Wouldn't be the first time Çeviri Türkçe
439 parallel translation
It certainly wouldn't be the first time
Kesinlikle ilk defa olmuyordur.
I wouldn't be afraid if I hadn't, for the first time, sensed you were afraid.
Öncelikle senin korkmadığını bilseydim korkmazdım.
It wouldn't be the first time.
Bu ilk defa olmazdı.
Fran, it wouldn't be the first time.
Fran, bu ilki olmayacak.
Wouldn't be the first time he's had the DTs.
İlk defa alkol krizine girmiyor.
It wouldn't be the first time. Get a week's stay.
Bu ilk hatası olmaz bir haftalık izin alın
It wouldn't be the first time you borrowed some of it?
O paraları harcıyorsun değil mi?
Wouldn't be the first time Bellows has fooled somebody.
Bellows'un birini aldattığı ilk defa olmuyor.
It wouldn't be the first time in this revolution that somebody forgot to protect a friend, now would it?
Ama bu devrimde,... birinin arkadaşını korumayı unutması ilk kez olmuyor, Değil mi?
- It wouldn't be the first time.
- İlk kez olmayacak ki.
It wouldn't be the first time I've been in pursuit of an illusion, Contessa.
Bu, bir hayalin peşinden... ilk koşuşum olmayacak, Kontes.
But then, it wouldn't be the first time that someone else paid the penalty for Whateley fanaticism.
Öyleyse Whateley fanatizminin bedelini bir başkasının ödemesi ilk olmayacak.
And it wouldn't be the first time an engagement was broken.
Bir nişanın ilk kez bozuluşu değil bu.
It wouldn't be the first time that a man came forward, the better to hide.
Suçlular bazen saklanmak yerine, doğrudan bize gelmeyi daha stratejik bulurlar.
Wouldn't be the first time.
Bu bir ilk değil.
It sure wouldn't be the first time.
İlk defa olan birşey değil ki.
Wouldn't be the first time in history that a monster was mistaken for a God.
Tarihte ilk defa Tanrı için yanılmışım. O tam bir canavar.
400... 500 people could make a living here if things were allowed to change. That wouldn't be the first time.
Peki, ya sana, eğer işler değişirse buradan 400-500 insanın ekmeğini kazanacağını söylersem?
It wouldn't be the first time.
Bu ilk olmayacak.
Well, it wouldn't be the first time we were accused of it.
Evet, bununla suçlanışımız ilk kez olmuyor.
- It wouldn't be the first time.
- İlk kez yapacak değilsin ya!
- It wouldn't be the first time, would it?
- Kırsan bu ilk olmazdı, değil mi?
Wouldn't be the first time.
O piç kurusu mu?
- This wouldn't be the first time.
- Bu başımıza ilk kez gelmiyor.
I'll go alone, it wouldn't be the first time.
Yalnız giderim, önceden de giderdim.
Well wouldn't be the first time and it won't be the last.
İlk kez olmayacağı gibi, son kez de olmayacak.
Wouldn't be the first time.
Bu ilk sefer olmaz.
It wouldn't be the first time.
Bu ilk kez değil.
And it wouldn't be the first time, would it?
Ve bu ilk kez olmaz, öyle değil mi?
- It wouldn't be the first time.
- Bu, ilk kez olmuyor.
I mean, it wouldn't be the first time that...
Yani bu ilk kez olmadı.
It wouldn't be so bad if this was the first time but it's like a regular pattern now.
İlk defa olsaydı, bu kadar kötü olmazdı ama artık âdet haline geldi.
Well, it wouldn't be the first time.
İlk kez olmuyor.
- It wouldn't be the first time.
Çünkü ilk defa olmuyor.
It wouldn't be the first time.
Ki bu ilk olmaz.
Wouldn't be the first time.
Bu ilk olmayacak.
Wouldn't be the first time.
Bu ilk kez olmamıştır herhalde.
After that for the first time in our lives, we wouldn't be together.
Çünkü sonrasında hayatımızda ilk kez beraber olmayacaktık.
Well, it wouldn't be the first time.
Bu ilk defa olmayacak.
Well, it wouldn't be the first time today.
Şey, bu gün ilk olmayacak.
Wouldn't be the first time.
İlk kez olmayacak.
It wouldn't be the first time.
Bu ilk defa olmadı.
Wouldn't be the first time.
İlk kez olmuyor.
Well, it wouldn't be the first time.
Aslında, ilk kez olmazdı.
- Wouldn't be the first time.
- İlk defa değil. - Haydi oradan.
Wouldn't be the first time some lunatic pulled some spectacular stunt to get his ugly mug in the papers.
Çirkin suratı gazetelere çıksın diye manyağın tekinin numaralar çekmesi, başımıza ilk kez gelmiyor.
It wouldn't be the first time.
Bu bir ilk olmayacak.
Wouldn't be the first time.
- İlk kez olmuyor ki.
It wouldn't be the first time.
İlk olmayacak.
It wouldn't be the first time.
İlk seferi olmazdı.
Wouldn't be the first time we've come across a time loop.
İlk defa bir zaman döngüsüne rastlıyor olamaz mıyız.