Xmas Çeviri Türkçe
145 parallel translation
You can bring the money on Xmas Eve.
Noel arifesinde getirebilirsin.
I want the money on Xmas Eve.
Noel arifesinde parayı istiyorum.
At least on Xmas Eve.
En azından Noel arifesinde.
He always spoils the Xmas atmos.
Onu hiç karıştırma... Noel atmosferini mahvediyor.
The most deserving prisoner shares the Xmas lobster.
En çok hak eden tutuklularla Noel ıstakozunu paylaşmak.
" Merry Xmas.
" Mutlu Noeller.
"Xmas at the Balcony" has failed!
"Balkondaki Noel" başarısızlıkla sonuçlandı!
I hope it will be more successful than "Xmas at the Balcony".
Umarım Balkondaki Noel'den daha başarılı olur.
- Merry Xmas. Yo, yo, yo!
- Mutlu Noel'ler.
There'll be more Mr Lees than you can shake a stick at at Gorston this Xmas.
Bu noel Gorston'da sopanı sallasan Bay Lee'ye çarpacak.
- Xmas presents. I gave him everything. Now he wants more?
Duarto, soruyorum : bu kime yakışır?
And it's Xmas for them, they're celebrating.
Bu onlar için Noel, onu kutluyorlar.
Will we get things when it's our Xmas?
Bizim Noel'imiz olduğunda biz de birşeyler alacak mıyız?
Will you come round at Xmas?
Noel'de uğrayacak mısın?
Gentlemen, the Xmas party is over.
Beyler, Noel partisi sona erdi. Ortalığa toplayın ve evinize gidin.
Xmas Story
Xmas Story
You mean Xmas.
Xmas demek istiyorsun.
Xmas, huh?
Xmas, ha?
You know, this'll be my first Xmas away from home.
Biliyorsunuz, bu evimden uzakta ilk Xmas'ım olacak.
Would it cheer you up if we go get an Xmas tree?
Bir Xmas ağacı alsak biraz neşelenir misin?
An old-fashioned Xmas tree.
Eski moda Xmas ağacı.
FRY : These aren't Xmas trees!
Bunlar Xmas ağacı değil ki!
Oh Xmas tree Oh Xmas tree
Oh Xmas ağacı Oh Xmas ağacı
- Let's just stop talking about Xmas.
- Artık Xmas'tan söz etmeyelim.
- Happy Xmas, Xmas people!
- Mutlu Xmaslar, Xmas insanları!
Xmas cards have arrived!
Xmas kartları geldi!
Xmas!
Xmas!
I win Xmas!
Xmas'ı ben kazandım!
What's the point of Xmas when everyone you know died 1 000 years ago?
Tüm tanıdıkların 1000 yıl önce öldüyse Xmas'ın ne anlamı var ki?
Xmas Eve.
Xmas akşamı.
I'll go out and get her the perfect Xmas present.
Dışarı çıkıp ona Xmas hediyesi alacağım.
You can't stay out on Xmas Eve.
Xmas akşamı dışarıda olmamalısın.
I didn't mean to ruin everyone's Xmas.
Kimsenin Xmas'ını berbat etmek istemem.
- Merry Xmas, Leela.
- Mutlu Xmaslar, Leela.
- Merry Xmas.
- Mutlu Xmaslar.
On the fourth day of Xmas I stole from that lady
Xmas'ın dördüncü gününde Bir bayandan çaldım
Xmas dinner, everyone.
Xmas yemeği, millet.
The important thing is, we're all together for Xmas.
Önemli olan Xmas akşamı birlikte olmamız.
Merry Xmas, everyone!
Mutlu Xmas, millet!
Next Xmas!
Gelecek Xmas'ta!
Merry Xmas, Patrick.
Mutlu Noeller Patrick.
- Merry Xmas, Harry.
Mutlu Noeller Harry.
I'm a teacher. "Xmas" isn't in the English language.
Ben bir öğretmenim. İngilizce'de "Xmas" diye bir şey yok.
I bought you Xmas gifts...
Sana yılbaşı hediyeleri aldım.
Now, with his annual message, here's the head of the Xmas Safety Council :
Şimdi de karşınızda, her yıl verdiği mesajıyla Xmas Güvenlik Konseyi başı...
In my day, Xmas was supposed to bring people together, not blow them apart.
Benim zamanımda, Xmas insanları bir araya getirirdi, ayırmazdı.
We've got to bring back the kind of Xmas I remember.
Hatırladığım Xmas'ı geri getirmeliyiz.
- It's back to work on Xmas Eve
- Xmas gecesi iş başındayız
Now it's very nearly Xmas And we've done the best we could
Neredeyse Xmas oldu Elimizden geleni yaptık
The elves have rescued Xmas Day Hooray
Elfler Xmas Gününü kurtardı Yaşasın
The story of the Xmas present began.... during last summer's sweltering heat.
Şimdi sorumu cevaplayın bakalım.