Where are you taking him Çeviri Türkçe
213 parallel translation
Where are you taking him?
Neden götürüyorsunuz onu?
- Where are you taking him?
Bayan Fulton, onu nereye götürüyorsunuz?
Where are you taking him?
Onu nereye götürüyorsunuz?
Where are you taking him?
Nereye götürüyorsunuz onu?
Where are you taking him, sir?
Onu nereye götürüyorsunuz efendim?
- Where are you taking him?
Şimdi onu nereye götürüyorsunuz?
- Where are you taking him?
Lütfen beni götürmesine izin verme.
- Where are you taking him? - Kitchen.
- Nereye götürüyorsunuz?
Where are you taking him?
- Nereye götürüyorsunz?
Where are you taking him?
Nereye götürüyosunuz onu?
- Where are you taking him, Mr Oillifer?
- Onu nereye götürüyorsun, Bay Killifer?
Where are you taking him?
Onu nereye götürüyorsun?
Umm... excuse me, but where are you taking him?
Şeyy... özür dilerim ama, onu nereye götürüyorsunuz?
- Where are you taking him?
- Onu nereye götürüyorsunuz?
Data, where are you taking him?
Data, onu nereye götürüyorsun?
- Where are you taking him?
- Onu nereye götürüyorsun
Where are you taking him?
Nereye götürüyorsunuz?
Where are you taking him?
Nereye götürüyorsun?
- Where are you taking him?
- Nereye götürüyorsun?
- Where are you taking him?
- Nereye götürüyorsun onu? - Nezarete.
- Where are you taking him?
- Onu Nereye Götürüyorlar?
- Where are you taking him?
- Onu nereye götürüyorsun?
Shut up! - Where are you taking him?
- Nereye götürüyorsunuz onu?
Where are you taking him?
Morgan?
What are you doing? Where are you taking him?
onu nereye götürüyorsun?
Where are you taking him?
Nereye götürüyorsun onu?
- Where are you taking him?
- Ne yapacaksınız ona?
Where are you taking him?
Nerede oldu?
Where are you taking him, Rick?
Onu nereye götürüyorsun Rick?
What are you doing? Where are you taking him?
Ne yapıyorsunuz, onu nereye götürüyorsunuz?
- Where are you taking him? - Mom!
- Onu nereye götürüyorsunuz?
Where are you taking him? !
- Onu nereye götürüyorsunuz?
Where are you taking him?
Nereye götürüyorsunuz onu!
- Where are you taking him?
- Nereye götürüyorsunuz onu?
Where are you taking him?
- Onu nereye götürüyorsunuz?
Where are you taking him?
Nereye götüreceksin onu?
Wait, where are you taking him?
Bekleyin, onu nereye götürüyorsunuz?
- Where are you taking him?
- Nereye götürüyorsunuz?
- Where are you taking him?
- Onu nereye götürüyorsunuz.
Where are you taking him?
Nereden alıyorsun?
Then where are you taking him?
Onu nerede buldun?
- Where are you taking him?
- Onu nereye götürüyorlar?
Where are You taking him?
Onu nereye götürüyorsunuz?
Where are you taking him with you?
Onu nereye götürüyorsun?
- Where are you taking him?
Onu nereye götürüyorsun?
Come on! - Where are you taking him?
- Onu nereye götürüyorsun?
M. Grinval, where are you taking him like that?
Bay Grinval, onu bu şekilde nereye götürüyorsunuz?
No... you set him free Where are you taking me?
- Bırak onu! - Beni nereye götürüyorsun?
Where are you taking him?
Durun!
Are you people really trying to tell me he'll get more of that where you're on about taking him to, than here?
Şimdi siz bana onu götüreceğiniz yerde burada göreceğinden daha fazla sevgi göreceğini mi söylemeye çalışıyorsunuz?
Major, where are you all taking him?
Binbaşı, onu nereye götürüyorsunuz?