You'll regret it Çeviri Türkçe
551 parallel translation
If I find you going near her, you'll regret it.
Onun yanına gittiğini öğrenirsem, buna pişman olursun.
If you can't go when others do I'll regret it, too.
Diğerleri gibi okula gitmezsen çok üzülürüm.
If that plane leaves and you're not with him, you'll regret it.
O uçak kalkarsa ve sen onunla gitmezsen pişman olacaksın.
You'll always regret it.
Pişman olacaksın sonra.
You'll regret it.
- Pişman olacaksın.
The day will come when you'll bitterly regret it.
Gün gelecek bu yaptığına çok fena pişman olacaksın.
And you'll never regret it, Mrs. Nolan.
Buna hiç pişman olmayacaksınız Bayan Nolan.
You'll regret it if you do.
Giderseniz pişman olursunuz.
Be yourself. Or you'll regret it.
Yoksa pişman olursun.
Stick to your trade or you'll regret it.
Mesleğine sarıl yoksa ileride çok pişman olacaksın.
Or you'll regret it!
Yoksa çok pişman olursun!
May I suggest that you'll live to regret it?
Bunu yaşamaktan pişman olacağını söyleyebilir miyim?
Otherwise you'll regret it when you grow old... and, believe me, there's nothing worse.
Yoksa yaşlanınca çok pişman olursunuz. Ve inanın bana, daha kötüsü olamaz.
Creep! Rinaldo, if you don't open immediately, you'll regret it.
Rinaldo, hemen açmazsan, bedeline katlanırsın.
You shouldn't be giving me things,'cause we'll never meet again and you'll only regret it tomorrow.
Bana hiçbir şey vermemelisin, çünkü bir daha asla görüşmeyeceğiz ve yarın olduğunda pişmanlık duymanı istemiyorum.
You bring me one more and you'll regret it the rest of your days.
Bir tane daha yazarsan, burada olduğun sürece buna pişman olursun.
You have softened towards me, but later you'll regret it. You'll say, "It was all acting. She was some cheap little actress they hired for money."
Bana karşı yumşadınız, ama daha sonra pişman olacak... herşeyin bir oyun olduğunu, parayla tutulmuş ucuz bir oyuncu olduğumu söyleyeceksiniz.
You forget about that dressing case or we'll both regret it!
O makyaj çantasını unutacaksın yoksa ikimiz de pişman olacağız.
You'll never regret it.
Pişman olmayacaksınız.
After a month you'll regret it.
Bir ay sonra pişman olacaksın.
I'll probably regret it too, but I can't be as optimistic as you.
Buna ben de pişman olabilirim. Ne var ki, senin kadar iyimser olamam.
You should do it. If you don't, you'll regret it afterwards.
Bu isteğini yap yoksa sonra çok pişman olursun.
If that's what you want... But you'll regret it.
İstediğin buysa tamam ama çok pişman olacaksın.
I'm sure you'll regret it, but...
Eminim sen de pişman olacaksın, ama...
You'll regret it!
Bu yaptığına pişman olacaksın!
And don't get any ideas, or you'll regret it.
Sakın ola aklından bir şey geçireyim deme. Yoksa buna pişman olursun.
You'll never regret it.
Pişman olmayacaksın.
Speak normally or you'll regret it
Bir şey yokmuş gibi konuş yoksa çok pişman olursun.
Don't shoot, you'll regret it!
Kıyasıya ateş etme. Elini kana boyayacaksın.
You'll regret it.
Bir gün bu kararından pişman olursun.
Keep hanging around here, and I guarantee you'll regret it.
Buralarda takılmaya devam edin, ben de pişman olacağınızı garanti edeyim.
You'll regret it.
Bu yaptığına pişman olacaksın.
- You'll regret it, Juliet.
Pişman olacaksın, Giulietta!
When you realise your dream, don't forget me, or you'll regret it.
Rüyanı gerçekleştirdiğinde, beni unutma, yoksa pişman olursun.
I think you'll regret it for as long as you live.
Bence hayatın boyunca pişmanlık duyacaksın.
You'll regret it.
- Buna pişman olacaksın.
One more word of you and you'll regret it.
Tek kelime daha edersen, yumruğu yiyeceksin!
Today we'll fight to the death You won't regret it?
Bugün ölümüne dövüşeceğiz istemiyorsan, çekilebilirsin!
Stop it right now, or you'll regret it.
Kes şunu, yoksa pişman olursun.
You'll regret it.
Buna pişman olacaksın.
You'll regret it!
Pişman olacaksın!
You'll live to regret it.
Bunun için pişmanlık yaşayacaksın.
If that plane leaves the ground and you're not with him, you'll regret it.
O uçak sensiz kalkarsa buna pişman olursun.
If that plane leaves and you don't, you'll regret it.
O uçak sensiz kalkarsa bundan pişman olursun.
You'll live to regret it.
Sonra pişman olursun.
You know, if you're lying, you'll regret it.
Yalan söylüyorsan, pişman ederim seni! Gidelim.
If I do it right, you'll probably regret it.
Adam gibi yaparsam pişman olursun.
You're hurting Anka and someday you'll regret it.
Anka'yı incitiyorsun ve bir gün buna pişman olacaksın.
Watch your step, or I'll make you regret it!
Adımına dikkat et, yoksa seni pişman ederim!
Cut it off if you want, but you'll regret it.
Eğer istiyorsan kesebilirsin, ama pişman olursun.
One day you'll get tired, regret it!
Bir gün buna pişman olacaksın.
you'll regret this 34
it's fine 7136
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
it's over 4654
it's cold 680
it's fine 7136
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
it's over 4654
it's cold 680
it's ok 4874
it's okay 22028
it is good 116
it's warm 139
itchy 49
itis 22
it's me 10254
italy 247
italian 217
it was 5878
it's okay 22028
it is good 116
it's warm 139
itchy 49
itis 22
it's me 10254
italy 247
italian 217
it was 5878
it's not 5855
itch 25
it's all right 8832
it's about damn time 34
items 25
itself 24
it's a boy 347
it's cool 1584
it's me again 322
it's only fair 72
itch 25
it's all right 8832
it's about damn time 34
items 25
itself 24
it's a boy 347
it's cool 1584
it's me again 322
it's only fair 72