When it's over Çeviri Türkçe
1,614 parallel translation
And there's a very real possibility when it's all over, some very bad guys are going to be handed get-out-of-jail-free cards.
Her şey sona erdiğinde birkaç çok kötü adamı bedavadan özgürlüklerine kavuşturacağız.
He said he'd come back when it's over.
İşi bittiğinde döneceğini söyledi.
When it's all over.
Film bittiğinde.
You're gonna need a sense of humor when all the kids see how "unscary" your house is and they start pelting it with eggs, which would be an improvement over this paint job.
Çocuklar evinin hiç de korkunç olmadığını görüp evi yumurta yağmuruna tutunca o mizah anlayışına ihtiyacın olacak. O yumurta lekeleri bu boyadan daha iyi olur.
Oh, you know, that warm sensation, that tingling feeling of relief when it's over.
Bilirsiniz, şu sımsıcak his, bittiğinde ferahlatan yanma hissi.
And believe me, there is not a supermom out there who wouldn't trade in her cape, for a chance to read a book and get a massage by a man who has the decency to leave when it's over.
Ve inan bana, dışarıda pelerinini kitap okurken... nazik ve işi bittiğinde gidecek bir adam tarafından yapılacak... masaj karşılığında değişmeye "hayır" diyecek bir süper-anne yok.
Wake me when it's over.
Bittiğinde beni uyandır.
When I find out who did this and I make them sing like the proverbial fat lady that's when it's over.
Yapanı bulup bülbül gibi ötmesini sağlayınca bu iş bitmiş olacak.
That's why when a doctor writes a prescription, if he prints it, it's the same all over the world.
Bu yüzden, bir doktor reçete yazdığında dünyanın her tarafında aynı anlama gelir.
They must've had it on when they went over the side- - The MonkeyHeads.
- Oynatıcının içindeydi. Kaza sırasında bunu seyrediyorlardı herhalde. Maymun Kafalar.
When it's all over we'll have a good cry over margaritas.
Hepsi bittiğinde, margaritalarımızı içerken karşılıklı ağlaşacağız.
But when it's over, you're left thinking about the girl you really like.
Ama bittiğinde.. ... kızdan gerçekten hoşlanıyormuşsun duygusu ile kalıyorsun.
I mean when you both come over and ejaculate that's wonderful.easy all over the face and you have it all over youself it's very fun, it's very wet, it's very wild
Yani orgazm olmak ve boşalmak... gerçekten muazzam tüm bedeninle... doruğa ulaşıyorsun.
Mr. Corwin got a call from a former student last night, went out to meet her, stayed for over an hour and, when he got home, he refused to talk about it.
Onunla buluşmaya gitmiş. Bir saat kalmış ve eve döndüğünde bunu konuşmak istememiş.
Be strange when it's over.
Bitince biraz garip gelecek.
Truth is you're a coward, because, when it's all over and I'll have stood by you, you won't have the courage to tell me it's over.
Gerçek şu ki sen tam bir korkaksın. Çünkü herşey sona erse bile ben senin yanında dururdum. Ama senin bana bittiğini söyleyecek kadar bile cesaretin yok.
When that happens, it's over.
Bu olduğunda, bitecek.
When you stood up in front of preston's friends and loved ones and you said, " it's over.
Ayağa kalkıp Preston'ın arkadaşları ve sevdiklerinin önünde " Bitti.
it gets thinner and thinner, like ice on a lake when the weather warms... you step on it here and it cracks, but then it cracks over here, too, and then it starts cracking everywhere, until there's nothing solid left.
ve gittikçe inceliyor, havaların ısındığında ki, bir buzlu göl gibi.. - eğer oradan üzerine basarsan kırılır, ama bu tarafı da kırar, sonra da heryerde kırılmalar başlar, taa ki, elle tutulur hiçbir şey kalmayayocaya kadar.
Fine, I'll let you know when it's over.
Peki. Bittiğinde sana haber vereceğim.
When rita said, "it's over," I'm sure she didn't actually mean it's over.
Rita herşey bitti dediğinde eminim ki bittiğini kastetmemişti.
It's over when I say it's over.
Ben ne zaman istersem, o zaman biter.
It's over when I say it's over.
Ben bitti deyince biter.
They had an accident. She said that when she thought it was over, the first thing that came up in her head was Hehe's face.
Kaza geçirmişler olay olduktan sonra aklına gelen ilk şeyin Hehe'nin yüzü olduğunu söyledi.
When it's over, they'll go home.
Her şey bittiğinde, evlerine dönecekler. Ama Arapların umurunda.
Yeah, it's going nuts When I went over here by the window.
Evet camın yanına gidince deli gibi yanmaya başlıyor.
Well, even when it's, like, 95 degrees outside, down over her hands.
Hava 35 derece olsa bile uzun kollu giyiyor. Ellerini örtüyor.
It really didn't kick in until the'80s when Reagan, you know, took over his presidency of the U.S.
It really didn't kick in until the'80s when Reagan, you know, took over his presidency of the U.S.
Look, when a woman invites a man over for dinner, it's for one of two reasons...
Bak, bir kadın bir erkeği yemeğe davet ediyorsa, iki nedenden biri yüzündendir...
