Wednesdays Çeviri Türkçe
389 parallel translation
And matinees Wednesdays and Saturdays.
Çarşamba ve Cumartesi günlerindeki gündüz gösterilerinde de.
And don't forget, Wednesdays and Saturdays, 2 : 30 till 5.
Sakın unutma, çarşamba ve cumartesileri 2 : 30 ile 5 arası.
I don't come to the office on Wednesdays or Saturdays.
Çarşamba ve cumartesi günleri ofise gelmiyorum.
I thought we agreed never to work late on Wednesdays.
Çarşambaları geçe kalmamak hususunda anlaştığımızı sanıyordum.
" There will be special matinees this week on Wednesdays and Fridays.
" Bu hafta çarşamba ve cuma günü özel gösterimler olacak.
I always work in Mr. Villette's garden on Wednesdays.
Her çarşamba Bay Villette'in bahçesinde çalışırım.
On Wednesdays, he attends to Mr. Villette's garden.
Çarşambaları Bay Villette'in bahçesinde çalışır.
On Wednesdays, I work in Mr. Villette's garden.
Çarşambaları Bay Villette'in bahçesinde çalışırım.
You used to take Miss Wallace out on Wednesdays and Sundays.
Çarşamba ve pazar günleri Bayan Wallace'la çıkıyordun.
Eggs Mondays, Wednesdays, and Fridays.
Pazartesi, Çarşamba ve Cuma yumurta.
- They save'em for Wednesdays.
- Çarşambalara özel bir şey bu.
Only on Wednesdays.
Yalnızca çarşambaları.
That's funny, I go on Wednesdays.
Ne ilginç, ben de çarşambaları giderim.
Wednesdays, I generally just don't go to bed at all because I have to be up to catch the 10 : 45.
Çarşamba günleri genellikle uyumam, çünkü 10 : 45'i kaçırmamam gerek.
I do my posing for classes only, Wednesdays and Saturdays 8 : 00 to 10 : 00.
Çarşamba ve cumartesileri, 8-10 arası öğrenciler için poz veriyorum sadece.
- On Mondays and Wednesdays,
- Pazartesi ve Çarşamba,
Some of the men make their reports on Wednesdays, some on Thursdays.
Bazı adamlar çarşamba günleri, bazıları ise perşembe günleri raporlarını veriyor.
Mostly Wednesdays.
Çoğunlukla çarşambaları...
Don't you like wednesdays?
Çarşambaları sevmez misin?
I had it off with Mondays and Wednesdays when her young man was at his body-building classes.
Pazartesi ve Çarşamba günleri kocası spor yaparken yatardık.
Shall I tell you about my Wednesdays?
Size çarşamba günlerimi anlatayım mı?
But, as I said, not on Wednesdays.
Ancak dediğim gibi, çarşamba günü olmaz.
On wednesdays I go shopping - and have buttered scones for tea.
Çarşambaları alışverişe çıkar Çayla yağlı çörek yerim
On wednesdays he goes shopping - and has buttered scones for tea.
Çarşambaları alışverişe çıkar Çayla yağlı çörek yer
The Japanese transmit situation reports... to their bases at Rabaul and Truk on Wednesdays and Sundays.
Japonlar Rabaul ve Truk'taki üslerine... Çarşamba ve Pazar günleri telsizle durum raporları geçiyor.
But I'm off on Wednesdays.
Çarşambaları izin günüm.
I'll try to be free on Wednesdays.
Çarşamba günlerini boşaltmaya çalışacağım.
Except on Wednesdays and Fridays, I go home at 10.
Çarşamba ve Cuma'ları 10'da eve giderim.
Never on Wednesdays.
Çarşambaları yoklar.
Hell play quarterback in Wednesdays scrimmage.
Çarşamba günkü scrimmage'de quarterback oynayacak.
On Wednesdays I go shopping, and have buttered scones for tea.
Çarşambaları alışverişe çıkarım Yemeğe tereyağlı börek alırım
On Wednesdays he goes shopping, And has buttered scones for tea.
Çarşambaları alışverişe çıkar Yemeğe tereyağlı börek alır
On Wednesdays Mr. CasseII only sees Giannini, the world's greatest barber.
Çarşambaları Bay Cassell sadece dünyanın en büyük berberi Giannini " yi görür.
I rehearse every night this week except Wednesdays.
Bu hafta her akşam provam var. Çarşamba hariç.
Mondays, Wednesdays and Thursdays, he works at the Beamis Mill till six.
Haftanın üç günü Beamis Değirmeninde çalışıyor.
Your husband used to call on Wednesdays. "
Kocamla çarşamba günleri orada buluşurduk. "
Wednesdays, Saturdays and Sundays I don't have classes.
Elbette. Çarşamba, cumartesi ve pazarları dersim yok.
- There's no fight tonight Only wednesdays and saturdays.
- Abicim bu gece dövüş yok Çarşamba, cumartesi oluyor sadece.
No, no, no. Cole has drama on Wednesdays. Oh.
Hayır, çarşambaları Nicole'ün tiyatro dersi var.
Now, on Wednesdays when the mailman brings the TV Guide sometimes the address label is curled up just a little.
Şimdi, çarşamba günleri... postacı televizyon dergisini getirdiğinde... bazen adres etiketi birazcık kalkmış olur.
Our Wednesdays and our weekends I spend in the darkest reaches of Bermondsey... with the dockers lads at the mission.
Çarşambaları ve hafta sonları vaktimi Bermondsey'in kuytu köşelerinde görevdeki rıhtım işçileriyle geçiriyorum.
Little Scotty stays on Wednesdays and every other weekend.
Oğlum her çarşamba ve iki haftada bir haftasonları burada kalıyor.
Mondays, Wednesdays, and Fridays.
Pazartesileri, çarşambaları, ve cumaları.
I inform the families on Wednesdays, 3 to 5 : 00 : 00 PM
Hasta yakınlarıyla çarşamba günü 3-5 arası görüşüyoruz.
I inform the families on Wednesdays 3 to 5 pm.
Hasta yakınlarıyla çarşambaları görüşüyorum.
They're only open on Mondays, Tuesdays, Wednesdays, Thursdays, and Fridays.
Sadece hafta içi açıklar.
Wednesdays were traditionally a school day when I was your age.
Senin yaşındayken Çarşamba'ları okula giderdim.
Wednesdays were usually a school day when I was your age.
Senin yaşındayken Çarşamba'ları okula giderdim.
Traffic is bad on Wednesdays, especially when streets are wet.
Trafik çarşambaları kötü, özellikle caddeler ıslakken.
I know on Wednesdays, you go to that dim sum parlour.
Çarşambaları o loş salona gidersin.
You know I need you on Wednesdays!
Çarşamba günleri sana ihtiyacım olduğunu biliyorsun!