We need to ask you some questions Çeviri Türkçe
76 parallel translation
- We need to ask you some questions.
- Birkaç soru sormak istiyoruz.
We need to ask you some questions.
Size birkaç şey soracağız.
- We need to ask you some questions?
Size birkaç soru sormak istiyoruz.
We need to ask you some questions about Melissa Townsend.
Size Melissa Townsend hakkında bazı sorular sormamız gerekiyor.
We need to ask you some questions.
Size bazı sorular sormamız gerekiyor.
Mr. Simpson, before we can insure you, we need to ask you some questions.
Bay Simpson, sizi sigortalamadan önce bazı sorular sormamız gerek.
Excuse me, Mr. McGorvey, we need to ask you some questions.
- Size bir kaç soru sormam gerek. - İyileşeceksin anne, iyileşeceksin.
We need to ask you some questions.
tüm çete burda! Size birkaç soru sormamız gerek.
We need to ask you some questions.
Sana bir kaç sorumuz olacak.
We need to ask you some questions, Mr. Mazzaro.
Cevaplanması gereken bir soru var Bay Mazzaro.
We need to ask you some questions.
Size birkaç sorumuz olacak.
we need to ask you some questions.
Size bazı sorular sormamız gerekiyor.
We need to ask you some questions about a frat pledge.His name is tate- - no, no--no names.
Kardeşliğinizden birisi hakkında bilgi almamız lazım. Adı Tate. Hayır, isim yok.
We need to ask you some questions about your former husband, Ned Quinn.
- Evet. Eski eşiniz Ned Quinn'le ilgili birkaç soru soracağız.
Myself and my colleague here, Dave, we need to ask you some questions.
Ben ve iş arkadaşım Dave, sana birkaç soru sormak istiyoruz.
We need to ask you some questions Regarding your relationship with councilman jeff horn.
Meclis üyesi Jeff Horn ile olan ilişkiniz hakkında birkaç soru sormamız gerekiyor.
Why? We need to ask you some questions.
- Sana bir kaç soru sormamız gerekiyor.
We need to ask you some questions.
FBI. Size bir kaç soru sormamız gerekiyor.
We need to ask you some questions, okay?
Size birkaç soru sormamız gerekiyor, tamam mı?
Jillian... now, I know you've been going through a lot, but we need to ask you some questions, okay?
Çok şey yaşadığını biliyorum ama sana bazı sorular sormamız gerekiyor.
We need to ask you some questions.
Sormamız gereken birkaç şey var.
We need to ask you some questions.
Size birkaç şey sormam gerekiyor.
We need to ask you some questions.
Size birkaç soru soracağız.
We need to ask you some questions.
Sana bir kaç soru sormamız lazım.
We need to ask you some questions.
Size bazı sorular sormalıyız.
We need to ask you some questions.
Birkaç soru sormak istiyoruz.
We need to ask you some questions.
- Size bazı sorular sormamız gerek.
We need to ask you some questions, and we're hoping that you can help us.
Size birkaç soru sormamız lazım. Yardımcı olabileceğinizi umuyorduk.
Ms. Artega, we're very sorry for your loss, but we need to ask you some questions about your daughter.
Bayan Artega, başınız sağ olsun ama kızınız hakkında size birkaç soru sormamız gerek.
We need to ask you some questions about the murder of Dr. John Gardner.
- Doktor John Gardner cinayeti hakkında bir şeyler sormamız gerekiyor.
But we need to ask you some questions.
Ancak size birkaç soru sormamız gerekiyor.
We need to ask you some questions, Mr. Shastri.
Size bir kaç soru sormamız gerekiyor, Bay Shastri.
We need to ask you some questions about who you've been talking to this week, because we believe that one of those people could be the killer.
Bu hafta konuştuğun insanlarla ilgili birkaç soru sormamız lâzım çünkü onlardan birinin aradığımız kişi olabileceğiniz düşünüyoruz.
We need to ask you some questions about Wyck Theissens.
Size Wyck Theissens hakkında birkaç soru sormamız gerek.
We need to ask you some questions.
Birkaç soru sormamız gerekiyor.
Oh... in any case don't disappear, we may need to ask you some more questions...
Unutmadan, her ihtimale karşı... Bir yere kaybolmayın, birkaç soru daha sorabiliriz size.
Sir, we really need to ask you some more questions.
Efendim, size bir kaç soru daha sormamız gerekiyor.
We need to ask you guys some questions later.
Dinleyin, size daha sonra bazı sorular soracağız.
We need to ask you and your son some questions.
Oğlunuza ve size sormamız gereken sorular var.
We need to ask you some more questions, Father.
Size birkaç soru daha sormalıyız.
We need to ask you some questions.
Size bir kaç soru sormak istiyoruz.
There may be some other questions we need to ask you later.
Daha sonra sana bir kaç sorumuz olabilir.
We have some follow up questions that we need to ask you.
Olayı çözmek için bazı sorular sormamız gerekiyor.
We need to ask you a few questions about some missing cars.
Sana birkaç kayıp araba hakkında sorular sormamız gerekiyor.
But we're still going to need to ask you some more questions. Okay?
Ama size hâlâ birkaç soru daha sormamız gerekecek.
Look, Alyson, we'll need to ask you some questions about the party.
Bak Alyson, parti hakkında bir kaç soru sormamız gerek.
We need to take you back to Boston and ask you some questions.
Seni Boston'a götürüp bazı sorular sormamız gerekiyor.
I know this is difficult, but we do need to ask you some questions.
Zor olacağını biliyorum ama size birkaç soru sormak istiyoruz.
Mr. Miller, we just need to ask you some questions about Agent Jennsen.
Bay Miller, ajan Jennsen hakkında, bir kaç soru sormak istiyoruz.
Sorry to bother you, but we need to ask you some more questions.
Rahatsız ettiğimiz için üzgünüz ama sana birkaç soru daha sormalıyız.
I know you've had a tough morning, but we do need to ask you some questions.
Zor bir sabah geçirdiğinizi biliyorum ama birkaç soru sormamız gerekiyor.