It's when he said that thing about being a new baptized. I just... felt this calm come over me.
Rahip yeniden vaftiz olmak deyince birden duruldum sanki.
When has it been OK to hand over people who play by the rules?
Raconda sığınanları teslim etmek gibi bir şey var mıdır? Duydun mu hiç?
Best part is, when it's all over, she and her husband can't thank you enough.
Bu işin en iyi yanıysa, tüm bunlar bittiğinde o kadın ve kocası sizi teşekkür yağmuruna tutar.
Just when you nab the "X", I mean, it's over
Sadece sen... sen "X" i ele geçirdiğinde, yani bittiğinde.
When I come over here to see you and I see this guy saying he is your boyfriend. It's not like that okay! We're just friends.
Seni görmeye geldim ve o sevgilin olduğunu söylüyor
In Pusan, when you watch the sun climb over the water, things become clearer, it's beautiful.
Pusan'da, suyun üzerine doğru güneşin yükseldiğini gördüğünde her şey daha net olur, bu güzel.
Then when it's all over, you put the gun in Gil's hand.
İşini bitirdiğinde silahı Gil'in eline koydun.
When an individual pigeon, for example, happened to look over its left shoulder.. and the reward mechanism just happened to click in at that point.. .. it would have got the idea that it was looking over the left shoulder that had got it the reward so it tried it again.
mesela eğer güvercin sol omuzundan baktığı sırada mekanizma da tam o anda çalışırısa kuş kendince bir fikir edinir.
When we get back, maybe we should think about, I don't know, moving your stuff over to my place, vice versa, I don't mind but... I think it's time we moved onto the next level,
Ben döndüğümde belki de bunu düşünmeliyiz, yani... sen benim eve taşınırsın falan filan, sakıncası yoktur umarım... ama sanırım artık bir sonraki aşamaya geçmeliyiz...
My mom can start getting over it now... "... or " a year from now when she's given up everything to be by my bed while I wither away on a ventilator.
Annem şimdi bunu atlatabilir ya da bir yıl sonra, hayatındaki her şeyden vazgeçtikten sonra benim solunum cihazına bağlı yavaş yavaş ölümümü izler.
When that arbitrator delivers her recommendation to the judge it's all over and I'll abide by that.
Arabulucu, tavsiyelerini hakime verdiği zaman her şey bitecek, ve ben de kararına saygı duyacağım.
It's over when you get caught.
Yakalanırsan her şey biter.
And Caroline Tomkinson has been made ill, clutching at that wretched valentine and weeping over it till it's more smeared and blotted than it was when it arrived.
Caroline Tomkinson hasta düşmüş. O rezil sevgililer günü kartını o kadar elinde tutmuş ve o kadar ağlamış ki, kart ilk geldiği güne göre epeyce buruşup lekelenmiş.
And when I think about how many Americans were killed in New York City and believing as I do that this thing was a set up job, this is a textbook operation that Nazis used and they've used it over and over again.
" Ve New York'ta kaç Amerikalının öldürüldüğünü düşündükçe bunun hazırlanmış bir tezgah olduğuna daha çok inanıyorum, bu zamanında Nazi'lerin kullandığı bir taktik, ve onlar da bunu yıllardır tekrar tekrar kullanıyorlar.
When it's over, the last man - or machine - standin'will battle Number Two.
Dövüş sona erdiğinde, ayakta kalan son adam - veya makine - İki Numara'yla savaşacak.
When it's over, only one side will survive.
Bittiğinde sadece bi taraf hayatta kalacak.
It's amazing what you can lose sleep over when a case is going tits up.
Soruşturma çözülmeye yaklaştıkça uykularının kaçması çok beter bir şey.
That's when she knew it was over for good.
Artık tam anlamıyla bittiğini o zaman anlamıştı.
It was an awesome spectacle here an hour ago when over 40 C-17 s lifted off of this very base.
40 C-17'nin bu alandan kalkmasından bir saat evvelinde harika bir görüntü vardı.
When it's over. Maybe then.
Bu bittiğinde, belki o zaman.
It'll be over when he's dead.
Ancak o öldüğü zaman biter.
I'll come and get you when it's over.
İş bittikten sonra gelip seni alacağım.
when it's done 31
when it's time 24
when it's all over 25
it's over 4654
it's over there 188
it's overrated 21
it's over here 95
it's over now 198
it's overwhelming 31
it's over for you 28
when it's time 24
when it's all over 25
it's over 4654
it's over there 188
it's overrated 21
it's over here 95
it's over now 198
it's overwhelming 31
it's over for you 28
it's over between us 35
it's over for me 34
over 4462
overwatch 37
override 23
overseas 32
overall 83
overdose 32
overboard 24
overtime 31
it's over for me 34
over 4462
overwatch 37
override 23
overseas 32
overall 83
overdose 32
overboard 24
overtime 31
overnight 112
overkill 28
overwhelmed 35
overrated 36
overreacting 19
overload 17
over radio 116
over to you 62
over there 2200
over pa 22
overkill 28
overwhelmed 35
overrated 36
overreacting 19
overload 17
over radio 116
over to you 62
over there 2200
over pa 22