long long way together
# Birlikte uzun uzun bir yol geldik #
We've come a long way since then, Pilot.
O zamandan beri çok yol kat ettik Pilot.
Yes, well, I think you'll find that we've both come a long way since high school.
Evet, bence liseden bu yana ikimizin de epey yol kat ettiğini fark edeceksin.
We've come a long way, baby.
Uzun mesafe katettik, bebeğim.
We've come a long way, baby.
Uzun yoldan geldik, bebek.
You were the first step. We've come a long way since then.
Sen ilk adımdın, ama sonradan bayağı ilerledik.
But we've come a long way since then, haven't we?
O zamandan bu zamana çok yol aldık, değil mi?