Why would i tell you Çeviri Türkçe
249 parallel translation
And even if I did know, why would I tell you?
Hem biliyor olsaydım bile, neden size anlatayım ki?
If I were trying to hide something from you, why would I tell you any names at all?
Senden bir şey saklamak istesem, diğer isimlerden neden bahsedeyim?
If I was the murderer, why would I tell you how I did it?
Eğer katil bensem, size nasıl yaptığımı neden anlatayım?
- Why would I tell you to sell it?
- Neden sana onu satmanı söyleyeyim?
One woman to another. Why would I tell you something about my two closest best friends in the whole world?
Dünyadaki en yakýn iki dostumla ilgili bir þeyi sana neden söyleyeyim ki?
Why would I tell you to sell it?
- Geri ver onu! Kime?
Even if i knew, why would i tell you?
Bilseydim bile, neden size söyleyeyim ki?
And why would I tell you?
Anlayabilecek olsanız bile, neden size söyleyeyim ki?
Why would i tell you?
- Neden söyleyeyim?
WHY WOULD I TELL YOU TO SHUT THE CAR DOOR
Kapatmamı sen söylemiştin.
WHY WOULD I TELL YOU TO PUT THEM IN A SUITCASE YOU WEREN'T EVEN TAKING?
Almayacaksak neden yeşil çantaya koymanı söyleyeyim?
Look, even if I did... why would I tell you?
Olsaydı bile, sana niye anlatayım ki?
Of all the bits, why would I tell you that bit?
Bu kadar şeyin arasında, neden kendimden bir parça bahsedeyim ki?
If I did know where Mr Young was, why would I tell you?
Eğer Bay Young'ın nerde olduğunu bilsem bile niye size söyleyeyim ki?
Why would I tell you where they are?
Nerede olduklarını sana niye söyleyeyim?
- Of course not. Why would I tell you?
- Elbette, niye söyleyeyim ki?
But I must admit I should feel a little more comfortable... if you would tell me frankly why all this - the wandering, the disguise.
Ancak kabul etmeliyim ki, niçin böyle bir kılıkta dolaştığını... dürüstçe anlatırsan kendimi biraz daha rahat hissedeceğim.
I would like you to tell me why you are so optimistic.
Bana neden bu kadar iyimser olduğunu söylersen çok memnun olacağım.
Would you tell me why I was summoned?
Buraya neden çağırıldığımı söyler misiniz acaba?
And fate put him in possession I would rather not tell you why of some documents that were very compromising for certain high-ranking politicians and financiers
Sonra kader onu sebebini anlatmak istemeyeceğim bir şekilde bazı yüksek konumlu politikacılar ve finansörler hakkında gizli bilgiler içeren bazı belgelerin sahibi yaptı.
Why would I have anything to tell you?
Neden söyleyecek bir şeyim olsun ki?
Well, I could see where you would choose the Bible, and I'll tell you the reason why.
İncil'i neden seçeceğinizi anlayabiliyorum ve size sebebini de söyleyeyim.
I promised that I would tell you... why I never eat fish.
Size neden hiç balık yemediğimi anlatmaya söz vermiştim.
That's why I would only tell you that, it will happen tomorrow.
O yüzden size tek söyleyeceğim, operasyon yarın başlayacak.
I suppose you'll tell me you drew it, that would explain why it's so mental.
Sanırım bunu da çizdiğini söyleyeceksin. Bu da neden bu kadar çılgınca olduğunu açıklar.
Would you tell me why I care?
Bana neden umursadığımı söyleyebilir misin?
Why can't you tell him what you know I would think?
ne düşüneceğimi ona neden söyleyemedin sanki?
I would just like for you to be able to tell me why am I going to be doing the things that I'm going to be doing?
Bana sadece yapacağım şeyleri niye yapacağımı söylemeni istiyorum.
I mean, if you weren't sure, if there was even a chance of her being alive... - Because you would have gone to Z'ha'dum after her. -... why didn't you tell me?
Madem emin değildiniz, madem az da olsa hayatta kalmış olma şansı vardı neden bana söylemediniz?
Even if I could tell you why, you would not understand.
Sana söyleyebilseydim bile, sen anlayamazdın.
Why the hell would I tell you if I did?
Bilsem bile neden sana söyleyeyim ki?
I can't tell you how many times if... just one little thing that I needed would've happened, why, everything would've changed, I'll tell you that.
Eğer istediğim ufak şeylerin... birisi bile gerçekleşseydi, herşey değişebilirdi.
- Matters would unnecessarily worsen I hold no grudges against life Why didn't you tell me, mother?
İki tane kuşak getir, biri bir omzuma, diğeri boynuma
Why would I expect you to tell the truth at this point?
Neden şimdi doğruyu söylemeni bekleyeyim?
Would you tell me, please, Mr. Howard why should I trade one tyrant 3000 miles away for 3000 tyrants one mile away?
Lütfen, söyler misiniz, Bay Howard? Neden 5000 km ötedeki bir zorba yerine 1 / 2 km ötedeki 3000 zorbayı tercih edeyim?
And why would you be blindfolded if I was going to tell you?
Sana söyleyecek olsam neden gözlerini bağlayayım ki?
Why would I tell you if I had a visitor from anywhere?
- Neden sana söyliyim herhangi bir yerden ziyaretçim geldiyse
Why in God's name would you tell my mother that I do not eat carbs?
- Neden anneme karbonhidrat yemediğimi söyledin? - Çünkü yemiyorsun.
Have a wee run round that, would you? "Why would I tell Kate?"
Bunu da ütülemeye çalışıver. Kate'e neden söylemeyeyim ha?
Yeah, you're completely innocent, and so, tell me, why would a woman like Alison Carpenter, who was obsessed with Jason Kent, have anything to do with you?
- Evet ya, masumsun. Alison Carpenter gibi Jason Kent'i saplantı hâline getirmiş bir kadının seninle ne işi olur?
- Why won't you tell me? I would tell you.
Neden anlatmıyorsun?
I got to tell you, I don't understand... why anyone would come all the way out here just to get in shape.
Neden birinin forma girmek için bu kadar yolu geldiğini anlamıyorum.
Why would I not tell you if the girl was here?
Eğer kız buradaysa sana niçin söyleyeyim?
I would pick Julio, and I'll tell you why.
Ben Julio'yu işe alırdım, ve size sebebini söyleyeyim.
Well, I guess that could explain why I recovered your fingerprint from my victim. And that would also tell me that you removed his surveillance wire.
Kurbanımın üstünde bulduğum parmak izinizi ve söktüğünüz dinleme cihazınızı da. açıklar bu herhâlde.
and if you didn't tell her, I don't know why she would assume I'm gay.
Sen söylemediysen ne diye eşcinsel olduğumu düşünsün bilemiyorum.
I'll tell you why.'Cause when we were younger, whenever it was my birthday my father would always send a gift to him so he wouldn't feel left out.
Biz çocukken her doğum günümde babam ona da hediye gönderirdi. Kendini dışlanmış hissetmesin diye. Babamın kafası karışmış.
Why would you think I'd tell you to turn on the light... - when I'm dead asleep?
Ölü gibi uyurken neden ışığı aç diyeyim?
Well, what would be amazing is if I could tell you why they're arranged that way.
Şey, eğer böyle bir notu neden düzenlediklerini anlatabilseydim o zaman harika olurdu.
Why would he write to you? There is more, but you've had too much surprise. I will tell you tomorrow.
Bir akşamda... daha da fazla heyecanlanma.
I would appreciate it if in front of our friends... you will tell me why you doubt my word.
Dostlarımızın önünde bana niye yapamazsın dediğini açıkla.