Where's the rest of it Çeviri Türkçe
141 parallel translation
- Where's the rest of it?
- Nerede kalanı?
Where's the rest of it?
Gerisi nerede?
Where's the rest of it?
Geri kalanı nerede?
- Where's the rest of it?
- Gerisi nerede?
Where's the rest of it?
Niçin? Kalan kısmı nerede?
- Where's the rest of it?
- Geri kalanı nerede?
- Okay, where's the rest of it?
Tamam, kalanı nerede?
Where is it? Where's the rest of my money?
Paramın geri kalan kısmıyla ne yaptın?
Where's the rest of it?
Bu parayla ne yaptın?
- Where's the rest of it?
- Bunun yarısı nerede?
After all, it's where I met the man I wanted to spend the rest of my life with.
Her şeyden önemlisi hayatımın kalanını birlikte geçirmek istediğim adamla orada tanıştım.
Where's the rest of it, by the way?
Bu arada diğerleri nerede?
Where's the rest of it?
Kalanı nerede?
It's not like I had a witness. I mean, if I had a witness who saw Jed giving you the injections, then you and doctor man would be spending the rest of your sexually-active years in a place where if you're very, very good, they'll let you work in the laundry. You're bluffing.
Tabii tanığım olmasaydı, yani Jed'in sana enjekte ettiğini gören bir tanığım varsa, sen ve doktorun seks hayatınızın geri kalanını, çamaşırhanede size izin verecekleri çok güzel bir yerde yaşarsınız.
- Where's the rest of it?
- Gerisi nerde?
Where's the rest of it?
Bunun geriye kalanı nerede?
- And where's the rest of it?
- Peki ya gerisi nerede olacak?
Where's the rest of it?
Paranın geri kalanı nerede?
Where's the rest of it?
Bunun gerisi nerede?
Where's the rest of it?
Nerede geri kalanı?
Where does it say I have to fight someone else's battles for the rest of my life?
Ömrümün geri kalanı boyunca başkaları için savaşmam gerektiği nerede yazıyor?
Where's the rest of it, Warren?
Gerisi nerde Warren?
Sunfish spend much of their time at depth where they feed on jellyfish ; But it is cold and dark down there so from time to time, they seek a little rest and recuperation and warm up near the surface.
Ay balıkları zamanlarının büyük bölümünü denizanasıyla beslendikleri derinde geçirirler, ama aşağısı soğuk ve karanlıktır, o yüzden...
- Where's the rest of it?
- Gerisi nerede?
Where's the rest of it?
Analiz için saklıyorum.
Where... where's the rest of it?
Nerede? Kalanı nerede?
Where's the rest of it? "
o nerede rahat eder? " dedim.
Now, where's the rest of it?
Peki geri kalanı nerede?
Unless you want to set a precedent where she walks all over you for the rest of your life, but it's your call.
Eğer emsal oluşturması için hayatının geri kalanı boyunca seni ezmesini istiyorsan o başka. Karar senin tabii ki. Hoşuna da gidebilir.
Where's the rest of it?
Geri kalan nerede?
Where's the rest of it?
Bunun gerisi nerde?
This drop of blood doesn't match the wound pattern or the spatter from the rest of Batista's shirt, and look where it is - - On the inside of the back collar.
Bu kan damlası, yaranın biçimine de Batista'nın gömleğindeki kan lekelerine de uymuyor. Nerede olduğuna baksana.
It's probably where he killed them all, but I'd like to look at the rest of the apartment before I go.
Herhalde hepsini burada öldürmüş. Ama gitmeden önce dairenin geri kalanına da bakmak isterim.
But where's the rest of it?
Geri kalanı nerede peki?
That can't be it, where's the rest of it?
Bu kadar olamaz. Gerisi nerede?
Have to be careful where I spend it. Choung must have quite a family for you to want to spend the rest of your life on the FBI's Most Wanted List.
Hayatının geri kalanında, FBI'ın en çok arananlar listesinde kalmayı... düşündüğüne göre, Choung'un esaslı bir ailesi olmalı.
For the rest, it's a matter of looking deep into your own heart and your soul to understand what your gifts are, where your passions lie to do some research, educate yourself to find the people you're comfortable with, and then get involved.
Gerisi, kalbinin ve ruhunun derinliklerine bakarak sana sunulanları anlamak, tutukularının yattığı yerde biraz araştırma yapmak, ve birlikte çalışabileceğin insanlar bularak kendini eğitmek ve harekete geçmekten ibaret.
So there's this meerkat named shakespeare and he gets bit by a scorpion, and there's some question about whether or not he's going to make it back to the home... base, you know, the place wher where the rest of the meerkat tribe is and they ¡ ª
Shakespeare adında bir mirket vardı. Onu da akrep sokuyordu. Ve yuvasına ulaşıp ulaşamayacağı hakkında bir tartışma başladı.
This is a plate from the back of a stegosaurus and you can still see the lines where the blood vessels ran which collected the heat and carried it to the rest of the body.
Bu, bir Stegosaurus'un sırtından bir tabaka. Isıyı toplayıp vücudunun geri kalanına taşıyan kan damarlarının dolaştığı çizgileri hala görebilirsiniz.
Excuse me. Where's the rest of it?
Gerisi nerede bunun?
I'm not letting you take my DNA and put it in some system where it's gonna stay the rest of my life.
DNA'mı almanıza ve onu, tüm hayatım boyunca orada kalacak bir sisteme kaydetmenize izin vermem.
Where's the rest of it?
Geri kalanı nerede peki?
Where's the rest of it? !
Geri kalanı nerede?
So where's the rest of it?
Peki ya geri kalanı nerede?
It's an interesting step, I think, for humans... to get to the point where you are now separated from your mother... and you are starting to view yourself as more of a single separate entity... heading off into the rest of the universe.
Bu, insanlık için ilginç bir adımdı. Bence, insanlık için anne karnından ayrıldıktan sonra kendinizi kainatın geri kalanına kafa tutan, daha farklı ve bağımsız varlık olarak görmeye başladığınız noktaya erişmek gibi.
- Where's the rest of it?
O ceketi son kez gördüğümde, onun vücuduna giydirmiş ve kuyuya atmıştık. - herkes sakin olsun. - Rahatla.
Because apart from those times when my cock is up your arse, you have no reason to worry about where it is the rest of the time.
Çünkü şu anı saymazsak, sikimin kıçınızda olduğu zamanlar dışında bu konuda endişelenmenize gerek yok.
Time after time it's been the place where new ideas have emerged, and it's often led the rest of sciences.
Defalarca, yeni fikirlerin ortaya çıktığı yer olmuştur ve çoğu kez diğer bilimlere yol göstermiştir.
Camelot is mine, and it's where you'll remain for the rest of your days.
Camelot benimdir ve hayatının geri kalanında yaşayacağın yer de burasıdır.
It's her choice how and where she spends the rest of her life.
Hayatının geri kalanını nerede ve nasıl geçireceği onun seçimi olmalı.
She is. It's her choice how and where she spends the rest of her life.
Hayatının geri kalanını nerede ve nasıl geçireceği onun seçimi olmalı.