What did you tell her Çeviri Türkçe
520 parallel translation
By the way, what did you tell her?
Bu arada ona...
- What did you tell her? - The same as I'm telling you,
- Sana şu anda söyleyeceğimin aynını,
What did you tell her?
- Ona ne dedin?
What did you tell her?
Sen ne dedin?
What did you tell her?
Ona ne söyledin?
- What did you tell her?
- Ona ne dediniz?
What did you tell her?
Ona ne anlattın?
- What did you tell her?
- Ona ne dedin?
- What did you tell her?
Peki, ona ne dedin?
What did you tell her back home?
Evde O'na ne söyledin?
WHAT DID YOU TELL HER?
Sen ne söyledin?
She doesn't know me. What did you tell her?
- Beni tanımıyor.
- What did you tell her?
- Ona ne söyledin?
What did you tell her'?
Ne dedin ona?
- What did you tell her about me?
Kıpırdama!
What did you tell her?
ona ne dedin?
What was happen... What did you tell her?
- Aramızda ne oluyor?
What did you tell her?
Ona ne dedin?
- What did you tell her?
Ona ne dedin?
What did you tell her, John?
Ona ne söyledin, John?
Yeah, there's something wrong, Zack. What did you tell her?
Ona neler anlattın?
- What did you tell her?
- Tüm klinik bilgimi topladım ve... yalan söyledim. - Sen ona ne dedin?
She's good. - Sure they like her. What did I tell you?
Nasıl başka yere gidebilirsin ki?
- Did you tell her what it was about?
- Niçin geldiğimizi söyledinmi?
What did you do, just sit here and tell her everything about you and me?
Sen ne yaptın, yanına oturup hakkımızdaki her şeyi anlattın mı?
You didn't tell her to go crazy and do what she did.
Ona delirmesini ve yaptığı şeyi yapmasını sen söylemedin ki.
- What did she tell you?
Sissi her şeyi anlattı.
Tell him what you did to her.
Ona ne yaptığını söyle.
Did she tell you what her plans were, anything like that?
Size planlarından bahsetti mi, yada buna benzer şeylerden?
- Did Susan tell you what frightened her?
Susan, onu neyin korkuttuğunu söyledi mi?
And anyway, what I want to tell you is that I did use it to shampoo her hair.
Her neyse, size söylemek istediğim şey, saçını şampuanlamak için bu sabunu kullandığım.
It's been 3 or 4 months that you smiled at me when I've seen you to tell me that you're ready to do with me what you did with Balestrieri.
Son üç-dört aydır her karşılaşmamızda bana gülümsüyor olman Balestrieri ile yaptığın şeyi benimle de yapmaya hazır olduğunu anlatıyordu.
Look, I run into all kinds of people, you know, but... Did I tell you what happened in Veracruz... I'm standing in line.
Bak her türlü insanla karşılaştım ama Veracruz'da göçmen bürosunun hakkından geldiğimde neler olduğunu anlatmış mıydım?
- What did you have to tell her that for?
- Ne diye onu söyledin ki? - Laf arasında söyleyiverdim.
Now, please, Dr. Linden... be kind enough to tell me... exactly what did occur when you received her call.
Şimdi, lütfen, Dr Linden, lütfen bana söyleme nezaketini gösterin... Tam olarak neler oldu, onun telefonundan sonra?
what else did you tell her?
Ona başka ne söyledin?
What did you tell her?
- Ona ne söyledin?
What did she say? I don't know why you can't tell her.
Neden söyleyemiyorsun anlamıyorum.
- Just tell her what you did.
- Sadece, ne yaptığını söyle.
What did you tell her?
İstifamı Roma'ya bildirirsem..
I'll tell her all about you and what you did out here.
Ona, senden ve burada yaptıklarından bahsedeceğim.
When you got home, did you tell her what happened?
Eve gittiğinizde, neler olduğunu ona anlattınız mı?
Did you tell her what kind?
Markasını belirttiniz mi?
What else did Pike tell you, anything about her and Maberley?
Pike başka sana ne anlattı o ve Maberley hakkında birşeyler?
What did you tell Mrs. Costanza that changed her mind?
Bayan Costanza'ya fikrini değiştirmesi için ne söyledin?
Ray Bones is the man that you're dealin'with now, and when Bones finds out what you did, he's gonna take everything, including the sporty little hat you got on your head, and then most likely he'll shoot you so you won't tell on him.
Başının belada olduğu adam Ray Bones. Olanları öğrenirse her şeyi alır. Kafandaki şapka dahil.
What did she say? Did you tell her I love her?
Bilmiyorum Jimmy, garip davrandı.
You did what you could. At least you were able to talk to her and... tell her how you feel.
En azından onunla konuşup ona nasıl hissettiğini anlatabildin.
Did you tell her what she needed to know?
Ona bilmesi gerekenleri anlattın mı?
Did you tell her what happened?
Ona olanları anlattın mı?
I want you to tell our mother... that I don't blame her for what she did.
Anneme yaptıkları için... onu suçlamadığımı söylemeni istiyorum.