We can't go back Çeviri Türkçe
660 parallel translation
Can't we go back there someday?
Bir gün oraya yine gidemez miyiz?
Why can't we go back?
Neden geri dönemiyoruz?
We can't go back there ever.
Artık oraya hiç dönemeyiz.
We can't go back the way we came.
Geldiğimiz yoldan geri dönemeyiz.
We can't go back now.
Biz şimdi geri dönemeyiz.
But we can't go back to that horrible life that you hated.
Ama o sefil yaşama bir daha geri dönemeyiz.
We can't go back to the hotel.
Otele dönemeyiz.
We go back a long time, can't we be candid?
Eskiden beri tanışırız, dürüst olamaz mıyız?
- Joe, we can't go back there.
- Geri dönemeyiz Joe.
We can't go back empty-handed.
Elimiz boş dönemeyiz.
We can't go back to Koichi's again and trouble them anymore.
Yine Koichi'ye gidemeyiz artık, çok yük olduk onlara.
Why don't we go back to my house, I'll get some dough and we can go somewhere?
Neden evime gidip, biraz para alıp başka bir yere gitmiyoruz?
We can't neither turn back nor go ahead.
Ne geriye dönebiliriz ne de devam edebiliriz.
I just can't go back to seeing her again. We'd go out every night and I'd hold her and I'd kiss her and I'd just go home. Not like the way we were doing.
Onunla tekrar birlikte olsam her akşam görüşeceğiz.
I can't help it if we've got to go back.
Geri dönmememiz elde değil.
- We can't go back right now.
- Şimdi geri dönemeyiz.
We can't go back now.
Geriye dönemeyiz.
But first things first, we must find Chesterton, and we can't go back that way. We must go back that same way we came.
Lakin herşeyden önce, Chesterton'u bulmalıyız, ve bu yoldan da gidemeyiz.
We can't go forwards, we can't go back.
Ne ileri ne de geri gidemiyoruz.
Lan... we can't go back the way we came.
Ian... Geldiğimiz yoldan dönemeyiz.
We can go back to the sink of course, the water in the tap is quite safe.
Lavaboya geri dönebiliriz. Tıpa kapalı olduğu sürece orası güvenli.
We can't go forward and we can't go back.
Ne ileri gidebiliyoruz ne geri!
Jim, what if we can't go back?
Jim, peki ya biz geri dönemezsek?
We can't go back to Earth.
Dünyaya gidemeyiz.
And there's another reason we can't go back to Yonkers -
Geri gitmemek için bir sebep daha var.
We can't get it back, so don't go wild looking for him.
Geri alamayız, bu yüzden deli gibi arama.
Why can't we go back to our outfits?
Neden grubumuza geri dönmüyoruz?
We can't go back now we've made a start.
Ve artık başladığımıza göre, geri dönüş de yok.
We can't go back to the old way of living. Leastways, not all of it.
Artık eski yaşam biçimimize dönemeyiz, en azından tamamen değil.
Why don't we go back there and you can fasten your seat belts?
Niçin yerimize dönüp koltuk kemerlerinizi bağlamıyorsunuz?
We can't go back through that inferno.
O volkanı tekrar geçemeyiz.
And even if we find it we can't go back now.
ve bulsak bile artık geri dönemeyiz.
We know we can't go back, we know what's in this sector.
Geri gidemeyeceğimizi biliyoruz, bu bölgede ne olduğunu biliyoruz.
We can't go back.
Geri dönemeyiz.
- If you don't come back, we can't go.
- Eğer geri dönmezsen, gidemeyiz biz de.
We can't go back without the goalie.
Kalecisiz sahaya çıkamayız.
- We can't go back.
- Geri dönemeyiz.
Why can't we just go back in the way you came out?
Neden senin çıktığın yoldan girmiyoruz?
We can't ask these men to go back to the president with a lot of headshrinker horseshit!
Bu psikiyatrist lanetlere başkana dönmeleri için bu adamları... Sorgulayamayız.
We can't go back on that.
Bundan vazgeçemeyiz.
If he's at the front door, we'll go out the back door, since he can't be at two places at one time, right?
Ön kapıdaysa arka kapıdan çıkarız aynı anda iki yerde birden olamaz tamam mı?
Why can't we just go back home?
Neden eve dönmüyoruz?
- Then maybe we can go back to Cybertron?
Teletran 1'in, roket yakıtının gizli kaynağını tespit ettiğini söyledi.
No. We can't go back there without guns.
Oraya silahsız ulaşamayız.
We can't go back to the rooms.
Odaya geri dönemem.
Why can't we go back to the way it was?
Neden eski halimize dönemiyoruz?
Of course, we can't go back to the Four Seasons again.
Tabii, bir daha Four Seasons'a gidemeyeceğiz.
We can't go back for another 10 minutes.
10 dakika daha eve girmemiz yasak.
We can't go back anymore.
Artık geri dönemeyiz.
We can't go back when the day breaks.
Şafak söktüğünde geri dönemeyiz!
I can't tell you what we're doing but each time we go out, we push the enemy back further.
Sana ne yaptığımızı anlatamam ama her çıktığımızda düşmanı biraz daha geriletiyoruz.
we can't leave 63
we can't 1514
we can't afford it 60
we can't give up 27
we can't do it 50
we can't do anything 50
we can't wait 112
we can't stop 49
we can't get out 36
we can't have that 76
we can't 1514
we can't afford it 60
we can't give up 27
we can't do it 50
we can't do anything 50
we can't wait 112
we can't stop 49
we can't get out 36
we can't have that 76