We spoke on the phone Çeviri Türkçe
341 parallel translation
When we spoke on the phone, I thought I'd stay here forever... with you.
Telefonda konuştuğumuzda artık burada kalacağımı düşünüyordum seninle birlikte.
I think we spoke on the phone.
Telefonda görüşmüştük.
We spoke on the phone.
Telefonda konuşmuştuk.
We spoke on the phone.
Telefonda... konuşmuştuk.
We spoke on the phone last night, you and I, didn't we?
Dünkü telefon konuşmamız, siz ve ben?
- I think we spoke on the phone.
- Sanırım telefonda konuşmuştuk.
We spoke on the phone...
Telefonda görüştük.
You know when we spoke on the phone last night?
Dün gece telefonda konuştuk ya?
I'm Ben Healy, we spoke on the phone.
Ben Healy, telefonda görüşmüştük.
When we spoke on the phone, did you know I was blonde? - No.
- Telefonda konuştuğumuzda, sarışın olduğumu biliyor muydunuz?
Remember that first night we spoke on the phone?
Telefonla konuştuğumuz ilk geceyi hatırlıyor musun?
We spoke on the phone this morning.
Sabah telefonda konuşmuştuk.
We spoke on the phone a couple of weeks ago.
Bir kaç hafta önce telefonda konuşmuştuk.
We spoke on the phone about your grandson.
Telefonda torununuz hakkında konuşmuştuk.
We spoke on the phone, right?
Telefonda konuşmuştuk
We spoke on the phone. - Yeah.
Telefonda görüşmüştük.
-'Cause we spoke on the phone?
- Yani telefonda konuştuğum... - Evet benim.
I had a question, when we spoke on the phone.
Telefonda sana bir soru sormuştum.
We spoke on the phone.
Telefonda konuşmuştuk. Merhaba.
- Yeah, we spoke on the phone once.
Evet, telefonda bir kez konuştuk.
- I'm Tina Kalb. We spoke on the phone.
- Ben Tina Kalb, telefonda konuşmuştuk.
We spoke on the phone.
Telefonda görüşmüştük.
- We spoke on the phone.
- Telefonda konuşmuştuk.
Hi, I think we spoke on the phone earlier.
Merhaba, sanırım daha önce telefonda konuşmuştuk.
- We spoke on the phone.
- Telefonda mı konuştuk?
We spoke on the phone!
Telefonda konuştuk!
We spoke on the phone about Richard Green.
Telefonda Richard Green hakkında konuşmuştuk.
We spoke on the phone about your ex-husband.
Eski eşinizle ilgili telefonda konuşmuştuk.
We spoke on the phone, that's all.
Sadece telefonda konuşmuştuk.
We spoke on the phone about the Rubin Carter case.
Sizinle Rubin Carter'ın davasıyla ilgili telefonda konuşmuştuk.
- We spoke on the phone.
Telefonda konuşmuştuk.
We spoke on the phone two days ago.
İki gün önce telefonda konuşmuştuk.
Hello. We spoke on the phone.
Sizinle telefonda konuştuk.
Hi. Uh, we spoke on the phone.
- Selam, telefonda konuşmuştuk.
We spoke on the phone, right?
Telefonda konuştuk değil mi?
Ms. Arther? We spoke on the phone about Peg Donovan.
Bayan Artnur, telefonda Peg Donovan hakkında konuşmuştuk.
We spoke on the phone.
Telefonda görüştük.
Mr. Gruber, we spoke on the phone today.
Bay Gruber, bugün telefonda konuşmuştuk.
When we spoke on the phone... you told me it was crucial that you speak toJulia in person.
- Hayır. Telefonda konuştuğumuzda, bana Julia'yla yüzyüze konuşmanın çok önemli olduğunu söyledin.
Hi, Amy, we spoke on the phone.
- Selam Amy. Seninle telefonda konuşmuştuk.
Since we spoke on the phone, nothing's changed.
Telefonda konuştuğumuzdan beri değişen bir şey yok.
We spoke on the phone yesterday.
- Evet? Anders Svendsen, dün telefonda konuşmuştuk.
We spoke on the phone a few weeks back.
- İki hafta önce telefonda konuşmuştuk.
I'm the bank manager. We spoke on the phone.
Ben banka müdürüyüm, telefonda konuşmuştuk.
I spoke to your parents on the phone. We talked for a long time.
Ailenle telefonda uzun uzun konuştuk.
I don't know. We spoke just a moment ago on the phone.
Bilmiyorum.Biraz evvel telefonda konuştuk sizin ile.
We spoke on the phone about your survey.
Ev satın alma fonundan...
We spoke last night on the phone. Yeah.
Geçen gece telefonda konuşmuştuk.
We, um... mostly spoke on the phone.
Genelde telefonda konuşurduk.
We spoke on the phone at about that time.
O saatlerde telefonda görüşmüştük.
We spoke in the morning on the phone.
Sabah telefonda görüşmüştük.