Wurst Çeviri Türkçe
33 parallel translation
- Some wurst.
- Biraz sucuk.
- These we call Wurst.
- Bunlara biz Wurst deriz.
Josef, do you still remember the boy that everyone called... Wurst instead of Horst?
Josef, herkesin Horst ( Yuva ) yerine Wurst ( Sucuk ) diye çağırdığı çocuğu hala hatırlıyor musun?
- You know, Wurst like sausage.
- Bilirsin, sucuk sosise benzer.
- I know what wurst means.
- Sucuk ne demek biliyorum.
Wurst, fetch me a beer.
Wurst bana bira getir.
Get out of here, Wurst.
Defol buradan, Wurst.
- Please, Wurs-
- Lütfen, Wurst..
Have a hot cake, Wurst, and then beat it.
Kek al, sucuk al ve vur onu.
It was all built on wurst.
Tamamen sosislerden yapıImıştı.
- Wurst?
- Sosis mi?
This is a curry wurst.
Körili sosis.
- Curry wurst?
- Körili sosis mi?
- Curry wurst.
- Körili sosis.
Eat your curry wurst.
Sosisini ye.
We just gorged on "curry wurst."
Biz, biraz körili sosis atıştırdık.
The best wurst in town.
Bu şehirdeki en iyi Alman sucuğu.
It was then my former cellmate, Van Wurst-the Eye, advised me not to write any letters, love letters especially, because they were looking for a chance to pick up a fight with me and kill me.
Bu olaydan sonra eski hücre arkadaşım Van Wurst, nam-ı diğer "Göz" başta aşk mektubu olmak üzere hiçbir şekilde mektup yazmamamı önerdi. Çünkü benimle kavga çıkarıp öldürmek için fırsat kolluyorlardı.
Van Wurst-the Eye had a glass eye, which would often pop out, especially during boxing matches.
Van Wurst'ün ara sıra yerinden fırlayan camdan bir gözü vardı. Genellikle boks maçları sırasında yuvasından fırlardı.
Van Wurst, Van Wurst, Van Wurst...
Van Wurst, Van Wurst, Van Wurst.
At first, Van Wurst regularly beat me, but with time he found it more difficult.
Başlarda, sürekli Van Wurst yeniyordu fakat zamanla onu zorlamaya başladım.
Van Wurst had left it in my mattress before he hanged himself.
Van Wurst kendini asmadan önce onu yatağıma bırakmış.
Van Wurst-The Eye was and remains my closest friend.
Van Wurst en yakın arkadaşımdı ve daima öyle kalacak.
They'd like to use chopsticks or they'd like to eat wurst or smorgasbord.
Yemek çubukları kullanmayı seviyorlar. Sosis yemeyi seviyorlar, açık büfe olsun istiyorlar.
When can I serve the wurst?
Sosisleri ne zaman alırım?
Nordle served late with wurst.
Yabani ot sosis ile geç servis edildi.
.. wurst : W-U-R-S-T.
S.O.S.İ.S.
- Saw him at he curry wurst stand.
- Sosisçinin önünde görmüştüm onu.
That's some kind of wurst. "Wurst"?
Bir çeşit sosis. Sosis işte.
I don't know why they call it "wurst." It's the best.
Niye öyle derler anlamam. O en iyisi.
Makes his own wurst.
Kendi sosisini yapıyor.
Mr. Farley, that intersection is a half block away from Brooklyn's Best Wurst.
Bay Farley, şu kavşak Yarım blok ötede Brooklyn'in En İyi Wurst'inden.
"Do your wurst."
"Sosisini Kaptırma."