We can't stop now Çeviri Türkçe
122 parallel translation
We can't stop now when we may be close.
Çok yakin olabilecekken durmamaliyiz.
We can't stop now, Briscoe.
Şimdi duramayız Briscoe.
Can't stop now, see you tonight like we said.
Şimdi duramam. Dediğimiz gibi akşam görüşürüz.
Please can't we stop now?
Lütfen duramaz mıyız artık?
But this is only the beginning. We can't stop now.
- Bu daha başlangıç, şimdi duramayız
Mark, we can't stop now.
Mark, şimdi duramayız.
We can't stop now.
Artık durduramayız.
We can't stop now.
Artık duramayız.
We can't stop now!
Şimdi duramayız!
We can't stop now, we gotta get to the Armory so I can get some sleep.
Duramayız şimdi, silah deposuna gitmeliyiz. Biraz uyumamız gerek.
Now, we can stop pretending, can't we?
Artık rol yapmayı bırakabiliriz öyle değil mi?
- We can't stop now!
- Duramayız artık!
Keep going, we can't stop now
Devam et, şimdi duramayız.
Oh, I don't know, but we can't stop now. Jackie...
Bilmiyorum, ama artık duramayız.
Well, we can't stop now.
Ama şu anda duramayız.
LYLE : I can't even see the town anymore. No, we can't stop now.
- Şehri bile göremiyorum.
Can't we stop talking about your wife now and head over to our little hideaway on 59th Street and just hide away a little?
Şimdi karın hakkında konuşmayı kesip... 59. Caddedeki gizli aşk yuvamıza gidip gizlice aşk yapsak nasıl olur acaba?
We can't stop now, what about them after us?
Şimdi duramayız, peşimizdekiler ne olacak?
But then the virus mutates and we can't stop it now and we could've then.
Ancak virüs başkalaştı. O zaman durdurabilirdik, artık durduramıyoruz.
Sally, we can't stop now.
Sally, şimdi duramayız.
We can't stop him, leave now!
ben durdururum onu, kaç şimdi!
We can't stop now.
- Şimdi bırakamazsın.
Either way, we can't stop to worry about this now.
Yine de şu anda bununla uğraşamayız.
Why can't we stop this fighting now?
Savaşı durduramaz mıyız?
ABBY : We can't stop now.
Duramayiz.
Now, we just can't stop now, goddamn it, and wait for it.
Şimdi duramayız, lanet olsun, ve suyu bekleyemeyiz.
Well, we can't stop now.
Artık duramayız.
We can't stop now.
Şu anda duramayız.
We can't let Voyager stop us now, not when we're this close.
Bu kadar yaklaşmışken, Voyager'ın bizi durdurmasına izin veremeyiz.
The original homeowners, we asked for it and now we can't stop it.
Evin ilk sahibi olan kişiler. Bunu biz istemiştik ancak şimdi durduramıyoruz.
We can't stop now.
Şimdi duramayız.
We can't stop now.
- Şimdi bırakamayız.
No, no, Lois, we can't stop now after all we've put into this.
Hayır, hayır, bunca şeyden sonra vazgeçemeyiz.
If you don't do your job right the experiment makes no sense and we can stop it right now.
Eğer işinizi düzgün yapmazsanız Deney duygusuz yapar. ve biz artık durduramayız.
We can't stop now.
Duramayız.
Come on, Bart. We can't stop spending now.
Haydi, Bart. Şu an alışveriş yapmayı bırakamayız.
We can't stop now
Şimdi duramayız.
- We can't stop now.
- Şu anda duramam.
Okay, can we just stop this now, please? Adam, tell me she didn't just -
Peki, bunu burada sonlandırabilir miyiz, lütfen Adam, sadece bana onun yapmadığını söyle -
If you can't do this, we'll stop right now.
Yapamayacaksan, hemen bırakırız.
We can't stop now, man.
Şimdi duramayız dostum.
We can't stop now.
Kaçsam iyi olacak galiba.
And we can't afford to stop now, because our nation has a date with destiny.
Ve şimdi bunu durduramayız çünkü milletimizin kaderle bir randevusu var.
You can either stop lying right now and admit to the relatively minor crime of identity theft, or we can arrest you for murder. Hey, wait. I didn't kill anyone.
Ya derhal vazgeçersin kimlik hırsızlığına ufak suç ortaklığı yaptığını inkâr etmekten ya da seni cinayetten tutuklarız.
I think we should stop now, before we both say something that we can't take back.
İşte şimdi saçmalıyorsun.
[Scoffs] We can't stop now.
Şu anda duramayız.
We'll stop right now if we can't agree.
Yoksa hepsinden vazgeçeriz.
And now we gotta bring your mom over here so you can slit her throat, because she just wouldn't stop blaming you for killing your dad.
Şimdi de boğazını kesmen için anneni de buraya getirmeliyiz, çünkü babanın ölümünden sürekli seni suçluyordu.
We can't stop now, man.
Şu anda duramayız dostum.
- Try to hold on we can't stop now,
Biraz tutmalısın, Tommy. Şimdi duramayız.
- Hey, we can't stop now.
- Şimdi duramayız.
we can't 1514
we can't leave 63
we can't afford it 60
we can't give up 27
we can't do anything 50
we can't do it 50
we can't wait 112
we can't stop 49
we can't get out 36
we can't have that 76
we can't leave 63
we can't afford it 60
we can't give up 27
we can't do anything 50
we can't do it 50
we can't wait 112
we can't stop 49
we can't get out 36
we can't have that 76