Yeses Çeviri Türkçe
34 parallel translation
Look, I can't just un-e-vite everyone I've already got two e-yeses and twenty-four e-maybes.
Dinle, partiyi iptal edemem, daha şimdiden dört e-vet ve yirmi dört e-belki aldım.
Yeses are good.
Evetler güzel.
Three yeses.
Üç tane evet.
I think that some of those should have been yeses.
Bence bazıları evet olmalıydı.
I need verifiable yeses and nos.
Doğrulamak için evet veya hayırlara ihtiyacım var.
Town referendum : "No Electro-smog!" The yeses won.
Kasaba referandumu : "Elektrik kirliliğine hayır!" Evet diyenler kazandı.
Drown him in yeses.
Onu evetlere boğacak.
I e-mailed everybody last night, and we already have 20 yeses.
Dün gece herkese e-posta gönderdim, ve şimdiden 20 kişi kabul etti.
Good, I'll take that as two yeses.
Bunu iki evet olarak alıyorum.
Assuming all Republicans vote for the amendment. Then despite our abstention, to reach a two-thirds majority, we remain twenty yeses short.
Bütün Cumhuriyetçilerin kabul oyu vereceğini varsayarsak, çekimser oya rağmen üçte iki çoğunluğa ulaşmak için 20 kabul oyu eksik kalıyor.
Seven yeses with Mr. Ellis.
Bayan Ellis'le birlikte yedi kabul oyu.
We need two yeses, three abstentions, or four yeses and one more abstention, and the amendment will pass.
İki kabul oyu ve üç çekimser oy ya da dört kabul oyu ve bir çekimser oyla Anayasa değişikliği geçecek.
- Those are definite yeses?
- Bunlar kesin evetler mi?
We have sent out 800 invitations for Friday night, and we've gotten 30 yeses back.
Cuma gecesi için 800 davetiye yolladık,... ama 30 olumlu yanıt alabildik.
For the holiday party? 30 yeses?
Tatil partisi için mi 30 evet geldi?
Let's change those noes to yeses.
Hadi o hayırları evete çevirelim.
Paul was one of the yeses.
Evet diyenlerden biri Paul'du.
One of the yeses?
Evetlerden biri mi?
All right, 12 yeses.
Pekâlâ, 12 evet var.
Yeah, lots of people. Um, these are the yeses.
Evet, bi sürü var.Hmm, bunlar olabilecekler.
15 out of 15 yeses.
15. denemede 15. evet.
Okay, so five yeses and four nos.
Pekala. 5 kabul, 4 ret.
I hear some yeses.
Evet mi? Evet duydum.
These are yeses and nos in the chart.
Bu bir evetler ve hayırlar grafiği.
You never even really got that full "yes," but you been kind of giving little yeses to the big yes.
Sen asla tamamıyla "evet" demiyorsun, fakat küçük evetler veriyorsun.
But they were so polite that you think you're hearing yeses until you replay it in your mind. And you know what?
Ama o kadar kibar "hayır" diyorlardı ki bir kez daha düşünene kadar "evet" dediklerini sandım.
"Unless I turn those into yeses, I'm bailing on this thing."
"Onları evetlere çevirmezsem bu işi bırakacağım."
I need four yeses for the board to approve our counteroffer.
Yönetime teklifimizi kabul ettirmek için dört oya ihtiyacım var.
He said, "Oh, hell yeah, but I also got me a lot of yeses."
O da, "Hem de nasıl, ama birçok evet cevabı aldım." dedi.
Well, now, we only need eight yeses to get that bill out of Judge Smith's committee.
Şimdi, bize, Yargıç Smith'in heyetinden yasayı geçirmek için sadece sekiz evet lazım.
I wish to turn your "noes" into "yeses", huh?
"Hayırlarınızı", "evetlere" çevirmek isterim.
11. That's 11 yeses, and I'll join in, making that a majority.
11 evet oyu var ben de kaldırayım ki çoğunluk olsun.
Six yeses, one maybe, only 11 nos.
6 evet, 1 belki, sadece 11 hayır ve 788 cevapsız.