We were talking about you Çeviri Türkçe
616 parallel translation
We were talking about you.
Senden bahsediyorduk.
No, no, we were talking about you.
Hayır, senin hakkında konuşuyorduk.
We were talking about you!
Biz de senden bahsediyorduk!
We were talking about you, and I thought, why not stop by and say hello.
Senin hakkında konuşuyorduk, Ve neden gelip bir selam vermiyorum ki dedim kendi kendime.
- We were talking about you.
- Senden bahsediyorduk.
We were talking about you.
Biz de senden bahsediyorduk.
Only yesterday we were talking about you. So you knew the old woman?
Demek kocakarıyı tanıyordun?
Don't you remember the other day we were talking about your 100th birthday and who we'd invite and that I'd wear the red silk low cut dress?
Daha geçen gün 100. yaş gününü partiye kimleri davet edeceğimizi ve kırmızı ipekten dekolte kıyafetimi giyeceğimi konuşmamış mıydık?
Oh, yes, we were talking about you.
Evet, senden bahsediyorduk.
We were talking about you.
- Senin hakkında konuşuyorduk.
- We were talking about you.
- Tam da senden bahsediyorduk.
We were talking about the jungle while you were away, Mr. Bone.
Siz yokken yağmur ormanlarından bahsediyorduk Bay Kemik.
We were just talking about you.
Biz de sizden bahsediyorduk.
- We were just talking about you.
- Biz de senden bahsediyorduk.
You know, just the other day I was talking to myself about you. And we were wondering what had become of you.
Biliyorsun daha geçen gün senin hakkında konuşuyorduk ve sana ne olduğunu da merak ediyorduk.
We were just talking about you.
Biz de tam senden bahsediyorduk.
We were just talking about you... Doctor.
Biz de sizden bahsediyorduk, Doktor.
We were just talking about you, Carpenter.
Biz de tam senden bahsediyorduk Carpenter.
We were just wondering, all of us here, and talking about how you'd get out.
Biz buradakiler de tam senin nasıl çıktığını merak ediyorduk.
We were just talking about you.
Bizde senden bahsediyorduk.
We were talking about Susie, not about you.
Suzie hakkında konuşuyorduk, senin değil.
Do you remember what we were talking about?
Ne konuştuğumuzu hatırlıyor musun?
Well, what do you know? We were just talking about him!
- Biz de az önce ondan bahsediyorduk!
That garden you were talking about - we could plant it over there!
Bahsettiğin bahçe... Burada ekebilirsin.
Good morning, Father, we were just talking about you.
Günaydın Peder. Bizde tam sizden bahsediyorduk.
Oh, Bounine. We were just talking about you.
- Biz de senden bahsediyorduk.
Like everyone in Paris, we were just talking about you.
Paris'teki herkes gibi biz de senden konuşuyorduk.
We were just talking about you.
Biz senin hakkında konuşuyorduk.
We were talking about that big giraffe you picked last year.
Geçen yıl seçtiğin büyük zürafayı konuşuyorduk.
We were just talking about you.
Biz de tam senin hakkında konuşuyorduk.
We were just talking about you.
Biz de senden sözediyorduk.
You know what we were talking about before?
Daha önce ne hakkında konuşuyorduk biliyor musun?
No, no. Do you remember what we were talking about?
Hayır, hayır.Ne hakkında konuştuğumuzu hatırlamıyor musun?
You know, we were just talking about the word "nepenthe."
Bilirsiniz, biz de "nepenthe" sözcüğü üzerine konuşuyorduk.
Pardon me for bothering you so late, but... but while we were talking about the Virgin Mary, I forgot to tell you some very important things.
Bu vakitte rahatsız ettiğim için özür dilerim ama Bakire Meryem hakkında konuşurken sana çok önemli birşey anlatmayı unuttum.
Are you talking about when we were watching the movie?
Filmi izlediğimiz zamandan mı bahsediyorsun?
We were talking about Ted Burgess when you came in.
Geldiğiniz sırada, Ted Burgess'ten bahsediyorduk.
A moment ago, we were talking about left-handed people and you're left-handed.
Bir dakka önce, solaklarla ilgili konuşuyorduk ve siz solaksınız.
Remember when you found us together yesterday and I said we were just talking about Jean?
Dün bizi birlikte bulduğunda anımsıyor musun, Jean hakkında konuştuğumuzu söylemiştim?
Remember when you found us together yesterday and I said we were just talking about Jean?
Dün bizi gördüğünde Jean hakkında konuşuyoruz demiştim.
We'd have a much better track... if you'd paid more attention to the recording... and less to what they were talking about.
Çok daha iyi bir iş yapmış olabilirdik... eğer kayıta daha önem vermiş olsaydın... ve onların konuştuğuna daha az önem vermiş olsaydın.
We were all just talking about you.
Biz de, sizden bahsediyorduk, çocuklarla. [ŞABAN GÜLÜŞÜ]
We were just talking about you.
Biz de senden bahsediyorduk.
Good Sharki Colonel God, we were just talking about you.
Sayın Sharky Albay, Tanrım! Biz de şimdi sizden bahsediyorduk.
We were just talking about you.
Biz de tam senden konuşuyorduk.
Yes, ma'am, we were just talking about the nice welcome you people give us.
Evet, bayan, biz sadece, insanları güzel karşılaman hakkında seni konuşuyorduk.
You see, we were talking about silence.
Görüyorsun, sessizlikle ilgili konuşuyorduk.
We were just talking about you...
- Bizde sizin hakkınızda konuşuyorduk..
We were just talking about you.
Tam sizden bahsediyorduk. Basil Fawlty.
Do you remember what we were talking about the other day?
Önceki gün ne için konuştuğumuzu hatırlıyor musun?
Have you been thinking about what we were talking about?
Konuştuğumuz şey hakkında düşündün mü?